Miraç Özağcı | GÖNÜL İSTİYOR AMA Açıkça görülüyor ki, sakatlıklar Trabzonspor’un belini bükmüş. Sosa’nın ve Onazi’nin Bordo-Mavililer için ne kadar önemli oyuncu oldukları oynanan maçlarda daha belirgin kendini hissettiriyor. Tabii ki Sosa ve Onazi sakat diye, Trabzonspor Galatasaray karşısında teslimiyetçi bir futbol oynamayacaktır. Öncelikle maçının favorisi şu takımdır diyemem. Nedeni ise, derbi maçlarının havası, cakası, ambiyansı, oyunu, şekli şemalı farklı olur. Ben Trabzonspor’un Galatasaray karşısında yürekli bir oyun ortaya koyacağını, ortaya koyacağı yürekli ve cesur oyununu maç sonuna kadar devam ettirmesi halinde en kötü sonuçla sahadan yenilmeden ayrılacağını düşünüyorum. Futbolun olmazsa olmazıdır, koşmak ve mücadele etmek. Trabzonspor’da şu sıralar bu olmazları fazlasıyla oynadığı maçlara yansıtıyor. Bir de Trabzonspor açısından maçın kilit iki ismi olacaktır, birisi Abdulkadir Ömür, diğeri ise Yusuf Yazıcı’dır, bu iki oyuncu takımları adına performanslarını üst düzeye çekerseler, Trabzonspor sahadan istediği sonuçla ayrılabilir. Burada kaleci Arda’yı da göz ardı etmemek gerek. Arda ilk kez böylesine bir maçta görev alacak. Kendine özgüven ve soğukkanlı olursa, Galatasaray karşısında takımı adına önemli şeylerin yapacağına inanıyorum. Gönül elbette Trabzonspor’un kazanmasını istiyor. Ancak gönül istemekle de bu olmuyor. Hüskü Özkara | ABDÜLKADİR VE YUSUF GÜNÜNDE OLURSA... Trabzonspor rakiplerden çok sakatlıklarla uğraştığı bir sezon yaşıyor. Galatasaray maçı gerçekten kağıt üzerinde zor gözüküyor. Trabzonspor yıllarca zor olanı başarmış, zorlukları öz evlatlarının özverisi sayesinde birlik beraberliğini sahaya mücadele, hırs, kazanma arzusu ve futbol aklıyla birleştirerek yansıtarak başarılı olmuştur. Son haftalarda takımını ofansta ve defansta sırtlayan Yusuf’un oyunu ve sakat sakat fedakarca oynayan Abdülkadir Ömür’ün performansları skoru belirleyecektir. Atmosferi çok yüksek olan maçta genç oyuncularımızın mental olarak kendilerini hazırlamaları çok önemlidir. Teknik olarak takım boyunu kısa tutup rakibe oynayacak alan ve zaman bırakmazsa, ikili mücadeleleri kazanıp, ofanstan ve defanstan dönen topları kazanıp rakip defansın arkasına çabuk çıkarsa İstanbul’dan puan veya puanlar alabilir. Final pasları çok önemlidir. Topa sahip olmak, oyunun yönünü çabuk değiştirmek, kolay top kaybetmemek gerekir. Ofansta ve defansta duran toplar oyunun skorunu belirleyebilir. Galatasaray seyircisinin desteğiyle oyuna yüksek tempolu başlayacaktır. Bu hızı ayağa paslarla kesip oyunun temposunu düşürmek lazım. Hakemin adil yönetim göstereceğini düşünüyorum. Selim Şener | ÖNCEKİ MAÇLA KIYASLAMAYALIM... Dünya’nın hiç bir ülkesinde, hiç bir takım yenilmek için sahaya çıkmaz. Ne olursa olsun her maçın havası maç başladıktan sonra seyri değişen olaylara gebedir. Bu yana bakıyoruz sakatlıklar bir yanda takımın iskeleti gençlerimizden kurulu bu yükü ne kadar taşırlar. Oyana bakıyoruz MHK gramerinden Galatasaray’a bağlı hakem Ümit Öztürk’ü böyle bir derbi maçına atıyor. Her yönü ile zor bir maç. Yine de sahada kenetlenmiş inanmış bir Trabzonspor istediğini alabilirmiye baktığımızda, hiç bir maç oynanmadan kazanılmadığına göre, oynanmasına oynanır da bu hakemlerle maçın kaçıncı dakikasında bizi budamaya başlayacak. İşte onu bende bilemiyorum. Bu ligde dengelerin hepsinin kırılganlığının sebebi TFF iken, adamı vede ağırlığı olan külüpler yumuşak geçişlerle sorunları atlatırken Trabzonspor’un böyle bir avantajı hiç olmadı. Her konuda erezyona uğratılan takım yine Trabzonspor olmuştur. Önceki maçlar oynanmış geçmiştir. Galatasaray maçı her yönden önemlidir ki bir hedefe gidilecekse bu gibi derbilerin geçilmesi en azından yenemiyorsak yenilmemeliyiz mantığını futbolcuların düşüncelerine katmalıyız ve bizde varız diyebilmeliyiz. Yönetim kurulunun içerisinde bulunduğu maddi handikapler her futbolcuyuda yakından ilgilendirmektedir, zira kulüp bir bütündür... Bu doğrultuda şu an belkide keklik avlayacak durumda değilken İstanbul’a yeleli aslan avlamaya gidiyoruz. Hadi hayırlısı demekten başka da bir şey diyemiyoruz.