KAPATMAK YETMEZ, MEN EDİN!

Faysal Sarıyıldız…
HDP’nin nakliyattan sorumlu Şırnak Milletvekili…

Terör örgütü PKK’nın Suruç yapılanmasına silah sevkiyatı yaptığı esnada enselendi. Alınan ifadesinde M-16 silahlara, neredeyse mantar tabancası diyecekti.

***

Abdullah Zeydan…
HDP’nin lamalardan sorumlu Hakkâri milletvekili… 

Yüksekova’da yaptığı konuşmada, “PKK’nın öyle bir gücü var ki, sizi tükürüğüyle boğar” dedi.

***

Burcu Çelik Özkan…
HDP’nin tapu işlerinden sorumlu Muş milletvekili…

Kanla alınmış bu topraklar sanki babasının malıymış gibi, “Bu memleketten defolup gideceksiniz” dedi.

***

Nursel Aydoğan…
HDP’nin nüfus ve dağ kadrosundan sorumlu Diyarbakır Milletvekili…

Kendi evladı Bodrum’da göbekte zeytin yerken, “Gençlerimiz Kandil eksenli PKK’nın kontrolündedir. Biz onlara dağa çıkmayın diyemeyiz” dedi.

***

Hüda Kaya…
HDP’nin tesettürden ve dış politikadan sorumlu İstanbul Milletvekili…

Kobani ile birlikte bilumum terör yuvalarından ülkeye sızan ve burnunun dibinde polis karakolu tarayan bölücü Kürtleri görmemezlikten gelip, “Kobani'de hükümet Kürtleri sattı” dedi.

***

Kadri Yıldırım…
HDP’nin bağ-bahçe işlerinden sorumlu Siirt Milletvekili…

Seçim öncesi esnaf turu yaparken, vatandaşa elindeki orağı gösterdi.

“HDP’ye oy vermezsen, bunu kafana yersin” dedi.

***

Figen Yüksekdağ…
HDP’nin savunmadan sorumlu eş başkanı ve Van Milletvekili…

Katıra bomba bağlayıp, Mehmetçiğin üzerine yollayan yandaşları azıtınca, TSK angajman kurallarını değiştirdi.

Yüksekdağ baktı ki ne katır kalacak ne yandaş, “Vay efendim bu uygulama çok tehlikeli” dedi.

***

Abdullah Levent Tüzel…
HDP’nin Zerdüştlükten sorumlu İstanbul Milletvekili…

Emanet oy aldığı Nişantaşı ikoncanlarına yaranmak için “Başörtüsü kadını aşağılayan bir ritüeldir” dedi.

***

Altan Tan…
HDP’nin tarihten sorumlu Diyarbakır Milletvekili…

“Bizimle; Bırak İsmet İnönü ve Kemal Atatürk’ü, Nemrut bile baş edemedi. Siz mi edeceksiniz” dedi.

Açık açık kılıç çekti.

***

Ve Selahattin Demirtaş…
HDP’nin inşaatlardan sorumlu eş başkanı ve İstanbul Milletvekili…

Diyarbakır’da yaptığı konuşmada, “Artık sadece fuar ya da kültür merkezi inşa etmeyeceğiz. Asıl inşa edilecek şey demokratik özerkliktir” dedi.

***

Mamafih muhterem;
Bunlar eski ve yeni HDP milletvekillerinin beyanatları…

Şimdi geldiğimiz noktada HDP’ye kapatma istemiyle davalar açıldı.

Hukuk süreci işliyor.

*

Diyelim ki kapatıldı, değişecek olan tek şey tabela değil mi?

Buna yakın siyasi tarihimizde şahittir.

Kapatılmaların sadece tabeladan ibaret olmaması için, “Siyasi Partiler Yasası” da ivedi olarak revize edilmelidir.

Terör örgütü ile dirsek temasında dahi olanlar, bu memlekette siyaset yapmasın, yapamasın.

Bunu engelleyecek adımlar atılsın.

Çünkü demokrasi dediğimiz şey, bunlarda kafa yapıyor.

TRABZON’DA KARAYA OTURAN BİR GEMİ
Yıl 1874… 
Kuzey İrlanda’nın Belfast kentinde buharlı bir yolcu gemisi inşa edildi.

Adını “Germanic” koydular.

***

Hani öyle sıradan fason gemilerden değil ha!

142 metre uzunluğunda, 14 metre genişliğinde, üst güvertesi açık, iki bacalı, dört direkli, 5071 grosstonluk bir gemiden bahsediyoruz.

Dönemin Titanic’i yani…

***

Kuzey Atlantik'teki yıllarında 211 sefer ve 1.5 milyon mil yol kat ederek, kendi çağında üstün bir başarı gösteren Germanic, 1905 yılında Liverpool merkezli Dominion Line denizcilik şirketine satıldı 

Adını “Ottawa” olarak değiştirdiler.

***

Gemi, 2.sınıf 250 yolcu ve 3.sınıf 1500 yolcu taşıyacak şekilde yeniden dizayn edildi.

Yeni haliyle birçok sefere daha imza atarak, bütünüyle bir marka haline geldi.

***

Ottawa ismiyle son seferini 2 Eylül 1909 tarihinde yapan bu görkemli gemi, 1911 yılının Mart ayında Osmanlı İmparatorluğu'na satıldı.

Ecdadımız gemiye, dönemin Padişahı V. Mehmed’in annesinin ismi olan “Gülcemal” adını verdi.

Amerika'ya giden Türk bayraklı ilk gemi olarak Türk Sivil Denizcilik tarihine geçen bu gemi artık memleket denizlerinin sembol bir gemisi olmuştu.

***

Gülcemal, Karadeniz limanlarına düzenli olarak posta seferleri yapmaya başladı.

Cidde’ye hacı adayı dahi taşıyan Gülcemal, 12 Nisan 1919 günü 9. Ordu Kumandanı Kazım Karabekir Paşa ile birlikte Trabzon’a demir atmıştı. 

Gülcemal hatta bir seferinde Trabzon’da karaya bile oturmuştu.

***

Nitekim 75 yıllık hizmet ömrüyle, o tarihte dünyanın en uzun süre çalışan ikinci gemisi olarak kayıtlara geçen Gülcemal, 1949 yılında hurda olarak İtalyanlara satıldı. 

***

Gülcemal belki tarihin tozlu sayfalarında yerini aldı ama hatırası bugün Trabzon’da yaşatılacak.

Geçte olsa, Trabzon halkı deniz ile buluşacak.

Harika bir sahil şeridi bizi bekliyor.

Projeyi önemsiyor ve sormadan da edemiyorum?

Bugüne kadar ayaklarımızı prangalayan, zihnimizi örseleyen şey neydi?

TOSUNCUK ASLINDA  BİR GİRİŞİMCİDİR
Boş yere kaş çatıp durmayın. Ne mimikleriniz depresyona girsin, ne de sinirleriniz Everest’e tırmansın.

Şayet bu ülkede,

Rasim Ozan Kütahyalı gazeteci, Prof. Dr. Zekeriya Beyaz ilahiyatçı ise,

Selahattin Demirtaş barış güvercini, Angela Merkel kır çiçeği ise,

*

Gezinin önde gidenleri sanatçı, arkada kalanları vatandaş ise,

Anasının fistanını giyenler özgürlükçü, Taksim’de tomaya tırmananlar milletvekili ise,

*

İhale zamparaları yatırımcı, Rezidans kraliçeleri memur ise,

Milleti araklayıp, yurtdışına tüyen Tosuncuk da paşa paşa girişimcidir.