TRABZONSPOR AĞLAMA DUVARI MI?

En ufak bir sıkıntıda hemen yönetimden “Kulüp borç batağında” diye şikâyetlere girişiyor.

Yani “Benim ne günahım var?” savunmasının arkasına insanların merhamet duygularının istismar kalkanına sığınıyor.

Tamam, doğru biliyoruz …da peki bu sıkıntı bize gökten Allah tarafından mal edilmedi.

Kötü yönetim tarzları, transfer istismarları beş paralık adamlara 100 para ödenmesi(!) ki bazı kaynaklar onlarında şaibeli olduğunu ifade edip duruyor.

Neticede bu kulüp bugün sizlerin ağladığı kadar berbat bir durumda ise bunun sebebi taraftar değil yönetimdir.

Ha oradan bir arkadaş, yani yönetici arkadaş çıkıp ta “Yahu bize niye sataştın?” derse.

Ben size sataşmadım ki? Sizden öncekilere sataştım…da ama eminim ki size onlardan savrulacak birkaç kürek ekin kalsa idi sizde onu yele verecektiniz.

Bana; “Yok canım, ne anladın?” derseniz.

Şimdi ortalığı bulandırmak zamanı değil, takımın ve kulübün haline takoz olmak yerine destek olmasak ta köstek olmak istemediğimizdendir.

Kulübün nasıl yönetildiği, kimlerin hangi ahtapotun sultasında olduğu belli.

Bizim Mumhane önündeki taşıyıcı arkadaşlar dahi yolumu kesip şikâyet ediyorlar.

Ama siz aklı başında akıllı adamlar kendinize güveniniz yok olmadık yerlerden akıl dileniyorsunuz.

Bu insanlar size güvendi sizi seçti siz de kendinizi bir avuç ekin gibi yele verdiniz. Arkadaşlar; Başınızı kaldırın.

Bakın takım iki ileri bir geri gidiyor.

Elde avuçta oyuncu kalmadı.

Şikâyet mi? Hayır…asla. Bu şekilde devam etmek olmayacak masraf kapısı açıp kulübü “Batan gemiye yük yükler duruma getirmek daha kötü” idi.

Tamam, ama tek sıkıntı sizin durup durup kendinizi ele verir gibi ağlayıp durmanızdır.

Gelelim biraz da takımın teknik referansına; Geçen haftada Trabzon’da verdiğimiz üç puanın bana göre en büyük sebebi Sosa’nın ilk on birde sahaya sürülmesi idi. Zira orta sahamız oyunu hiç yönlendiremedi, topa basamadı, rakibi ezemedi yani oyunu kendi sahasında kendisi yönlendireceğine bizi rakip yönlendirdi.

Neden? Derseniz… Sosa sakatlıktan belki de iki ay üzerine çıktı. Tamam, maç noksanı var giderilmeli bunun noksanını gidermenin yolu hemen onu ilk on birde sahaya sürmek değil tedricen zamanla kazanmaktır. Sosa 33 yaşın üzerinde form tutması zor bir anatomik yapıya sahip.

Bence Ünal  Karaman’ın takım teşkilinde takımın menfaatleri yanında, kendi kariyeri geleceği içinde kararlı, futbolun gereğini cesaretle uygulamasını tavsiye ederim.  

İşte bu yanlış tercihten dolayı  takımda aksayan oyuncu sayısı sadece Sosa ile bağlı kalmayıp diğer elemanların da aksamasına sebep oldu.

Şimdi bu hafta da son haftaların yaralı kuşu Göztepe deplasmanı olacak.

Bu maçın kaybedilmesi durumunda Trabzonspor’un bazı radikal kararlar alıp ligin diğer maçlarına o şekilde hazırlanması gerekeceğini şimdiden hatırlatırım.