Ligde ununu elemiş, eleğini asmış bir takım olarak son maçına çıkması beklenen Trabzonspor, dipteki derin dalganın etkisiyle Bursaspor karşılaşmasını diken üstünde oynamak zorunda kaldı. Tüm futbolcular tatil havasındayken, Çaykur Rizespor ile Bursaspor arasındaki küme düşmeme savaşının son haftaya kalmasından kaynaklı bu durumun psikolojiye yansımasının nasıl olacağı merak konusuydu. Teknik Direktör Ersun Yanal sakat ve cezalıların fazla olduğu maçta belki elindeki tüm silahları sahaya sürdü ama Yusuf Erdoğan’ı 18’e bile almamış olması anlamlıydı. Bu teknik direktör belli ki altyapı orijinli oyuncuları tek tek yok etmenin hesabını yapıyor ve bu noktada yıllarca önemli adımlar atarken, bundan vazgeçmeyeceğini de dosta düşmana bir kez daha gösteriyor.

Maça gelecek olursak….

Kritik mücadelenin durumu belli ki sahadaki bazı futbolcuların umurunda değildi. Bu isimlerin başında da Ogenyi Onazi, Fabian Castillo ve Emmanuel Mas vardı. Mas’ın bölgesi adeta yol geçen hanına döndü. Bursaspor bu bölgeden çok atak geliştirdi ama final vuruşlarındaki eksikler belki de erken gol bulmalarına engel oldu. Orta alanda Onazi o kadar kötüydü ki, hücuma çıkarken, kaptırdığı ya da attığı yanlış topların faturasını Bordo-Mavili ekip ağır ödeyebilirdi. Bu oyuncu sadece 10’ncu dakikada Esteban’ın kurtardığı pozisyonun ardından gelen yavaş kafa vuruşunu çizgi üzerinden zor da olsa çıkararak bir işe yaradı.

İLK YARININ HAKİMİ BURSASPOR’DU, TRABZONSPOR HİÇBİR ŞEY ÜRETMEDİ

Fabian Castillo’nun zaten son hamleyi yapma noktasındaki eksikliği herkes tarafından biliniyordu ama Bursaspor maçının ilk yarısında adeta rakip takımdan oyuncu eksiltmeye, ya da bir topu doğru kullanmama konusunda yemin etmişti. Bu isimlere Rodallega ve Dame N’doye de eklenince ilk yarıda hiçbir şey üretmeyen bir Trabzonspor ortaya çıktı. Bordo-Mavili takımda savunmada birkaç oyuncunun ve orta alanda Yusuf ile Medjani’nin savaşından başka bir şey yoktu denebilir. Bursaspor daha baskılı, atak oynadı, pozisyonlar buldu, bazı pozisyonları ise kendi beceriksizlikleri ve yetersizlikleriyle tehlikeye dönüştüremediler. Gol atamamaları da konuk ekip oyuncularının yetersizliği ya da heyecanlarından kaynaklandı kuşkusuz.

İkinci yarıya da Bursaspor daha etkili başladı ve pozisyon üretme çabası gösterdi. 55. Dakikada Sercan Yıldırım’ın kaçırdığı bir gol vardı ki… Tam da bu pozisyonun devamında Castillo ilk kez rakip eksiltti, boş alanı iyi kullandı ve Rodallega’ya aktardığı topu bu oyuncu nefis bir dokunuşla filelere gönderdi. Artık Rizesporlular seviniyor, Bursasporlular ise büyük bir üzüntü yaşıyordu. Ancak 61’nci dakikada seri paslar ve doğru hamlelerle birlikte Jorgeira’nın Esteban ile karşı karşıya vuruşunun golle sonuçlanması, konuk ekibi umutlandırdı. Sahada varlığı tartışılan Trabzonspor, adeta oyunu bıraktı bu aşamadan sonra… 63. Dakikada Fırat Aydınus, Uğur Demirok’un eline çarpan topu penaltı olarak değerlendirmedi. Bu tam bir skandaldı.

ERSUN YANAL KENARDA HER ZAMANKİ GİBİ UYUMAYA DEVAM ETTİ

Maçın 69’ncu dakikasında yine orta alanın boşalmasından yararlanan Bursaspor’da ceza alanında buluşan Stancu’nun pasıyla buluşan Batalla’nın düzgün vuruşunun golle sonuçlanması, Rize’de matem havası yarattı kuşkusuz. Ama bu golün akabinde Castillo’nun rakip ceza alanında rakibin dokunuşuyla düşürülmesi de penaltı kokuyordu. Zaten ikinci yarıda Fırat Aydınus skandal bir yönetim gösterdi. Faulleri görmezden geldi, sanki bir yerlerden emir almış gibi körleşti…

Bir başka kör de Ersun Yanal’dı. Yanal, sahada sürünen Trabzonspor’da ilk değişikliği yapmak için 84 dakika bekledi ve takımın en berbat ismi Onazi’yi çıkarıp Abdulkadir’i sahaya sürdü. Oysa sahada adeta gezintiye çıkmış bir çok oyuncu vardı. En azından beraberliği kurtarmak için Zeki Yavru, Mustafa Akbaş gibi savaşçı oyuncular sahaya sürülebilirdi. Sonuç olarak tatile çıkmış bir Bordo-Mavili takım vardı sahada… Ve komşu Çaykur Rizespor küme düşerken, Bursaspor ise bayram yaşadı. Rakibinin ve Çaykur Rizespor’un durumundan hiç etkilenmemiş bir havadaydılar. Kuşkusuz bu sonucun ardından birçok çok konuşulacaktır, çok şey söylenecektir. Bunlar ayrı konu…

Ama şunu ifade edeyim ki, dün akşamki maçta Trabzonspor’un futbolu, futbolun ruhuna uygun değildi. Ben de bunun altını çizmek istiyorum.