Altmış-yetmiş yıl önce tezgahlanan bir tuzağı görememenin sıkıntısını, acısını yaşıyoruz şimdi. 1950'li yıllarda, yani DP  döneminde Irak'ın kuzeyinde bir şaki/eşkiya olarak varlık göstermeye, kendine yaşam alanı bulmaya çalışan Molla Mustafa Barzani, bu ilk çıkışında zamanın SSCB'nin silah desteğini görüyordu.

Ne ki; bölgede istikrarsızlık yaratmak...

O dönemde ABD'nin de isteğiyle SSCB'nin "sıcak denizlere inme" arzusuna karşı bölge ülkeleri Türkiye+Irak+İran+Pakistan  aralarına İngiltere'yi de alarak  karşılıklı güvenlik ve savunma amaçlı "Bağdat Paktı" adıyla örgüt kurdular. Bu kuruluş daha sonra sona erince onun yerine;  ABD'nin kontrolünde CENTO (Merkezi Antlaşma Teşkilatı) kuruldu.

O tarihlerdeki Bağdat Paktı'nın varlığına... Irak'ın buna dahil oluşuna... Molla Mustafa'nın Irak topraklarında varlığını sürdürmek istemesine dikkatinizi çekmek isterim.

Zaman hiç bir şekilde durmuyor, akıp gidiyor, ilerliyor.

Irak'ta darbeler yaşanıyor. Kral gidiyor, askerler geliyor, onlar devriliyor, sonunda Saddam geliyor. O da devriliyor ve bugünkü yönetim geliyor.

Bu arada Türkiye de 1960 darbesiyle yeni bir sürece giriyor.

DP ile başlayan sanayileşme, kalkınma hamleleri... Darbenin getirdiği şaşkınlık, koalisyonlar, ideolojik gençlik hareketleri... Yeni darbeler... İleri-geri ayarlar...

Ve bugün...

Tüm bu geçen süreçte, Batılı kimi istihbarat örgütlerince desteklenen, örgütlenen ve kışkırtılan PKK terör örgütü de sahnede yer alınca; Türkiye'nin bölgede kalkınma hamlelerine sekte vurulmak istendiği hepimizce bilinen bir gerçek.

Şimdiki manzaraya bakıldığında;  bizim "dost bildiğimiz"  ama gerçekte Türkiye Cumhuriyeti'nin başına terörle çorap örme sevdalısı Batılı kimi devletlerin niyetleri gün gibi ortaya çıkmış bulunuyor.

Batılılar,  kendilerine piyon bir devlet yaratıp bu coğrafyanın göğsüne İsrail'den sonra ikinci bir hançer saplamak istiyor.

Artık gün ağardı...

Bu durumu algılayamamak salaklık olur. Bu coğrafyaya 1940'lı yıllarda virüs bulaştıranlar; oynadıkları satrançta son hamleleri "-Şah mat!.."ı çekmiş bulunuyorlar.

Türkiye+Irak+İran'ın ortak görüş etrafında birleşip Batılıların bu son hamlelerini boşa çıkarmalarından başka yol görünmüyor.

Böyle bir birliktelik, Batılı sömürgecilerin hevesini kıracağı gibi, onların piyonu/borazanı Barzazani'nin de iştahını kursağında bırakacak.

Yeter ki, Irak bulunduğu noktada dik durabilsin!..