Bir seçimi daha, çok şükür ki “hayırlısıyla” geçtik ülke olarak.
Bu hem ülkemin demokratik gelişmişliğini hem de güvenlik güçlerimizin başarısını ortaya koymuştur. Öncelikle güvenlik güçlerimize teşekkür etmek isterim.
Asıl dile getirmek istediğim ise şudur ki; ülkemin bugün elde etmiş olduğu başarıda, siyasi olarak, gerçek vatansever, fedakâr ve kahramanları; başta Sayın Devlet Bahçeli olmak üzere, ardındaki ekibi ve ona gönül veren seçmendir. Yani gerçek ülkücülerdir, menfaatçiler değil. Takdir, teşekkür ve övgü onların anasının ak sütü gibi hakkıdır. “Devlet söz konusu olduğunda gerisi teferruattır” ilkesine kayıtsız şartsız bağlı kaldılar ve hiçbir beklenti içerisinde olmadılar.
Menfaatçiler ise ferasetten uzak, gözlerini boş vaatlerle boyayan 12 Eylül dönem öncesi rakipleri ardından gittiler. Bir tarafta vatanın üniter yapısını korumayı amaçlayan, diğer yanda ise bölmeyi hedefleyeler varken onlar gidip bölenden yana tercih kullandılar. O dönemi yaşamayan gençleri ayırarak şunu soruyorum onlara:
-Kırk yıllık silahlı terörü bitirmek için bunca şehit neden verildi?
-O şehidimin tabutuna omuz vururken “Şehitler ölmez vatan bölünmez” sloganları atıp, definden sonra o bölenlerin yanına nasıl koştunuz?
Bu seçim aynı zamanda “ülkücüler” ile “menfaatçileri” birbirinden ayırıp, ülkücüleri menfaatçilerden temizleyen bir seçim olmuştur. Bunu söylediğimde, birilerinin şu ifadesi kulağıma geliyor hemen:
“Sayın Bahçeli'nin de dosyası var da ondan korkuyor!” O zaman onlara şunu soralım ve “farz edelim” ki onların dediği gibi. Peki, onun ardındakilerin de mi dosyası vardı? Hadi onu da geçtik, ona destek veren, kale gibi ardında duran, hiçbir şahsi beklenti içerisinde olmayıp sırf Sayın Bahçeli'nin devlet anlayışına bağlı kalarak ona gönül veren, oylarıyla destekleyen seçmenin de mi dosyası vardı? Bırakın bu ucuz siyaseti. Dosya işleriyle uğraşanlar belli oluyor, bir sorun olduğunda tek savundukları “dosya” muhabbeti oluyor. Çünkü onlar bu dosya işinden iyi anlıyorlar!
Evet, ülke zor duruma düştüğü andan itibaren bütün şahsi menfaatleri elinin tersiyle bir kenara iten Sayın Devlet Bahçeli ve ardındaki ekibi, dünden bugüne kadar devlete hizmet verenlerin yanında kale gibi durdular. Bugün, ülkemin kazanmış olduğu her bir güvenlik, ekonomik, iç ve dış stratejik başarının kahramanı başta Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Sayın Devlet Bahçeli ve ardındaki, tabandan tavana ekibidir. Tarih onları altın harflerle kaydederken menfaatçileri kömürle kaydetmiştir. Çünkü söz konusu olan vatandı. Biri bölmek için mücadele verirken diğeri ise üniter yapıyı korumak için mücadele veriyordu ve Sayın Bahçeli de koruyandan yana durdu, bölenin ise karşısında.
Tabii bu arada, başından beri onların yanında duran Büyük Birlik Partisi Lideri Sayın Mustafa Destici'yi de unutamam. Unutursam haksızlık olur. Zaten onlar da gerçek ülkücü camianın birer mensubudurlar. Kahramanlara selam olsun.