Belçika, Hollanda, Almanya turları sonunda bitti. Kısmet olursa yarın dönüş  yolunda  olacağım. Ayrılık için hazırlıkları çoktan başlatmıştım. Öyle ya; eli boş dönülmez Avrupa'dan... Arkadaş var, eş/dost var. Bir gelenek oluşturmuş işçilerimiz yıllar öncesinden...

Bu arada kahvaltı vedaları da oluyor, zengin türünden...

Size bu kahvaltılardan birinin minik bir köşesinin fotoğrafını sunuyorum:

"FINDIKLIKURU ÜZÜMLÜ EKMEK..."
Biz sanıyoruz ki, Avrupalı fındığımızı, fıstığımızı sadece çikolata sanayinde kullanıyor.

Meğer sadede çikolata değilmiş...

İşte kanıtı: Avrupalı sağlığını bizden çok önemsediği için yiyeceğini/içeceğini özenle seçiyor, düzenliyor, tüketiyor. Bundan olsa gerek, ekmeğini daha besleyici olarak üretmek için; içine fındık, üzüm, fıstık, zeytin de ilave ediyor.

İşte fotoğrafını gördüğünüz kahvaltı sofrasındaki ekmek bu türden... İçinde fındık ve kuru üzüm var.

Daha başka tarım ürününü katkı maddesi içeren ekmek türleri satılıyor AVM'lerde... Ekmek reyonlarında sayısı yirmiyi aşan ekmek türüne rastladım. Beğen beğen al... Her öğün yemek masalarından bu tür ekmekler eksilmiyor.

Biz de; Avrupalı ne kadar çok fındık, fıstık, kuru üzüm, incir, zeytin tüketirse fiyatlar da o denli yukarı doğru çıkar diye yıllar bekleyip duruyoruz.

Fındık üretiminde Türkiye rakipsiz; dünya birincisi... Fındığın borsası Almanya'nın Hamburg kentinde kuruluyor. Böyle olunca fındığın fiyatı Avrrupa'da belirleniyor.    Rakipsiz bir ürünün akıbetine bakar mısınız?

Her yıl birkaç kez Avrupa ülkelerine gider, olanaklarım ölçüsünde kimi sanatsal sergileri görmek için kent-kent gezerim.

İşte bu gezilerimde Türkiye'nin en önemli ihraç ürünlerini satan özel mağazalara rastlamadım. Ekonomi/ticaret dünyasında bunun çok örnekleri var.

Varolsun, sağ olsun kimi büyük kentlerde Türklerin açtıkları AVM'lerde TM patentli her tür ürünü gördüğümde içim açıldı. Rahatladım.

Ancak şunu da sormadan edemiyorum: Fındık, fıstık, kuru üzüm, incir, zeytin, kayısı ürünlerinin kurulu örgütleri;  niçin şimdiye değin Avrupa'ya açılıp buralarda küçük de olsa -ortaklaşa- satış mağazası açmayı düşünmediler?

***

"Fındıklı Ekmek" uygulaması ülkemizde Trabzon Ticaret Borsası'nın girişimi ile başlatıldı, ama sonuç itibariyle hangi aşamada, nasıl bir başarıya ulaşıldı bilemiyorum. Ancak,  daha önceki yazılarımda fındıklı olsun, fıstıklı olsun, zeytinli ekmeğin tüketilmesini askeriyede ve hastanelerde başlatılmasının ekonomiye, dolayısıyla da üreticiye katkı sağlayacağını, ürün fiyatlarının hareketleneceğini belirtmiştim.

Ortada/görünürde bir gelişme olmadığını işaretini bu ürün fiyatları gösteriyor.

***

Kalkınmış Avrupa ülkeleri başta fındığın, fıstığın, üzümün, incirin sefasını sürüyor.

Diyeceğim o ki; Avrupalı işini biliyor, açıkgözlülük yapıp dünya ürünlerini ucuza kapatıp sefasını sürüyor, -Biz de dahil- diğer ülkeler seyrediyoruz.

Fındıklı ekmek konusunu sadece hastane, okul ve askeri alanlarda zorunlu uygulamaya koyalım, fiyatlar artacak, bunun sonucu üreticinin de yüzü gülecek.

Herşeyden önce ürün değerlendirmeyi, pazarlamayı öğrenmeliyiz.