SPOR BİLİMLER KONGRESİ 21 -29 Mayıs 2017 tarihinde Çek Cumhuriyetinin Prag Şehri’nde düzenlenecek Dünya Okullar Futbol Şampiyonası için il birincilikleri karşılaşmaları geçtiğimiz günlerde tamamlanmıştı. Trabzon’u grup müsabakalarında eski adı Erdoğdu Anadolu Lisesi olan ve yaşananan darbe girişimin ardından ismi 15 Temmuz Şehitleri Anadolu Lisesi ve Şehit Ünal Bıçakçı Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi temsil edecek. Özellikle de 2015 yılında Guatemala’da dünya şampiyonu olan Erdoğdu Anadolu Lisesi’nden sonra tam bir cümbüş yaşanması akademisyenlerin dikkatini çekti. Karadeniz Teknik Üniversitesi, Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu, Öğretim Üyesi Doç. Dr. Fatih Bektaş Yüksek Lisans Öğrencisi Fatih Samet Atasoy, “Dünya Okullar Futbol Şampiyonası” ile ilgili, spor bilimleri kongresinde sunduğu çalışmada ilginç tespitlerde bulundu. FESTİVAL YARIŞA DÖNDÜ Fatih Samet Atasoy, Dünya Okulsporları Federasyonu tarafından düzenlenen bu futbol şampiyonası 14-17 yaş arası öğrencilerin fiziksel, entelektüel, ahlaki sosyal ve kültürel gelişimleri göz önünde bulunduran bir düşünce ile hareket ettiğini dile getirdi. Bilhassa Avrupa’daki önemli futbol ülkelerin bu şampiyonaya katılımlarında daha çok bir festival alayı içerisinde olduklarını ifade etti. Şampiyonanın önemli bir yarışma formatı içerisinde olmadığını söyleyen Atasoy, genç milli takımlar bazında yapılan üst düzey turnuvaların önemiyle asla bir tutulamayacağını sözlerine ekledi. ÜLKELER İLGİSİZ Türkiye’yi temsil eden liselerin 4 kez dünya şampiyonu olduğu turnuvada Almanya’nın 2, Fransa’nın 2, Hollanda’nın sadece ilk düzenlendiği yıl olan 1972’de şampiyon olduğu buna rağmen İspanya İtalya İngiltere gibi ülkelerin şampiyonluk yaşamadığı ortaya çıktı. İngiltere ve Hollanda’nın 1993, İspanya’nın ise 1987 yılından sonra turnuvaya katılmadığı, son şampiyonada final oynadığımız Brezilya’nın 1999 yılından sonra turnuvaya ara ara katılım gösterdi. Guatemala’da yapılan son şampiyonada Almanya’nın katılmadığı, Arjantin’inin ise hiçbir şekilde lise yarışmalarına katılım göstermediğini ifade eden Atasoy buna rağmen Türkiye’nin ise 1995 yılında yapılan şampiyona hariç tüm şampiyonlara katıldığı belirtildi. İKİNCİ SIRADA ALMANYA Fatih Samet Atasoy, turnuvanın en başarılı ülkesi olan Türkiye’nin 2007 yılından sonra 3 şampiyonluk 1’er ikincilik ve üçüncülük elde ederken en başarılı ikinci ülkesi olan Almanya ise 2 şampiyonluk ve birer de ikinci ve üçüncülük elde ettiğini belirtti. Türkiye’nin bu başarıları elde ederken aralıklı olarak ülkemizin Süper Lig takımların altyapısında oynayan ve özellikle de Trabzonspor ve Fenerbahçe’nin altyapısından oluştuğunu ifade eden Atasoy, Almanya’nın ise Bundesliga 2, 3. Liga ve araklıklı olarak Regionalliga ve amatör takım altyapılarında oyuncular ile katılım gösterdiğini ifade etti. Daha açık ifade ile Almanya’nın Bundesliga takımlarının altyapısında oynayan oyuncu sayısının çok az olduğu, Almanya’nın ve Dünya’nın önemli kulüpleri arasında olan Bayern Münih, Dortmund veya Schalke gibi takımların altyapı oyuncularından hiç bir futbolcunun olmadığını tespit etti. Bu durum turnuvaya katılan oyuncularımızın eş değer rakipler ile karşılaşmadıklarını, alınan başarılarının “futbol altyapısı” konusunda başarılı bir ülke olduğumuz veya onların yetenekli oyuncularının olduğunu söylemenin yanlış olacağını ifade etti. U17-U19’DA GERİDEYİZ Ülke futbol altyapılarının başarısı genç milli takımlarda kazanılan başlarılar ile paralel olduğunu ifade eden Atasoy, “Dünya okullar futbol şampiyonasında Dünya’nın ve Avrupa’nın önemli futbol ülkelerini geride bırakıp en başarılı ülke olduğumuz aşikâr. Hemen hemen aynı yaş kategorilerine denk gelen genç milli takımlar bazında ve asıl yarışma formatı içerisinde olan U17, U19 Avrupa Şampiyonasında ve U17 Dünya Kupalarında önemli futbol ülkelerinin çok gerisindeyiz. Bu durumun uluslar arası okul sporları federasyonu tarafından düzenlenen dünya okullar futbol şampiyonasının dünya futbolunda önemli bir yarışma formatında değildir” ifadelerine yer verdi. FAZLA ABARTIYORUZ Doç. Dr. Fatih Bektaş ve Yüksek Lisans Öğrencisi Fatih Samet Atasoy, 2003-2013 ve bilhassa 2015 yılında Guatemala’da düzenlenen son şampiyonluktan sonra görsel ve yazılı basındaki aşırı söylemlerine ve yapılan kutlamalara dikkat çekti. Bilhassa Trabzon Erdoğdu Lisesi Dünya Okullararası Futbol Şampiyonasında şampiyon olduktan sonra spor adamlarının ve spor yazarlarının bunlar geleceğin yıldızları ve “bu jenerasyonu kaybetmeyelim” söylemleri ve yapılan aşırı kutlamalar ve bu konuyla ilgili abartılı haberlere yer verilmesini yanlış olduğunu ifade ettiler. DOYMUŞLUK HİSSİ VERİYORUZ Kamuoyunu genç oyuncular üzerinden bir beklenti içerisine sokabileceği ve sonrasında çeşitli sorunlara yol açabileceğini ifade ettiler. Doç. Dr. Fatih Bektaş bu aşırı kutlamaların ve ödüllendirilmelerin futbolculara doymuşluk hissi sağlayabileceği gelecekteki sporculuk yaşantıları olumsuz etkileyebileceğini ifade etti. BEKLENTİLERİ ARTTIRIYORUZ Atasoy, ülkemizin önemli futbol kulüplerinin altyapısında oynayan futbolcuların ve gelecek vaat eden oyuncuların gerçek bir yarışma formatı içerisinde olmayan bu turnuvaya gönderilme durumları tekrardan masaya yatırılması gerektiğini söyledi. Bu tür organizasyonların içerikleriyle ilgili spor adamlarına sporculara ve medyaya gerekli bilgilendirilmelerinin yapılmasının daha sağlıklı yorumların ve haberlerin çıkmasını sağlayacağı ve beklentilerin ona göre oluşacağını ifade etti. AMAN DİKKAT!.. 21 -29 Mayıs 2017 tarihinde Çek Cumhuriyetinin Prag Şehri’nde düzenlenecek Dünya Okullar Futbol Şampiyonasında alınan herhangi bir sonucun çok büyütülmemesi gerektiğini ve kamuoyunu üzerinde bir beklenti oluşturtacak yorumların ve tutumların sergilenmemesi gerektiğinin altına vurgu yaptı.