Şehrimizde en önemli belediye meclis üyelerimizden biri de hiç şüphesiz Ortahisar Belediye Meclis Üyesi MHP Grup Başkanı Davut Çakıroğlu’dur.
Hani güzel bir atasözümüz vardır ‘Yiğidi öldür ama hakkını yeme’ diye.
Sayın Çakıroğlu, meclis üyeliği görevine başladığı günden beri mecliste şehrin menfaatleri doğrultusunda en önemli sorunları gündeme taşıyan meclis üyelerinden biri olmuştur.
Bu sorunları gündeme taşırken de hiçbir çıkar amacı gütmeden, bir şehir sevdalısı olarak sorunları araştırarak, çözüm önerilerini de sunarak belediye meclisinde etkili bir şekilde bunları dile getirmiştir.
Yetkilileri uyarmıştır. Şehrin daha yaşanabilir hale gelmesi için eksikliklerin tamamlanması için bunları gündeme taşımıştır.
Tıpkı Ortahisar Belediye Meclis Üyesi CHP Grup Başkanı Turgay Şahin gibi, MHP’nin kurucularından ve ağabeyi, Bağımsız Meclis Üyesi Ali Sağır gibi, yine spor ve siyasi camianın çok yakından tanıdığı CHP’li Belediye Meclis Üyesi Burhan Cahit Erdem gibi.
Bu üç belediye meclis üyemizde şehrimizin sorunlarını tıpkı Çakıroğlu gibi mecliste en çok gündeme taşıyan ve belediye başkanlarımızın dikkatini çeken meclis üyelerimiz.
Bu saydığımız isimlere AK Partili meclis üyelerimizden Ortahisar Belediye Meclis Üyesi Ufuk Hoş ve Selahattin Çebi’yi de ekleyebiliriz.
Amacımız hiç kimsenin avukatlığını yapmak değildir elbette.
Ancak zaman zaman şuna şahit oluyoruz ki kendi öz değerlerimize hak ettikleri değeri vermiyoruz. Onlara gerektiği gibi sahip çıkamıyoruz. Demem şu ki şehrin sorunlarını, eksikliklerini yetkililerimize hatırlatan, daha yaşanabilir bir şehir için gayret gösteren Çakıroğlu ve yukarıda isimlerini saydığım meclis üyelerimize bazen haksızlık yapılıyor.
Sorunları gündeme taşıdılar diye bazı çehreler tarafından ‘Günah keçisi ilan ediliyorlar.’
Daha yaşanabilir bir şehir için eksiklikleri, yanlışlıkları hatırlatmak suç mu?
Ne yani şehrin eksikliklerini görmeyip bunları gündeme taşımasalardı daha mı iyi olacaktı?
Belediye başkanlarımız, yığınla yaptıkları işlerden dolayı şehrimizin bazı sıkıntılarını göremeyebilirler. Gözden kaçabilir.
Bu yüzden belediye meclis üyelerimizin önemli görevlerinden biri de bunları mecliste kendilerine hatırlatmaktır.
Şehrin menfaatleri için çabalayan başta Çakıroğlu olmak üzere yukarıda saydığımız belediye meclis üyelerimize haksız yere karalama kampanyası yapmaya çalışanlara çok kıymetli olan şu deyimimizi hatırlatmak isterim. Lütfen ‘Öküz altında buzağı aramayın.’
Bırakalım herkes kendi işini yapsın.
İsimlerini saydığımız bu meclis üyelerimizde olmasa şehrimizde sorunları, eksiklikleri kimse dile getiremeyecek.
Bu yüzden onlara haksızlık yapacağımız yerde onlara sahip çıkmak zorundayız.
Şunun da altını özellikle çizmek isterim. Hem Büyükşehir belediye meclis üyelerimiz, hem de Ortahisar belediye meclis üyelerimizin tamamı şehrimiz ve bizim için değerlidir, kıymetlidir.
Ancak mecliste çoğu zaman sessiz kalmalarını anlayabilmiş değiliz.
Sessiz kalan meclis üyelerimize acizane olarak şunu sormak isterim; şehir içi ulaşım sorunu mu çözüldü? Kaldırımlar, araç istilasından mı kurtuldu? Şehrimizde kavşak düzenlemeleri mi yapıldı? Mahallelerin tümünde asfaltlama veya betonlama çalışmalarının tamamı mı yapıldı? Şehrimizde her şey güllük gülistanlık mı?
Vatandaşlarımız, sizlere hiçbir sorununu mu anlatmıyor?
Kısacası şehrimizde her şey dört dörtlükte mi bu sessizlik ondan…
