Spor yazarları Trabzonspor - Kasımpaşa maçını yorumladı

Özer Çalık | TRABZON BÖYLE GÜZEL Trabzonspor kazanması gereken bir maçı kazandı. Son iki maçta kaybedilen puanlar ortada. Galatasaray maçı sonrası oluşan güzel hava dağılmış, umutsuz ve güven vermeyen bir takım vardı Kasımpaşa maçı öncesi. Bu maçı da kaybetseydi her şey daha berbat olurdu. Allah’tan öyle olmadı. İlk yarı basit hatalar yüzünden 2-0 geriye düştü Bordo-Mavili takım. Ama Burak’ın devreye girerken attığı gol can suyu oldu. O coşkuyla ikinci yarıda fırtına koptu desek yeridir. YAZI DEVAM EDİYOR >>

İkinci yarı ipleri tamamen eline aldı Trabzonspor, Rodallega ve Burak ikilisi harika işler yaptı. Rodallega’nın oynama isteği gol atma arzusu muhteşemdi. Kolombiyalı’nın rövaşata golüne ise şapka çıkartılır. Tabi bu maçta iki asist yapan Pereira’yı da unutmayalım. Portekizli maçın gizli kahramanlarındandı. Trabzonspor maçı bileğinin hakkıyla kazandı ancak rehavete kapılmamak lazım. Ünal hoca Burak ile Rodallega’nın birlikte iyi bir ikili olacağını görmüştür umarım. Bu ikili ligde çok can yakar demedi demeyin. Başta da dediğim Trabzonspor’un bu maçı mutlaka kazanması gerekiyordu kazandı. Hele ki 2-0’dan 4-2 kazanmak daha da anlamlı oldu. Oyuncuların kendine güveni geldi taraftarların da şehrin de biraz olsun yüzü güldü. Herkes güzel bir hafta sonu geçirecek. YAZI DEVAM EDİYOR >>

İnşallah Kasımpaşa karşısında özellikle ikinci yarıda ortaya koyulan coşkulu, istekli, rakibe basan, hırslı Trabzonspor’u ilerleyen haftalarda da izleriz. Trabzonspor yeterki böyle oynasın, ligde hak ettiği yere gelir. Ama kendinden emin, biz bu rakibi yeneriz havasında olunursa hiç kimse umutlanmasın. Dün akşam özetle, orta sahada ciddi hatalar yapıldı. Sosa-Amiri değişikliği çok yerinde oldu. Forvetler ustalıklarını konuşturdu. Burak-Rodallega ikilisinde devam edilmeli. Savunma oyuncuları iyi bir uyum sergiledi. Abdülkadir geçmişini aratmaya devam etti. Arı gibi her yerde var ama bal yapmıyor. Kendini toparlamalı. Taraftar ise hayal kırıklığı yaşatmaya devam etti. Taraftar sadece galibiyetler sonrası tribünlere gitmemeli. Trabzonsporluysan her gün Trabzonspor'u konuşuyorsan takımının yanında olmalısın.

Gökmen Özağcı | KAHİN OLMAYA GEREK YOK Son iki maçta sıradan takımlar karşısında sahayı boynu bükük terk eden Trabzonspor için dün akşam ki Kasımpaşa karşılaşması ya yeniden doğuş, ya da çöküş anlamı ifade ediyordu. Üst üste yaşanan mağlubiyetlerin yanı sıra bu iki seçeneğin Bordo-Mavili oyuncular üzerinde oluşturduğu tedirgin hava hakemin başlama düdüğü ile birlikte sahanın dört bir yanını sarmıştı. Öyle ki iki pas dahi yapamayan, rakibin önünde geliştirmeye çalıştığı ataklarda iyi organize olamayan, savurgan bir kimlikteydi Trabzonspor’da futbolcular. Kısacası ilk yarıda özgüveni yerlerdeydi Bordo-Mavili takımın. Bu olumsuz havanın yarattığı karmaşa konuk ekibin ekmeğine yağ sürerken Trabzonspor’un skor tabelasında bir anda 2-0 geriye düşmesi yeni bir facianın habercisi mi bu skor olacak? demekten kendimizi alamadık. Haftalardır kanayan yara haline gelen Bordo-Mavili savunmasının bakışları arasında Kasımpaşalı oyuncular elini kolunu sallayarak 2 farklı üstünlüğü yakaladı. Ben her zaman diyorum büyük takımsan böyle basit goller yemeyeceksin. Nedense teknik direktör Ünal Karaman savunma bloğunda kanayan yaraya bir türlü istenilen pansumanı yapamıyor, ya da yapmaya çalışıyor ama dikiş tutmuyor. YAZI DEVAM EDİYOR >>

Kasımpaşa maçı kazanılmasına rağmen bu bölgede yara gittikçe derinleşiyor ve ilerde çok büyük sorunları beraberinde getireceğini de bas bas bağrıyor. Neyse ki Burak Yılmaz’ın attığı gol Trabzonspor’un imdadına yetişti, umutları yeşertti. İlk yarıda sahada turistlik gezi yapan Sosa’nın dışarı alınması ve Amiri’nin oyuna girmesi zaferin fitilini ateşledi. İkinci yarıya daha özgüvenle başlayan Trabzonsporlu futbolcular giydikleri formanın büyüklüğünü iyi anlamış olacak ki Kasımpaşa’nın üzeri üzerine saldırdı. Sahaya hükmeden bir futbol anlayışını rakibine kabullendirdi. İşte bu saatten sonra Trabzonspor’un gol ayakları devreye girerek Kasımpaşa karşısında muhteşem bir geri dönüşe imza atıldı. Bu maçta alınan galibiyetle Bordo-Mavililer derin bir nefes alırken bir gerçeğin de herkes gibi teknik direktör Ünal Karaman’da farkına vardı. YAZI DEVAM EDİYOR >>

Ersun Yanal ve Rıza Çalımbay’ın kenarda tutarak çürütmeye çalıştığı Rodellaga’yı dün akşam tam manasıyla Trabzonspor kazandı. Kahin olmamaya gerek yok. Defalarca bu sütunlardan yazmıştık, Burak- Rodallega ikilisi bir arada oynamalı diye. Sonuç ne oldu? Kasımpaşa maçını bu ikili aldı götürdü. Bu saatten sonra Trabzonspor’da teknik direktör Ünal Karaman böyle cesurca kararlara imza atarak daha çok ofansif düşünceyi bu şekilde hayata geçirmeli. Rakibin kim olduğunun önemi yok. Siz büyük takımsanız beraberliğin mağlubiyetle eş değerde tutulduğu bir takımın hocasıysanız bu riski fazlasıyla almalısınız. Kasımpaşa zaferinin mimarları Burak Yılmaz ve Rodellaga başta olmak üzere muhteşem geri dönüşe imza atan herkesi kutluyorum. Umarım bundan sonra da böylesine galibiyete aç bir mücadele içerisinde Trabzonspor savrulup gider.

Selim Şener | PAŞA ELİ BOŞ GİDERKEN Kasımpaşa maçı başlamadan inancım odur ki Trabzonspor her takımı yener her takıma da yenilir mantığıdır. Trabzonspor için o kadar söz vardır ki saymakla bitiremeyiz. Çünkü bizler halen geçmişin izlerini takip etmekle meşgulüz. Halbuki Trabzonspor için hepimizin aynı fikirde olması iyi bir şey değildir. Önemli olan yaratıcılığı ortaya çıkartan fikir ayrılıklarını Trabzonspor adına iyi analiz ederek olumlu yönlerini de Trabzonspor adına spor severlerle buluşturmaktır. Trabzonspor ağır borç yükü altında sararmıştır. Sulanması gerekir ki yeşerdikçe de budanması gereken bir fidan olması gerekmektedir. Bu nedenle hem yönetime hem de teknik kadroya, taraftarlara ve de hepimize düşen görevler vardır. Trabzonspor, Kasımpaşa ile önemli bir kargaşanın içine girerken sorun Kasımpaşa’nın büyüklüğü değildir. Kasımpaşa’nın içindeki kavganın büyüklüğüdür. Onun için Trabzonspor gibi büyük takımlar rakip ayırma şansına sahip değildir. Yakaladılar mı kim olursa olsun biletlerini kesmekle hükümlüdürler. Oynamadan hiçbir maç kazanılmaz. Kazanmak kendi mücadelenin büyüklüğüdür. Aslı olan da budur. İlk yarının başlarında Trabzonspor, Kasımpaşa baskısı altında kalsa da ilerleyen dakikalarda oyunda dengeyi kurdu da orta alandaki pas hataları yüzünden bir türlü arzu ettiği hızlı çıkışları gerçekleştiremedi. Olacağı bu muydu? Onur ne yapsın yüzde yüzlük golü kurtardı kurtarmasına da toptan kaçan defans oyuncularımız yüzünden golü yedik. Orta sahadan gerekli olan oyun anlayışıyla oyunu rakip alana yıkamadık. Zordur yazmak durum 2-0. Paşa tokadı yedik. YAZI DEVAM EDİYOR >>

İşte ikinci yarı Trabzonspor hayal gören değil rüya gören takımdı ki en azından hangi rüyayı gördüğümüzü bilendik. Hayal gören ne gördüğünü bilemediğine göre önce 2-2, sonrasında 3-2, sonrasında da 4-2 işte bu. Geri dönmek ne kadar da güzel bir duygu. Demek ki Ünal hoca ikinci yarı futbolcularına topun bir sevgili olduğunu rakibin ayağında olmaması için mücadelenin, yardımlaşmanın gerekli olduğunu yerli yerinde anlatabilmiş. Geriye bakılmaz ise ileriyi görme şansımızın olmadığını uygun bir dille izah etmiş. O fidan sararmadan yeşermelidir. Zira ismi Trabzonspor’dur. Ne olursa olsun futbolun sembolüdür. Bu karanlığın bir yerde dağılması lazımdı. Trabzonspor başarmasını bildi. Bu maç ilerisi için çok şeylerin değiştireceğinin kanısındayım. Yeniden bir arada olmak için kazanılması gereken bir maçtı. Korkularımız arasından sıyrılarak maçı döndürmesini bildik ve de Paşayı İstanbul’a eli boş göndermeyi başardık. Tebrikler arkadaşlar.

Hüsnü Özkara | RODALLEGA-BURAK Son iki maçı kaybettikten sonra Kasımpaşa karşılaşması Trabzonspor için mutlak kazanılması gerekiyordu. Trabzonspor karşılaşmaya arzulu istekli başladı. Burak-Rodallega ikilisi 3. bölgede çok etkili oynayıp, pozisyonlar buldu. Ancak dönen toplarda orta alanda Onazi yalnız kaldı. Hücuma çıkarken kaptırılan toplar her zaman tehlikelidir. Bunu Kasımpaşa ile oynanan karşılaşmada bir kez daha gördük. Kaptırılan top sonrasında Trabzonspor kalesinde bir gol gördü. Trabzonspor’da golden sonra psikolojik olarak gel-gitler yaşadı. Rakip takım taç atışı kullanırken Bordo-Mavili ekibin savunması çizgi halinde yakalanarak çok basit bir daha gol kalesinde gördü. Trabzonspor hızlı ve etkili oyuncuları olan bir takıma karşı çizge savunma yapmamalıydı. İlk yarının son bölümlerinde Burak ile bulduğumuz golle soyunma odasına umutlu gittik. İkinci yarı Ünal hoca yapmış olduğu çok doğru değişiklikle Trabzonspor klasik olarak 4-4-2’ye döndü. YAZI DEVAM EDİYOR >>

Trabzonspor coşkulu, arzulu ve istekli oyunuyla rakibi yarı alanına hapsetti. Kanatları çalıştırarak olgun ataklar yaptı. Rakibini baskı altına aldı. Gollerde zaten ardı ardına gelmeye başladı. Trabzonspor oynayana, oynatana, seyredene zevk veren bir müsabaka çıkardı. Bordo-Mavililer maç ritmini hiç kaybetmedi ve hak ettiği bir galibiyet aldı. Bu maçtan çıkaracağımız çok önemli dersler var. Özellikle 3. bölgede Rodallega ve Burak ikilisi birlikte oynatıp orta sahayı ve açıkları buna göre dizayn etmek gerektiği bir kez daha ortaya çıktı. Trabzonspor ikinci yarı sahada disiplinli, takım ruhu yüksek, bireysel becerisi farklı oyuncularla skoru almasını bildi. Ünal hocayı yaptığı değişikliklerden dolayı tebrik ediyorum. Hosseini ise iyi bir görüntü sergiledi. Toure ile birlikte başarılı bir performans sergiledi. Takıma katılması savunma hattını da güçlendirdi. İyi bir mücadele gösterdi.

Miraç Özağcı | SAHADA HER ŞEY VARDI Son dönemlerin en iyi maçını seyrettim. Müthiş keyif verdi. Müthiş heyecan kattı. Müthiş haz duyduk. Müthiş adrenalin yükseltti. Helal olsun sahada olan bütün futbolculara. Helal olsun iki takımın teknik adamına. Asla oyunu çirkinleştirmeyi düşünmedikleri için. Asla hadi attım yatayım demedikleri için. Asla attık koruyalım iç güdüsü taşımadıkları için. YAZI DEVAM EDİYOR >>

Maçta oyunun dolayısıyla futbolcuların temposu olağanüstüydü. Mücadele ise görülüp seyredilmeye değerdi. Açıkçası futbolun içerisinde her şey mevcuttu dünkü oyunun içerisinde. Trabzonspor böyle oynadığı müddetçe, aha buradan iddia ediyorum yenemeyeceği takım yoktur. Bir kere futbolculardaki istek ve arzu en üst noktadaydı. Ya maçın alınması yönünde gösterilen inanmışlık ve ortaya konan iradeye ne dersiniz? Bana göre takdire şahandı. Kimse evirip kıvırmasın. O olmadı, bu oynadı boş yere demesin. Kimse kalkıp ta işte falan olmalıydı diye de La Fontaine hikayesi yazmasın. Alınan bu galibiyeti başka türlü anlamlandırmak Trabzonsporluluk değildir. YAZI DEVAM EDİYOR >>

2-0’dan maçı çevirip, skor tabelasına net skor yazdırmak her babayiğidin harcı değildir. Üstelik Kasımpaşa gibi bir takım karşısında. Trabzonspor dün bunu başardı. Herkes müthiş futbol karşısında alınan galibiyetin keyfini çıkarıp yaşasın. Neyse bir iki cümlede maçın genel hattından yazmak istiyorum. Ne Burak’la oluyor Ne de Burak’sız Burak Yılmaz böyle bir futbolcu. İnanıyorum ki, Kasımpaşa maçı Trabzonspor’un aleyhine bitmiş olsaydı, giyotine gidecek futbolcuların başında Onur ve Burak gelecekti. Ünal Karaman’ı zaten saymıyorum. Onu ise maç sonrası Trabzon havaalanından çarçabuk uğurlamış olacaktık. Ama kafalarında böyle olumsuz şeyler düşünenlerin düşündükleri hayata geçmedi. Trabzonspor oynadığı futbol ile hepsinin suratına şamar gibi tokadı indirdi. YAZI DEVAM EDİYOR >>

Onur yediği gollere rağmen, çıkardığı pozisyonlar vardı. Burak ise golcü olduğunu bu maçta da gösterdi. Kısacası Trabzonspor’da herkes üzerine düşen görevi yerine fazlasıyla getirdi. Bütün futbolcular performanslarının üzerinde oynadılar. Bakınız görün bu takım azıcık daha toparlayıp, kendisine öz güven gelsin, oynadığı futbol ve aldığı skorlarla ligin zirvesinden aşağıya gelmez. Yeter ki böyle oynasınlar. Yeter ki böylesine istekli ve arzulu olsunlar. Yine diyorum son dönemlerde seyrettiğim en güzel maçtı. Bu zevki bizlere yaşatanları bir kez daha kutluyorum.