Lig maçında yapılan iki talihsiz kademe hatası sonrası Beşiktaş karşısında 3-1’lik mağlubiyetle ilk yarıyı geride bırakan Trabzonspor, soyunma odasına moralsiz gitmişti.
Ancak ikinci yarıda futbolun tüm güzelliklerini sahaya yansıtarak, Beşiktaş gibi bir camiayı tam 45 dakika kendi sahasına hapseden bir Trabzonspor izledik. Bu oyun, ilerisi adına umutları yeşerten bir takım kimliğini de beraberinde getirdi.
Ardından kupa maçında Alanyaspor’u konuk ederken, Pina sahada olsa da tüm gözlerin Onuachu’yu aramadığını söylemek zor.
Karşılaşmanın ilk dakikalarında iki takım da temkinli bir oyunla birbirini tarttı. Trabzonspor, rakibin ileri uçtaki oyuncularını kontrollü şekilde markaj altında tutmaya çalışırken, Alanyaspor’un hücumda çoğaldığı bir anda kalemizde golü gördük.
Burada herkesin aklındaki soru aynıydı:
Eğer Savic esame listesinde varsa, demek ki sağlıklıydı.
Peki neden ilk 11’de yoktu?
Beşiktaş maçında sahada olsaydı sonuç farklı olur muydu?
Zubkov kulübede, Savic kulübede, Onana kulübede…
Elbette süre verilmesi gereken oyuncular olacaktır. Ancak geride kalan maçları da düşünüyorsan, takım birlikteliğini sekteye uğratmanın anlamı nedir?
Önce elindeki as kadroyu oynat, sonucu al; sonra kulübeden kime süre vereceksen ver.
Oyunun ritmine baktığımızda şu sorular kendiliğinden ortaya çıkıyor:
Tempoyu kim yükseltecek?
Takımı kim ateşleyecek?
Rakip öndeyken geçen her dakika onların lehine yazılır. Futbolda her şey mümkündür ama dakika 30…
Bu tür maçlar her an değişebilir. Ancak “Bu oyuncu grubuyla rakibin gardını kırarım” derseniz, dükkân sizindir; diyecek söz kalmaz.
Alanyaspor’un istediği bir göz vardı, biz onlara iki göz verdik.
Rakip sahada kalabalık görünürken, 35 dakikada biz ne ürettik?
Arif mi üretecek, Ozan Tufan mı?
Defans bloğunu Serdar mı koordine edecek?
Bu kadroyla ne yapılabilir?
Alanyaspor oynar, biz seyrederiz.
Rakibi bu kadar rahat oynatırsanız, geçen her dakika rakibin hanesine yazılır ve biz de soyunma odasına gideriz. Nitekim öyle oldu.
İkinci yarı öncesi Alanyaspor iki değişiklik yaptı.
Bizde değişiklik yoktu.
Demek ki teknik heyet oyundan memnundu(!)
Aynı kadro sahadaydı…
Dakika 59’da Muçi, Savic ve Zubkov oyuna girdi.
“Bu kadar beklemenin ne gereği vardı?” diyenler mutlaka oldu, olacaktır.