Sezon başında birçok yıldız futbolcuyu renklerine bağlamasına rağmen Trabzonspor’un Avrupa’da, ligde ve Türkiye Kupası’nda bu sezon oynadığı her maçtan sonra yapılan yorumlara baktığımızda, ara dönemde mutlaka transfer yapılması gerektiğini söyler, bu maçları takip edenler.
Bu transferlerin de kaleye, savunmanın ortasına ve orta sahada ön liberoya yapılması konusunda herkes hemfikirdir. 
Bana göre takımın mutlak ihtiyacı olan mevkileri orta saha ve defanstır.
Kesinlikle aklıma bir kalecinin transferi gelmedi.
Siz ne düşünürseniz düşünün ama bana göre Trabzonspor’un kalesini koruyan mevcut kaleci alınabilecek yerlilerden daha iyidir.
Kaleci takımın yarısı derler.
Bordo-Mavili takımın genç file bekçisi Fatih, son oynanan Rizespor ve Akhisar maçlarında gösterdiği performansla kritik kurtarışlara imza atarak Trabzonspor’a çok büyük katkı sağladı.
Rizespor galibiyeti ve Akhisar beraberliklerinde payı büyüktür.
Gerçi Beşiktaş ve Varşova maçlarında olduğu gibi saçma sapan goller de yedi ancak acemilik döneminde bunlar hangi kalecinin başına gelmedi ki?

***

Yediği o goller onun klasındaki bir kaleciye yakışmayacak gollerdi.
Ne yazık ki bu gol bize pahalıya mal oldu. Beşiktaş önünde şampiyonluk yarışında büyük yara aldık, kupada Keçiörengücü ile berabere kaldık.  Varşova ile oynanan maçta yenildik.
Ancak bu maçlarda sadece Fatih mi hatalıydı?
Orta sahada rakibi engelleyemeyen..
Defansın ortasında sürekli hatalar yapan bir takımda  diğer 10 futbolcunun hiç mi suçu yok.?
***
 Bundan önce bir iki hatalı gol yedi diye Fatih’e veryansın edeceğimize geriye dönün de bir bakın tek başına aldığı puanlara. Çok maçta kurtardı takımını hezimete uğramaktan, arada hatalı goller yemesini de abartmamak gerek.
Bir gerçeği de unutmayalım..
İyi kaleciler kötü gol yer derler. Fatih’in iyi kaleci olduğundan yana en küçük bir kuşkum yok, kimsenin de olmasın.
Takıma ısındıkça, Trabzonspor’da forma giymeye alıştıkça bu hatalarından arınacak ve bana göre geleceğin en iyi kalecilerinden biri olacak.
Fatih’e gelene kadar eleştirilecek o kadar çok oyuncumuz var ki..
Akhisar Belediyespor maçında kaçan iki puana mı üzülelim, yoksa orta alanda birbirinden habersiz ne yaptığını bilmeyen futbolculara mı?
Ya da forvetlerin gol atamamasına mı?
Hepsini geçtik Avrupa’ya gidecek kısa yolun Ziraat Türkiye Kupası’ndan geçtiğini unutup yedek oyuncuları sahaya süren Ersun Yanal’a mı?
 Ben şunu hiç anlamıyorum.
Ligde durum ortada.. Neden hiç kimse kupa maçını kimse önemsemiyor. Biri bana çıkıp bunu izah etsin..
Ya da kupa maçları kaldırılsın..

***

Hedefler her zaman büyük olmalı. Ama büyük zaferler için elindeki oyuncuların da büyük oynaması gerekir. Akhisar maçında görünen tablo hiç de gelecek için umut vermedi.. Yedeklerle başlayıp kurtarıcı diye oyuna giren Cardozo, Mehmet Ekici ve Özer üçlüsünün, oyundan çıkan Constant, Soner ve Serdar’dan fazlası yoktu.
 Ersun Hocam, nerede Galatasaray’ı ve Gençlerbirliği’ni gol yağmuruna tutan Trabzonspor diye sormazlar mı insana!
Bu takımı düzeltecek olan sensin..
İyi takımı herkes yönetir. Önemli olan  kötü  oynayan bir takımdaki işleri yoluna koymak..
 Burası Trabzon, futbolun beşiği.. Burada kimler geldi kimler geçti..
Burada kimse, geçmişte yaptıklarınıza bakmaz..
Bunu en iyi sizin bilmeniz gerek..
Göreve de bunu bilerek geldiniz.
Şimdi Trabzonspor’u yeniden şaha kaldırmak da size düşer..
 Taraftarlar da sizden Bursaspor maçında galibiyet bekliyor.
Top sizde..