SPOR

Mehmet Atalay: Herkes Trabzonspor Başkanı olmak ister

Aralık’ta yapılacak Genel Kurul’da Başkan Adaylığı için adı geçen Mehmet Atalay Sonnokta’ya konuştu

Onun Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü döneminde Trabzon çok şey kazandı. Trabzon’u tesis zengini etti desek abartmış olmayız. Onun için Trabzon denince akan sular dururdu. Kendisine gelen her talepten daha fazlasını şehre vermeyi sanki kendine vazife edinmişti. Verdi de. Trabzon’un bugün tüm ilçeleri sentetik sahaya kavuşmuşsa, bunun altında onun imzası olduğu gerçeğini de kimse inkar edemez. Hele de Akyazı Stadı’nın orada olmasında emeği geçenlerin başında geldiğini de. Trabzon’un yanında spor ve hizmet sevdasının önüne hiçbir şey geçemedi. O kadar güzel iz bırakan hizmetlerine rağmen kibirlenmedi, yukardan aşağıya bakmadı. Güler yüzü, mütevazı tavırlarıyla yüreklere girdi, kendini sevdirdi. Bugün bir simit satan Trabzonspor sevdalısı bir insan bile “Seni Trabzonspor başkanı olarak ne zaman göreceğiz” diye soruyorsa işte o içindeki ateş körlenmeye başlamıştır. O nedenle isteklere kulak tıkayamaz, beklentilere sırt çeviremez. Ki bu sorular peşinizi bırakmaz. Belki bir kahvede, belki de bir lokantada. Evet aday olması konusunda ciddi baskılar gören Mehmet Atalay’dan bahsediyoruz. Mehmet Atalay’ı, Mehmet Atalay yapan en önemli özellik ise üst düzeyde görev aldığı her kuruma büyük değer katıp, çıtayı en yükseğe taşıması oldu. Üzerine aldığı sorumluluğu layıkıyla yerine getirmek için gecesini gündüzüne kattı. Kimi zaman uykusuz geceler geçirdi, kimi zaman ise ailesinin zamanından çaldı, ama hiçbir zaman şikayet etmedi. Her şey ne içindi, iyi bir temsiliyet için. Bunun huzurunu yaşamak için gözünü karartan biriydi Mehmet Atalay. Atalay ile doğup büyüdüğü Of’un Kumludere Köyü’nde keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Şimdi söz Atalay’da…

Vazgeçilmez bir sevdadır! Her Trabzonlu futbolcunun ve yöneticinin hayallerini mutlaka Trabzonspor’un süslediğini söyleyen Mehmet Atalay, “Bir çocuk Trabzon sevgisiyle büyüdüğünde kendini her zaman ya futbolcu ya da yönetici olarak o hayaliyle yaşadığı kulüpte görmek ister. Dolayısıyla Trabzon’dan siyaseten çok önemli isimler çıkmıştır. Ülkeye önemli hizmetleri olmuştur. Ancak Trabzonspor’a hizmet etmenin aidiyet duygusu çok farklıdır. Yaşam biçimi olarak Bordo-Mavi renkleri benimseyen bir toplumu peşinizden sürüklemek, onlara en iyisini sunmak bir Trabzonlu için en önemli görev ve gururdur. Çünkü bu duygunun hazzı çok farklıdır. O nedenle hayali bile insanın yüzünde tebessümün oluşturduğu Trabzonspor bizim vazgeçilmez sevdamızdır” diye konuştu. Devrimin ismidir Trabzonspor Trabzonspor’un, Türkiye’nin çok özel bir kulübü olduğunu söyleyen Atalay, “Trabzonspor sevgisi 7’den 70’e herkesi sarmış durumda. Sadece Trabzonlular’ın değil farklı illerdeki insanların da gönlüne girmeyi başaran bir sevdanın ismidir Trabzonspor. Bordo-Mavili renkleri en özel kılan şey ise İstanbul saltanatına son vererek Anadolu devrimini yapan kulüp olmasıdır. Adaletin ve haklılığın direnişinin sembolü olan Trabzonspor’un olduğu yerde huzur sevgi ve barış vardır. O sebeple çok seviliyor ve saygı görüyor. Bordo-Mavili kulüp hep örnek model olmuştur. Bir kulübün en önemli kazanımı bana göre farklı kültürdeki insanların yüreğine dokunmasıdır. Trabzonspor bunu en güzel şekilde yapan bir kulüp kimliğini taşıyor” diye konuştu.

Çok adaylı seçim geleceği parlatır Atalay, Aralık ayındaki kongre süreciyle alakalı olarak ise şöyle konuştu: “Çok adaylı muhtemel seçimler tabii ki olumlu karşılanmalı. İnsanların elini taşın altına koyması, Trabzonspor’un çok adaylı seçimlere girmesi geleceğinin parlak olması demektir. Kim gelecekse kulübün geleceğini kurtaracak, borç yükünü azaltacak, mümkünse yok edecek, ciddi gelir kaynakları oluşturacak daha çok şey vaat etmeli ve en iyisini söylemelidir. Türkiye’de pek çok kulüp halen kulüp olamadı. Trabzonspor dahil kulüplerin artık hiç bir şeyi tesadüflere bırakmayacak şekilde kurumsallaşması gerekir. Saha sonuçları iyiyse iyiyiz onun dışında diğer projelerimizi öteliyoruz.” “Kalıcı, gelir getirici projelere ihtiyaç var. Trabzon’un Yusuf Yazıcı’ları sağda solda evimizde bahçemizde dolaşıyor. O Yusuf Yazıcı’ları daha çocuk yaşta keşfedip testlerden geçirerek ve kabiliyetleri doğrultusunda geliştirerek, yaşam koçluğuna kadar her türlü aşamasında günü, ayı planlayacak mekanizmayı Trabzonspor’un da Türk futbolunun da işletmesi gerekiyor.” Çok değerli insanlar var Trabzonspor’u başarıya ulaştıracak plan programın kendi öz değerleriyle yapılmasını savunan Mehmet Atalay, “Bir zamanlar Trabzonlu antrenörler Türkiye’nin dört bir yanında görev yapıyordu. Aynı şekilde futbolcular da öyle. Şuanda Türkiye’nin her bölgesinde futbola gönül vermiş 61 numaralı bir çok isimi görebilirsiniz. Bu da, bu toprakların ne kadar verimli olduğunun göstergesidir. Trabzonspor’u ileriye taşıyacak bilgi birikim, tecrübe adına ne derseniz deyin bu şehrin çatısı altında mevcut. Bu değerlere sırt dönülmemeli.” ifadelerini kullandı. Atalay şöyle devam etti: “Aksine kucak açıp, tabiri caizse onların etinden sütünden yararlanılmalı. Futbolun beşiği İngiltere olduğu yerde futbolun kenti Trabzon ise o zaman yabancı hayranlığının bırakılmasında fayda var. Öncelik her zaman kendi değerlerimiz olmalı. Tabii ki bunu söylerken bölgesel milliyetçilik yapmıyorum. Trabzonspor’un başarısı için kim daha çok emek verirse o hizmette ilk sırada olsun. Ancak benim gönlümden kendi değerimiz geçiyor. Efsane takımı bir hatırlayın. Buranın gençleriyle İstanbul saltanatına son verildi. O ruh tekrar sağlanmalı. Ben bunu ifade ediyorum.”

Yaşlı transferine her zaman karşıyım Atalay, Trabzonspor’un transfer sürecinde yaşlı oyuncu transferini çok yaptığını belirterek, “Biz bir teknik adam değiliz, teknik konulara girmeyeceğiz, transferleri ayrı ayrı değerlendirmeyeceğiz ama bu kadar yaşlı oyuncunun alınmasından bir spor sever olarak memnun değilim. Bir takım elbette tecrübeli oyuncu da alabilir ama siz neredeyse aldıklarınızın çoğunu 30’un üzerinde yaşlarda aldıysanız çok ciddi bir yükün altına girmişsiniz demektir. Bu kadar yaşlı isimlerin alınması bana göre Trabzonspor’un çizgisinden sapması anlamına geliyor ve ben bunu doğru bulmuyorum. Bir tanesi faydalı olacak diye bu kadar yapılmasını yanlış buluyorum” dedi. Elinizdeki altını iyi işlemelisiniz Trabzonspor’un geleceğinin alt yapıdan çıkarılacak oyuncularla şekillenebileceğini, başarı yazılabileceğini kalıcı ve gerçek başarıya ulaşılabileceğini vurgulayan Mehmet Atalay, “Trabzonspor Süper Lig’in en iyi alt yapısına sahip bir takım. Bu gerçeği kimse inkâr edemez. Kaldı ki pek çok yaş kategorisinde olduğu gibi U19 Gelişim Süper Ligi'nde Trabzonspor şampiyonluğa uzanarak alt yapısının ne kadar değerli olduğunu gözler önüne serdi. Yusuf Yazıcı Avrupa’ya iyi bir bedelle gönderildi. Uğurcan Çakır ve Abdülkadir Ömür için de ciddi teklifler geldiğini duyuyoruz. Yani elinizde iyi bir maden var. İyi işçilik çıkarmak da size kalmış” dedi. Atalay: “Kaynakları doğru kullanarak alt yapıyı daha çok önem vererek güçlendirmeniz gerekiyor. Trabzonspor’un geleceğini başarılı bir şekilde yazabilmesinin formülü aslında belli. O sebeple diyorum ki kendi öz değerlerinize güvenip, kol kanat gereceksiniz. Onları bir altın, bir elmas gibi işleyerek değerlerine değer katacaksınız. Bu da sizi örnek bir kulüp haline getirir. Elinizde böyle bir fırsat varsa değerlendirmesini bilmelisiniz. Avrupa’da birkaç kulüp bunu başarıyla yapabiliyor, Trabzonspor neden aynı yoldan gitmesin.”

010-2011 şampiyonu Trabzonspor olduğunu zaten UEFA da ilan etti 2010-2011 sezonunun şampiyonunun Trabzonspor olduğunu UEFA zaten ilan etti. F. Bahçe’yi, Şampiyonlar Ligi’nden çıkarıp Trabzonspor’u dahil etti. O günkü TFF’ye düşen de kupayı Trabzonspor’a vermekti. Ama bu yapılmadı. Halbu ki UEFA kararından sonra Tahkim de, CAS kararları da hep Trabzonspor lehine oldu. Türkiye’de iç hukukun verdiği kararlar idari yargıyla alakalıydı ve yöneticilerin aldığı veya alacağı cezalarla ilgiliydi. Sportif kararları ancak FIFA ve UEFA kurulları verebilir, futbolun patronu da onlardır ve bu konuda verilmiş tek karar UEFA’nın bütün kurullarının, 2011’in şampiyonu olarak Trabzonspor’u tanımasıdır. O yıl Trabzonspor anasının ak sütü gibi 82 puan topladı. Bunu bir de 95-96’da başarmıştı. Aradan yıllar geçti 18 takımlı bir ligde bu puana ulaşabilen bir takım çıkmadı. Bu bile çok şey anlatıyor. Bu açıdan Trabzonspor’un mücadelesi, vazgeçilmez hakkıdır... Roma’yı eleyeceğimize inanıyorum UEFA Avrupa Konferans Ligi 3. Ön Eleme Turu’nda Norveç'in Molde takımını eleyerek yoluna devam eden ve bu akşam Roma ile Play-Off turu ilk maçına çıkacak olan Trabzonspor’a da başarılar dileyen Atalay, “Trabzonspor’un mazisi sayısız dev zaferlerle dolu. O nedenle Roma her ne kadar kâğıt üzerinde favori gibi görünse de Trabzonspor’un İtalyan ekibini elemesi açık söylemek gerekirse benim için sürpriz olmaz. Yeter ki oyuncularımız giydiği formanın büyüklüğüne yakışır bir futbol ortaya koysun. İki maçta da bizi bir üst tura taşıyacak sonuçlara imza atarız. Ciddi şekilde ümitliyim” diye konuştu.

Trabzonspor’un yüzyıllarını kurtarabilirdik? Gençlik ve Spor Genel Müdürlüğü görevinde bulunduğu dönemde Trabzon’un yüzyıllarını kurtaracak bir projeyi hayata geçirmek için çok uğraş verdiğini dile getiren Mehmet Atalay, “O dönem bizim amacımız Trabzon’da çok geniş bir araziye kulübün geleceğini kurtaracak projeleri inşa etmekti. Sadece stat kompleksi şu anki Akyazı kalmayacaktı. Onun içerisinde koleji, üniversitesi, müzesi, otelleri, TV binası, sporcu performans merkezi, sporcu sağlık ve rehabilitasyon merkezi, futbolcu lojmanları, kruvaziyer limanı, çeşitli branşlarda spor kompleksi yapma düşüncemiz vardı. Özellikle Trabzonspor Koleji yabancı oyuncular için şehre iyi bir referans kimliğinde olacaktı. Yıldız futbolcuları buraya rahat getirebilirdiniz böylelikle. Bunları şuanda bile dile getirilmesi, heyecan verici. Bu proje hayata geçirilebilseydi Trabzonspor’un yüzyıllarını kurtarabilirdik” dedi. Akçaabat’a bir stat borcumuz var Akyazı Stadı’na karşılık TOKİ’ye Akçaabat Fatih Stadı’nın verildiğini anımsatan Mehmet Atalay, “Şunu açık dille getirmekte fayda var ki biz Akçaabat Sebatspor’a ve Akçaabatlılar’a bir stat borçlandık. Çünkü o dönem 10 bin kişilik stat yaparak Akçaabat Sebatspor’un ve Akçaabatlılar’ın, tabii ki de Trabzon’un hizmetine sunmamız gerekiyordu. Trabzon’da ikinci bir stat aynı zamanda Trabzonspor’un da işine gelecekti. Düşünün, Bordo-Mavililer hazırlık maçlarını bu statta oynayabilirdi. Ayrıca Ümit Milli veya alt kategorideki maçlara da rahat ev sahipliği yapılabilirdi. Akçaabat’a Atletizm Sahası yapıldı. Oranın da futbol sahasına dönüşmesi mümkün değil. Orada sürekli uluslararası organizasyonlar yapılmalı, sporcular oradan yararlanacak. Geçmişte futbol sahalarında atletizm sahaları vardı. Şimdi iki branşta saha konusunda özgürleştirildi. Olması gereken de buydu” dedi.

BUSENAZLAR DAHA ÇOK OLMALI Trabzonspor’u temsilen ay yıldızlı forma altında Türk boks tarihinde ilk altın madalyayı getiren Busenaz Sürmeneli’yi tebrik eden Mehmet Atalay, “Her sporcunun en büyük hayalidir olimpiyat madalyası. Busenaz inanılmaz bir başarıya imza atarak Trabzon’umuzu ve Türkiye’mizi gururlandırdı. Bir spor adamı olarak kendisiyle övünüyorum. Trabzonspor’un forması altında bu başarıyı elde etmesi ise mutluluğumuzu ikiye katladı. Bence Busenaz Sürmeneli arkasından geleceklere bir kapı açtı. Hayallere ulaşılabileceğini gösterdi. Trabzon denince akla sadece futbol gelmiyor. Burası bir spor şehri. Boksu, yüzmesi, atletizmi, yelkeni, küreği, karatesi, tekvandosu vs... Birçok branşta önemli başarılar elde edildi. Trabzonspor Busenaz’ları kulüpte daha da çoğaltmalı. Amatör branşları bünyesinde daha çok desteklenmeli” dedi. Akyazı Stadı’nda alın terimiz var Atalay: “Sayın Cumhurbaşkanımız’dan aldığımız güçle stat işini hızlandırdık. Gençlik ve Spor Genel Müdürü olduğum dönem stadın her aşamasını takip ettik. Kıyı Kenar Kanunu’nun çıkmasından şehirdeki itirazların giderilmesine ve inşaat aşamasına kadar. Tabii dönemin Kulüp Başkanı Nuri Albayrak ve ekibinin projedeki rolünü unutmamak lazım” Akyazı Stadı’nın projesinden tutun da yapılışına kadar her aşamasında alın terinin olduğunu vurgulayan Mehmet Atalay, “Başta şunu belirtmekte fayda var ki bu stadın yapılmasında en büyük pay sahibi sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’dır. Çünkü stadın yapılması konusunda herkesten daha çok istekli ve arzuluydu. Trabzon’a da ayrı bir önem veriyordu. Bir ara kendisini vazgeçirme noktasına getirseler de biz gerekli çalışmaları yaparak projenin fizıbıl olduğuna inandırdık ve onayı-nı aldık. Bundan sonra da işler hızlandı ve nihayet sonlandı. Atalay: ”Çok büyük uğraşlarla Akyazı Stadı, Trabzon’da futbolseverlerin hizmetine sunuldu. Trabzon’a yakışan Avrupa ve dünya standartlarında muhteşem bir stat oldu. Türkiye olarak Dünya Kupası’nı ve Avrupa Şampiyonası’nı aldığımızda Trabzon Şenol Güneş Stadı’da ev sahipliği yapacak ve yarı finale kadar maçlar burada oynanacak. Boşuna kapasiteyi 40 bin 461 kişilik yapmadık. Ayrıca Trabzonspor’un Şampiyonalar Ligi maçlarını daha rahatlıkla oynanabileceği bir arena oldu Akyazı.

Amatöre kol kanat germeli Amatör futbol her şartta desteklenmelidir” diyen Mehmet Atalay, “Çünkü amatör Trabzon futbolunun can damarıdır. Bu can damardaki kan akışını sağlıklı bir şekilde sürdürmek Trabzonspor’un elinde olmalı. Amatörü yok saymak hataların en büyüğü olur. Özellikle amatör kulüp yöneticileri bin bir güçlükle kulüpleri yaşatıp içindeki aşkı öldürmemeye çalışıyor. Hele de pandemi döneminde yükleri oldukça ağır oluyor. Bu yükün altında ezilmemesi için bir ele ihtiyaçları var. Onun da adresi belli. Çok değil, Trabzonspor bulacağı sponsorlarla amatör futbolunun yaşam fonksiyonlarını üst düzeye çıkarabilir. Amatöre kol kanat gerilmeli” dedi. O mekanizmayı kurabilmek önemli Geçmişte Kafile Başkanlığı yaptığı olimpiyatlarla ilgili yorumlarda da bulunan Atalay, “Şu anda Mete Gazoz müthiş bir örnektir. Yüzme kursuna veriliyor daha güçlenmesi için, piyanoya veriliyor parmaklarını daha iyi kullanması için, basketbola veriliyor takım oyunu için. Her anını o kadar güzel nakış nakış işliyor. Vurduğu her şeyi 10’dan vuran bir adam oldu. Siz de futbolcuları böyle yetiştirmeli ve o mekanizmayı kurabilmelisiniz. Trabzonspor U19 Takımı Türkiye Şampiyonu oldu, A takıma kaç tane oyuncu alınacak bakalım. Trabzon’u bütün ilçe takımlarıyla, amatörlerin bütünüyle ve yaş gruplarının hepsiyle birlikte projelendirmeli. Trabzonspor 1461’i yeniden ve etkin bir şekilde canlandırmalı Hekimoğlu Trabzon dahil bütün ilçe takımlarını pilot takım ilan etmeli. Hepsiyle elele çalışmalı ve projeye mutlaka dahil etmeli. Yurt içi ve dışında, dünyanın her tarafında yararlanılacak kulüplerle temas kurulmalı” dedi. Fenerbahçe’de olmaz burada olur Akyazı Stadı’nın değerinin, Türkiye’nin büyük organizasyonlara ev sahipliği yaptığında daha iyi anlaşılacağını söyleyen Mehmet Atalay, “Genel Müdürlük döneminde Türkiye’deki bütün statları yenileme çalışmalarına başlamıştık. Bunun nedeni ise Dünya ve Avrupa Futbol Şampiyonaları’nı aldığımızda hazırlıksız yakalanmamaktı. Kriterlere uygun hale getirmekti. Avni Aker’i yeniden yapma gibi lüksümüz yoktu. Çünkü ileride o kriterleri kaybedebilirdik ve Akyazı’ya rotamızı çevirdik.” şeklinde konuştu. Atalay, “Aslında Akyazı’yı 2011 Gençlik Olimpiyatları’na yetiştirmek istedik ama bir takım sebeplerden dolayı gecikme oldu. Büyük organizasyonların en önemli kriterlerinden biri 5-10-15 bin kişilik otoparklı statlarınızın olması. Artı güvenlik alanlarının belli mesafesi gerekiyordu. Bugün Avrupa ve Dünya Şampiyonası’na Türkiye ev sahipliği yapsa Fenerbahçe Stadı’nda oynanamaz. Neden mi? Uluslararası federasyonların belirlediği kriterlere uygun hale getirilmesi lazım. Trabzonspor, Beşiktaş ve Galatasaray’ın sahalarında rahatlıkla ev sahipliği yapılır. Çünkü kriterlere uygun.” dedi.

Hastane’ye başka yer bulunmalıydı Akyazı Stadı’nın değerinin, Türkiye’nin büyük organizasyonlara ev sahipliği yaptığında daha iyi anlaşılacağını söyleyen Mehmet Atalay, “Genel Müdürlük döneminde Türkiye’deki bütün statları yenileme çalışmalarına başlamıştık. Bunun nedeni ise Dünya ve Avrupa Futbol Şampiyonaları’nı aldığımızda hazırlıksız yakalanmamaktı. Kriterlere uygun hale getirmekti. Avni Aker’i yeniden yapma gibi lüksümüz yoktu. Çünkü ileride o kriterleri kaybedebilirdik ve Akyazı’ya rotamızı çevirdik.” şeklinde konuştu. Atalay, “Aslında Akyazı’yı 2011 Gençlik Olimpiyatları’na yetiştirmek istedik ama bir takım sebeplerden dolayı gecikme oldu. Büyük organizasyonların en önemli kriterlerinden biri 5-10-15 bin kişilik otoparklı statlarınızın olması. Artı güvenlik alanlarının belli mesafesi gerekiyordu. Bugün Avrupa ve Dünya Şampiyonası’na Türkiye ev sahipliği yapsa Fenerbahçe Stadı’nda oynanamaz. Neden mi? Uluslararası federasyonların belirlediği kriterlere uygun hale getirilmesi lazım. Trabzonspor, Beşiktaş ve Galatasaray’ın sahalarında rahatlıkla ev sahipliği yapılır. Çünkü kriterlere uygun.” dedi.