PROFESYONEL BOKS

Profesyonel Boks Federasyonu’nun kuruluş ile ilgili hemen hemen bütün kurullar oluşmuştur.

Yani kurumsal yönü tamamlanmıştır.

Profesyonel boksun esprisi profesyonel futbolda olduğu gibi parayla yapılan bir uğraştır.

Ancak profesyonel boks yapacak sporcular, amatör boks yaptıkları süreçte dünya ya da olimpiyat şampiyonalarında birinde 1.’lik kürsüsüne  çıkması gerekir.

Bildiğimiz kadarıyla bu dünya şampiyonluğu ya da olimpiyat şampiyonluğu da yetmiyor, profesyonel kuralları içinde klasman maçlarında da boksörler kendilerini ispatlamak zorundadırlar.

Klasman maçlarında kendilerini ispatlayamayan sporcular, düzenlenecek olan profesyonel boks maçlarında seyirci bulmaları yok denecek kadar azdır.

Bu durumda profesyonel federasyonal olarak ayakta kalmamız imkansızdır.

Türkiye'de uygulanan çarpık duruma bakın, sporcular amatörde hiçbir başarısı olmamasına rağmen bakıyorsunuz “Ben profesyonel boks  yapmak istiyorum diyor.”

Öyle ya da böyle profesyonelin içine giriyor, bunun sonucu da kalitesiz maçlar meydana çıkıyor devamında seyirci potansiyeli sıfır oluyor.

Amerika'daki boksörlere baktığımızda kahir ekserisi kariyerlerinde amatör yaptığı süreçte ya dünya şampiyonluğu ve olimpiyat şampiyonluğu  vardır.

Bu tip kendini ispatlayan boksörler profesyonelliğe adım attığı zaman seyirciler de onlara arkadan tam destek vererek takip etmektedirler.

Futbola bir bakın Türkiye'de profesyonel futbola amatörden geçildiğinde kendi kuralları içinde amatör futbolcu kendini ispatlamış sporcular görmektesiniz, bunun neticesinde herkesin müşahede ettiği gibi stadyumlar tıklım tıklımdır.

Önemine binaen yukarıda da belirttiğim gibi profesyonel boksa geçecek amatör sporcular, dünyada olduğu gibi, kendilerini amatörde ispatlayıp profesyonele geçtiklerinde kitleleri peşlerinde sürüklesinler.

Bakınız dünyada ki amatör boksta kendini ispatlayan boksörlere yaptıkları maçlarda unvan maçı olsun ya da klasman maçı olsun orada kazanılan para şimdiye kadar istatistiklerden bildiğimiz kadarıyla, hiçbir popüler futbolcu kazanamamıştır.

Demek ki Türkiye'de ki gibi formalite değil tamamen kurallara göre yapılmalı ve tabii sistem tam işlenmelidir.