EMEKLİNİN ÇİLESİ!

Emekliye bir defaya mahsus olmak üzere, 5 Bin TL ödeme yapacaklarına karar vermişler.
Ben de diyorum ki iyi halt etmişsiniz.
Biz emekliler sizden ulufe vermenizi istemiyoruz.
Yaşadığı ömrünün üçte ikisini çalışmakla, devlete pirim ödemekle geçiren, şimdi de geçinmeye çalışan milyonlarca emekli sizden ulufe değil geçimini zar zorda olsa birazcık sağlamak için bir iyileştirme bekliyor.
Yani bula bula çözüm olarak bunu mu buldunuz?
Yahu siz de hiç vicdan yok mu?
Sizde hiç insaf yok mu?
Allah aşkına bu insanlarla dalga geçmeyi bırakın da birazcık kendinize gelin ve şu insanların dertleriyle dertlenin.
Başınızı çevirinde, markete, manava, pazara, kasaba, ev kiralarına bir bakın.
Bakın bakalım ne göreceksiniz?
Siz neden böyle yapıyorsunuz?
Benim olduğum, benim de siyasette hizmet yaptığım partinin insanlarının geldiği nokta bu olmamalıydı.
Ben bu yaklaşıma ve bu anlayışa çok üzülüyorum.
Öyle bir zamana geldik ki, bakıyorum da zengin yine alabildiğine zenginleşirken, fakir yine daha da fakirleşme sürecine girdi.
Biz bu düzeni değiştireceğiz, yerine adil hakkaniyete dayalı bir düzen getireceğiz diyorduk ve bunun mücadelesini tüm imkanlarımızla yapıyorduk.
Bu anlayışın ve bu düşüncenin gittiğini görmek beni kahrediyor.
Emperyalizmin faiz kıskacı arasında ezilip gidiyoruz.
Bizim fakirimiz, dar gelirlimiz, emeklimiz, 23 senenin sonunda buna mı reva görülecekti?
Bu millet size iyi süre verdi, iyi zaman verdi.
Ancak siz bu zamanı iyi değerlendirmediniz.
Oysa Komşusu açken tok yatan bizden değildir demiştik.
Doğru demiştik.
Ancak bunu hayata geçiremedik.
Bu ülkenin, yollara, tünellere, asfaltlara ihtiyacı olduğu kadar fakirinin, dar gelirlinin, emeklinin, geçimini insanca sağlayabileceği bir yapıya ve gelire kavuşturulması onun en başta gelen ihtiyacı değil midir?
Bu alanlara hiç ama hiç kafa yormadınız.
Evet, dünyada olduğu gibi bizde de ekonomik sıkıntılar var.
Bunları çok iyi biliyorum.
Ancak 23 senedir bu ülkeyi, başkaları idare etmiyor, siz idare ediyorsunuz.
Mazeretleriniz de geçerli değildir.
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.
Devletin varlığı, insanını rahat ve huzur içinde yaşatmaktan geçer.
Emekli, dar gelirli sizden ulufe değil, geçimini temin edecek, her şeye tepeden tırnağa kadar gelen ve şu ana kadar, yüzde 150-200-300’lere varan zamların yanında aldıkları küçücük maaşlarına iyileştirici bir sonuç bekliyor.
Ulufe dağıtmayı bırakın da, biraz bu işlere kafa yorun.
Gerçekleri söylemek karşı taraf için bazen acıdır, ağırdır.
Acı da olsa, ağır da olsa ben gerçekleri söylemeye devam edeceğim.
Varın gerisini siz düşünün.