BLOK ZİNCİR Mİ, SAADET ZİNCİRİ Mİ?

Günümüzde kripto paralara dünya genelinde yoğun bir ilgi var. Sanal dünyada, sanal cüzdanlarda tutulan bu değerlerin korkunç kazançlar getirmesi çok daha fazla insanın ilgisini tahrik etmekte en önemli itici güç olmaya devam ediyor.

Peki kripto paraları değerli kılan nedir? Kimine göre -neredeyse sistemi hacklenemez kılan-blok zincir teknolojisi, kimine göre onları üretmek için harcanan enerji, kimine göre yeni dünya düzeninin öncül müjdeleyicisi konumu, daha az düşünen kimilerine göre ise yığınların bu değerlere hücum etmesi.

Kripto varlıkların ağırlıklı kısmını tek başına oluşturan Bitcoin'in işleyişini basitleştirelim mesela. 3 arkadaş bir sayı bulma oyunu oynamaya karar verirler. Ellerinde birer kayıt defteri vardır. Kilitli ve sadece sahiplerinde anahtarı olan defterlerdir bunlar. Ayrıca oyuncuların ellerinde bulunacak sayıyı rassal olarak çeviren bir makine vardır. Oyuncular bu makinenin çevirdiği sayıyı bulmak için sürekli tahmin yaparlar. Sayı bir oyuncu tarafından bulunduğunda her oyuncu defterini açar ve sayıyı bulan oyuncunun kazandığı puanı kaydeder ve bu böyle tekrar eder.

Oyuna yeni katılan oyuncular daha önce kazanılan puanların hepsini baştan sona kendi defterlerine kaydetmek zorundadır. Oyunun baştan sona bütün bilgisi ayrı ayrı bütün defterlerde mevcuttur. Yani elimizde dağıtık ve merkeziyetsiz bir veri tabanı vardır. Oyuncu sayısı artınca sayıyı tahmin etmek kolaylaşacağı için sayı aralığı daha da genişletilir. Dolayısıyla puan kazanmak zorlaştırılır. 

Oyun artık çok daha popülerdir. Oyunda kazanılan puanların(kripto paraların) ticareti gündeme gelir. Bu puanları satın almak isteyenler oyuna dahil olmazlar. Bu kişilerin, cüzdanları yerine geçen küçük bir kilitli defteri vardır. O defterin bir ismi ve tek örneği sadece sahibinde olan bir anahtarı vardır. Alıcının satın aldığı puanlar bu deftere işlenir ve bu deftere yapılan transfer, oyunu oynayanların büyük defterlerinin hepsine kayıt olur. Yani satın aldığınız puanlar oyunda bulunan bütün defterlerde koruma altındadır. 

Zaman sırasıyla kaydedilmiş işlemlerle dolu yapraklar bir zincir gibi birbirine bağlanmış ve oyuncuların defterlerini oluşturmuştur. Bu defterlerde milyarlarca dolar değere tekabül eden kripto varlıkların kayıtları tutulmaktadır. Peki bu oyun nereye kadar devam edecektir? Bu zincir bir saadet zinciri midir?
Blok zincir teknolojisi, dağıtık yapısı sayesinde bankacılık, fintech, tedarik zinciri, ticari anlaşmalar, veri güvenliği gibi birçok alanda çığır açma potansiyeli taşıyor. Fakat ne yazık ki bu teknolojinin kripto para sisteminde kullanılması bu paralara manipülatif bir değer atfedilmesine imkan vermiştir. Blok zincir teknolojisinin güçlü güvenlik özellikleri ve maniple edilemezliği bu illüzyona olağanüstü katkı sunmuştur.

Diğer taraftan kripto paraların üretiminde kullanılan enerjinin, bu kripto varlıkların değerinin temelini oluşturması görüşü de başka bir safsatadır. Örneğimizdeki sayı tahmini oyunu sistem tarafından tercihli bir şekilde zorlaştırılmaktadır. 

Bitcoin'in yaratıcısı Satoshi istese 21 milyon Bitcoin'in  1  ay içerisinde piyasaya sürülmesini sağlayabilirdi. Muhtemelen bu kadar hızlı piyasaya sürülen sanal bir varlığın çok da karlı olmayacağını düşünmüştür. Satoshi'nin bu tercihi boşuna enerji sarfiyatına ve çevre kirliliğine neden olmuştur. Ancak bu tercihin Satoshi'ye getirisi, kripto varlığın elde edilmesinin zorluğu üzerinden manipülatif bir değer illüzyonu olmuştur. Ayrıca “geleceğin para sisteminin” propagandası ve operasyonu için gerekli zamanı da sistem bizzat kendisine tanımıştır.

Sonuç olarak, altında coşkulu yığınların, üstünde ilk üreticiler ve sahiplerin  olduğu kocaman bir kripto piramit ile karşı karşıyayız. Coşkulu yığınlar üsttekileri taşıyamayacak hale geldiğinde bu piramit yıkılacaktır. Oyunu ilk oynayanlar ve bu sanal varlıkları çok önceden satın alanlar, yani piramidin üst tarafında oturanlar büyük ihtimalle bu piramidin kazananları olacaktır. Batan gemiyi de muhtemelen ilk kaptanlar terk edecektir. Hevesli kripto varlık sahiplerinin bir çoğuna gelince,  batan gemiden kaçmak için çok geç olacaktır.