OLACAKTIR BÖYLE MAÇLAR

Süper Lig’de şampiyonluk yolunda tüm rakiplerini bensiz olmazı, türlü sorunlarla boğuşurken, hissettiren Trabzonspor, Gençlerbirliği maçında hepimizin bildiği gibi küme mücadelesi veren takımlar, her zaman büyük takımlara karşı oyuna dirençli başlarlar.

Trabzonspor da oyun başlar başlamaz Gençlerbirliği’nin direnciyle karşılaşmıştır.

10. dakikada rakip oyuncudan müthiş bir vuruş Uğurcan’ın bir o kadar güzel kurtarışı. Yani ilk atak Gençlerbirliği’nden geldi. Haliyle sahada 2 stresli takımın mücadelesi vardı.

Trabzonspor, şampiyonluk yolunda yürürken her takım rakibiydi. Gençlerbirliği ise düşme hattında olduğundan onun gözüne kestirdiği 5-6 rakibi vardı.

Yani bu kurgu bu maçta sahanın her bölümüne yayılmış vaziyetteydi.

İlk yarıda gözle görünen bir gerçek vardı ki Gençlerbirliği’nin kanatlardan geliştirdiği ataklarla Trabzonspor sahasında daha fazla göründüler. Toplu halde geldiler toplu halde döndüler. İkinci organize tehlikeli atak: yani yüzde yüzlük golü kaçıran Gençlerbirliği olunca benim gibi her Trabzonlu, bildiğimiz bütün duaları okumaya başladık. Bu ligde hiçbir maç kolay değil. Oynamadan mücadele etmeden kazanmak da olmuyor.

İlk yarı istediğimiz futbolu oynayamadık. Rakibin adam dama markajından kurtulamayınca, bir de orta alanda dirençli mücadele yapamayınca rakip de köprüyü yani orta alanı kolay geçinde sonuç olarak ev sahibi takımın baskılarıyla karşı karşıya kaldık. Her geçen dakikada da rakibin direncini arttırdı. Durum böyle olunca atılacak bir golün ne kadar değerli olduğu gerçeği ortaya çıkmış oldu. Bu oyuna göre işimiz skorer oyuncularımızın bireysel becerilerine kalmıştır derken bölüm bölüm bakıyoruz ki 3 dakikada bir rakip kalede görünüyoruz, lakin 2 kişi 3 kişi. Yani rakip kalede çoğalamıyoruz. Rakipse defans güvenliğini, yani sistemini hiç bozmadan 5- hatta 6 futbolcuyla karşımızda.

Gittikçe gidiyoruz. Top duvara vurup geri dönmüş gibi Gençlerbirliği’ne pozisyon veriyoruz.

Yani stres tavan yapmışken maçın sonucunu sürprizlere bıraktık bırakacağız derken dakikada 76 VAR baba doğruyu konuştu: Penaltı. Sosa Trabzonspor’u zor maçta 1-0 öne geçirmeyi başardı. İşte atılan ilk golün önemi işte bu. 2-0, Nwakaeme kötü başladığı maçı golle güzelleştirdi.

Olmayacaktı ama oldu.

Yapma Sörloth yapma. Arkadan kırmızı kartlık darbesi yesen de sen galip takımsın yapma.

Burada hakem insanların sabrını bitirecek bir karara imza atmıştır. Pozisyonda ince bir nüans vardır. Sörloth yediği darbede kendi yere atsaydı belki rakip direkt kırmızı kart veyahut sarı kart görecekti. Hakem bu olayın sarı kartla geçiştirebilirdi. Madem direk kırmızı kart hükmettin, darbe yapan futbolcuya neden kart göstermedi?

Maçın sonucuna bakıldığında bence Fenerbahçe karşılaşmasından daha zor bir karşılaşma oldu.

Bu tür maçlarla daha çok karşılaşacağız.

Şampiyonlukta hiçbir yol dikensiz değildir.

Emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkürlerle.