LUNDSTRAM İRONİSİ

Futbolu isimler oynamaz, ayaklar oynar.

Trabzonspor, kurulduğu tarihten itibaren isimlere karşı oyun kültürü olan ayaklarla rakiplerine yıllarca üstünlük kurdu. Bugüne geldiğimizde, adı sanı olmayan ayakların oyun aklıyla isimlere karşı mücadele verdiği bu futbol arenasında Trabzonspor, oyun aklıyla mı ayakları konuşturacaktı yoksa isimlerin kaliteli kramponlarıyla mı futbol devi olduğunu hatırlayacaktı, pek bilinemezdi. Ama yapılan son pahalı transferlere göre nerede durduğunu da artık gösterir mahiyetteydi.

İsimsiz ayaklardan kurulu, oradan buradan toplanmış ve hatta takımlarında tutunamamış, dışlanmış oyunculardan kurulu Eyüpspor, Arda Turan'ın futbol aklını Akyazı Stadyumu'nda uzun süre ortaya koymaya çalışsa da isimlerden oluşmuş Trabzonspor, varoluş gayesinin tersine kendisinin dörtte bir bütçeye sahip Eyüpspor'u sahasında zor bela da olsa geçebilmesi, ligin tepesinde bulunan takımlardan birini yenmesi moral sağlaması açısından da önemliydi.

Tabii ki bunda en büyük pay yine Uğurcan Çakır'ındı. Maçın başında kurtardığı penaltıyla sadece takım arkadaşlarını değil, hocası Şenol Güneş ile birlikte 58 yıllık Trabzonspor tarihini de sırtlamış, adeta tek başına uçuruma düşmesini önlüyor.

Maç başı ortalama dört buçuk kurtarış yüzdesiyle oynayan Uğurcan Çakır, bu yüzdeyi ligin ortalama seviyesi olan ikiye düşürseydi, Trabzonspor'un hali nice olurdu, kimse bilmek istemezdi.

Bu gecenin diğer kahramanı ise Trabzonspor’da sahanın en kötü istatistiğine sahip Lundstram'ın attığı golle galip gelmesi, futbolun bir ironisi olarak Trabzonsporlu taraftarlarının yüzünü güldüren başka bir moral kaynağı oldu. Darısı henüz deplasman galibiyeti olmayan Trabzonspor için İstanbul'daki Beşiktaş maçına olsun.