Göçmen kuşlar misali, topraklarımızda havalar bozunca daha sıcak memleket İtalya’ya geldik. Hava güzel, insanlar eğlenceli, Roma’nın 3’te 2’si her zaman olduğu gibi turist falan ama tek eksik Lazio-Trabzon maçından insanların pek haberinin olmaması. Bizim için iyi mi, iyi. Her ne kadar Roma, Lazio’nun başkenti kabul edilse de bir Trabzon değil! Maça saatler kalacak ve konuştuğunuz gençlik size, “Hayırdır, ne maçı var?” diyecek. Türkiye pek bir çağrışım yapmıyor, İstanbul dediğinizde, <a href="https://casinovale.guncelbonus.org" class="tb_df_url">Casinovale </a> “Hee turist bunlar” bakışı geliyor ama Trabzonspor hatırlatmasını yaptığınızda ancak uyanıyorlar, 3-3 diyorlar. Belli ki canlarını acıtmış, akıllarında kalmış. Bu sene derbeder durumdalar zaten ama Avni Aker ayrı bir dokunmuş. Juveliler çok burada. Bazı Siyah-Beyazlı kardeşlerimizle Galatasaray maçını izlerken sohbet ettik, onlar da ‘Lazio-Trabzon’ deyince önce gülüyorlar kıskıs. Sevmiyorlar Lazio’yu. Ezeli rakip-ebedi dost olmadıkları belli, tıpkı bizimkiler gibi. “İnşallah yenersiniz” demekten hiç çekinmiyorlar, sonra da, “Artık bu Lazio’yu da yenemezseniz...” bakışını atıyorlar. Kısacası Roma’da Romalı kadar Afrikalı, Hintli, Uzakdoğulu, Lazio’ludan çok Juventuslu’ya rastladık. Bir de geçen sezonlardaki İnter zaferi gibi bir galibiyete denk gelirsek tadından yenmez, soğuk ülkeme sıcak sıcak iyi gelir.