Bak benim sevgili Burak kardeşim, yazıma senle başlamak istiyorum.

Nedeni ise, camianın ve taraftarların senden beklentilerinin büyük olmasından.

Dün akşamki maçta varlığınla yokluğun belli değildi.

Hala “gizli saklı”da kalmış bir ruh halin vardı Erzurumspor karşısında!

Senden beklentilere cevap veremedin.

Böyle devam etmen halinde vereceğinde artık bundan sonra şüpheli.

Hani üzüm üzüme bakarak kararır derlerya.

Allaha şükür ki! Abdulkadir’de sana bakarak, aynen senin yolunda devam etmeye çalışıyor.

Bak Burak kardeş,her zaman diyorum futbolculuğuna ve adamlığına bir şey dediğimiz yok.

Ama oynadığın futbola ve yaşadığın yaşantına çok şey diyeceğimiz oluyor.

Ha özel yaşantım diyebilirsin,siz ne karışıyorsunuzda söyleyebilirsin:

Amma velevki,biz sahada oynadığın futbola karıştığımızdan dolayı,gösteriğin ve ortaya koyduğun performans saha dışı yaşantınla alakalı olduğu için kendimizde o hakkı görüyoruz.

Yoksa bize ne özel yaşantından!

Bize ne gizli saklı saha dışında kalışından.

Bu konuda birkaç satırda Abdulkadirden yazmak istiyorum.

Güzel kardeş,gittiğin yol ,izlediğin yol haritası seni güzel yerlere asla götürmez.

Götürse götürse,futbolcu çöplüğüne götürür.

Her geçen gün gerçek kimliğinden uzaklaşıyorsun.

Sen şuan seyrettiğimiz Abdulkadir değilsin.

Unutma son pişmanlık fayda etmiyor.

Öyle şişirilmelere,gaza gelmelere aldanma,futbol mesleği öyle bir nankör meslekki,seni önce omuzlarına alanlar terkeder.

Neyse gelelim maça?

Yahu arkadaş,futboldan az anlayana sorsalarki,kümeye düşecek takım adayları say.

Yemin billah ilk üç arasına Erzurumsporu koyarlar.

Eğerki sen bu Erzurumsporu yenemiyorsan.

Eğerki sen bu Erzurumspora gol atamıyorsan.

Eğerki sen bu Erzurumspor karşısında baskılı oynayıp ,pozisyon üretemiyorsan, sözün bittiği yerdeyiz.

Ünal karamanın Yusuf Yazıcıyı oyunun bitimene uzatmalar dahil 7 dakika kala almasını ben aklımızala alay edilmek olarak ahdetiyorum.

Rakip takım kapanmış.

Belliki beraberliğie yatmış ve kontra ataklarla çıkmayı düşünüyor.

Buna rağmen sen Yusuf veya Olcay ile üçüncü hamleni yapmıyorsan,o zaman kusura kalma hoca sende bizim gibi maçı kenardan seyredir vaziyette maçı takip ediyşorsun.

Ne güzeldi maç öncesi.

İstanbul takımları kaybetmiş,kısmet Trabzonspor'un ayağına gelmiş.

Buna rağmen kısmet tepilmiş.

Ve şimdi kimse bana milli takım araması yaramadı,motivasyonunumuzu kaybettik demesin.

Böyle fikre bizim Salim Yıldız bile kıçınla güler.

İnanın o sizden ekran başında daha çok istekli ve arzuluydu.

Futbolun geçerli kurallarındandır,inanacaksın,isteyeceksin,arzu edeceksin ve oyuna çoşku katacaksın.

Varmıydı bunlar dün akşamki maçta.

Sizi bilmem ama bana göre yoktu.