KEMALE ERME YAŞI 40 MI?

“kemâlin yaşı olmaz”

Toplumumuzda bilinen ve devletçe de zımnen kabul gören yaklaşık 40 yaş, “kemale erme yaşı” olarak bilinir ve kabul görmüştür de. Ama bir arkadaşımızın, sohbet esnasında çok güzel bir ifadesi dikkatimi celbetti ve haklı da buldum onu. “Kemale ermenin yaşı olmaz” dedi.

Evet, haklıydı da aslında. Biz, kemale ermeyi 40 yaş üssü olarak kabul ederiz ama bakıyoruz ki aslında bu, ortalama bir yaş olarak duruyor karşımızda.  Ama toplumun geneline baktığımızda bu çok da inandırıcı görünmüyor. O arkadaşımız çok ta doğru ifade etti. Çükü öyle insanlar görüyoruz ki yaşamış olduğumuz toplumda; kişi, bırakın 40’ı, 70’ine gelmiş ama hâlâ kemale erememiş. Tabiri caiz ise de “ke” si eksik kalmış! Oysa 40 yaşın altında öyle gençler var ki bırakalım kemale ermeyi, kemali geçmiş; âlim, bilge olmuşlar.  Bunu da doğrulayan ve “40 kemal yaşı” ifadesini de geçersiz kılan “akıl, yaşta değil baştadır” ifadesidir. Evet, yeterli aklî muhakemeye sahip olamayan, iradesine sahip olamayan kemale nasıl ulaşabilir ki? Eksik akılla kemale nasıl erilsin ki?

Mesela geçmişte, devlet yöneten hatta cihan yöneten padişahlarımız var daha 20 yaşında ve çoğu da tahta çıktığında 40’ın altında idiler.

Zaten Allah, herkese “kendi kudretinden” vermiş olduğu “akıl” değil mi? Demek ki bireyin cismi önemli değil, fikri önemli. 

Demem o ki; yaşımız ne olursa olsun, öncelikle kendimizi hesaba çekerek karşımızdaki kişileri eleştirelim.

 İfadenin sahibi S. Z. Sezen’i buradan tebrik ediyorum.