Uluç'un, geçtiğimiz aylarda öldüğüne yönelik haberler medyada yer bulmuş ancak kısa bir süre sonra bunun doğru olmadığı ortaya çıkmıştı.
Florence Nightingale Hastanesi’nde yoğun bakımda yaşam savaşı veren Hıncal Uluç’un enfeksiyon değerleri düşmüş, akciğer solunumunun rahatlaması için cihaza bağlandığı öğrenilmişti.
Uluç, bir süredir karnından besleniyordu.
1980 senesinde Gelişim Yayınları'nın sahibi Ercan Arıklı ile bir dergi çıkarmak üzere İstanbul'a gelen Uluç, Zafer Mutlu'nun daveti ile 1990 senesinde Sabah Gazetesi'nde yazmaya başlamıştı.
1994 yılında uğradığı silahlı saldırıda topuğundan vurulmuş, saldırı Türkiye gündeminde uzun süre yer bulmuştu.
Hıncal Uluç, Defne Joy Foster'ın ölümünden sonra yazdığı "Bu nasıl bir mahalle baskısıdır?" başlıklı yazısı nedeniyle de büyük tepki çekmişti.
Yazı üzerine tazminat davası açıldı ve Uluç tazminata mahkûm edildi.
Tepkilerin nedeni Defne Joy Foster'ın FETÖ'nün yayın organlarından Taraf'ta yazı işleri müdürlüğü yapan Kerem Altan'ın evinde şüpheli şekilde hayatını kaybetmiş olmasına rağmen Foster için "Defne'nin ölümü tipik bir 'Su testisi, su yolunda kırıldı' olayıdır!" demişti.