DURMAYAN TOP

Futbolun sahada oynanan bir oyundan ziyade kimlik ve duruş meselesi olduğunu bizlere öğreten Özkan Sümer’i, vefatının yıl dönümünde bir kez daha saygı ve özlemle anıyorum. Türk futbolunun 'bilge çınarı', ömrünü adadığı bu topraklarda geride tek başına kupalar bırakmadı. Sarsılmaz bir ekol ve tükenmez bir vizyon bıraktı. Onun mirasının gölgesinde oynanan her maçta, futbolun dürüstlüğüne ve gelişimine olan inancı hala bizlere yol göstermeye devam ediyor.

Trabzonspor’un bu haftaki rakibi teknik direktör değişikliğine giden Gençlerbirliği’ydi. Trabzonspor’da hem sakatlıklar hem de Afrika Kupası’na giden oyuncular sonrası ligin ilk yarısı genelinde oynadığı oyun kendi seviyesinin çok altına düştü. Bu da Trabzonspor için her maçı daha da zor kılıyor.

İlk 45 dakika bu sezon özelinde Trabzonspor adına gördüğümüz en etkisiz 45 dakikalardan biriydi. Kötü oynadı demeyeceğim çünkü bunun için bir şeyleri denemek gerekir. Ancak Trabzonspor ilk yarı çok çaresiz gözüktü. Bunun en büyük sebebinin merkez orta saha olduğu aşikar. Çünkü Trabzonspor hiç oyun kuramadı hiç baskı yapamadı, rakibini hiç karşılayamadı.

Trabzonspor bu sezon özellikle savunurken duran top ve yan toplarda çok sıkıntı yaşadı. Rakipler özellikle bu konuda ciddi tehlikeler yarattı. Onuachu sahadayken bile. Sezon genelinde hücumda ve dar alana atak ederken zorlanırken, rakibine duran toplardan fırsat verip geriye düşmek sizin işinizi epey zorlaştırıyor.

Trabzonspor beklentilerimin üzerinde oynadığı sezonun ilk yarısını. Ancak son haftalar bize Trabzonspor’un transfer döneminde nasıl hamleler yapması gerektiğini gösterdi. Hücumda birebirleri oynayabilecek oyuncu, hava hakimiyeti üst düzey stoper ve kanat savunmasını yapabilecek bek oyuncusu.