Halüsinasyon bir tür ruhsal hastalık olarak bilinir. Başka bir tanımla; kişinin sahip olduğu beş duyu organından herhangi biriyle algıladığını sandığı/zannettiği, gerçekte olmayan durumlara verilen ad... Böyle durumlarda halüsinasyon gören kişinin gerçek bir uyarıcısı olmaz, ancak o kişi çevresinde canlı ve cansız bir varlığı var sanır. Bakıldığında oldukça kompleks bir yapıda olan halüsinasyon görme durumu ciddi bir sorundur böyleleri için...

Çünkü içinde bulunduğu/yaşadığı durumu tarifte  zorluk çeker, uyurgezer bir ruh hali içinde olmasının sonucu -halk deyimiyle "samralar" yani, ne dediğini algılayamaz.

***

Önceki gün  bunaltıcı havada biraz olsun soluklanmak için parkta otururken, arkadaşımın biri; "Farkında mısınız abi, boşluktayız?" dedi. Böyle bir soru karşısında kim olsa şaşar. Ben de bu soruya soruyla karşılık verdim:

"- Hayırdır, birşey mi oldu?"

"- Abi, Türkiye'de gündem yok şu an... Nicedir alışmıştık her gün farklı gündemler yaşamaya.."

Arkadaşım haklı... Ülkemizde siyasetin iççekişmeleri nedeniyle  her gün gündem oluşan sözler/cümleler kamuoyunun önüne bomba gibi düşüyor, hepimiz bunun üzerine konuşuyor, yorum yapıyorduk.

Hayret... Gerçekten gündemsiz bir Türkiye... Nasıl olur?

Böyle düşündük, yorumlar yaptık arkadaşlarla... Akşam TV  haberlerini izlerken gündem bomba gibi düşmüş meğer. Bizim haberimiz yok.

Adamın biri; "Yeni devlet kuruyoruz, kurucusu Erdoğan..." demiş...

Haydaaa!

Lafa bak... Kafaya bak!..

Beyin ile ağızdan çıkan bu söz arasında mantıklı bir bağ kuran varsa beri gelsin..

"Yeni devlet kuruyoruz!"

Yahu sen hangi devirden kaldın? Ne ile kuruyorsun yeni devleti?

Devleti,  sen eskinin 1900'li yıllardan kalma kurmalı/zemberekli masa saati mi sanıyorsun.

Tabii ki desteksiz atınca çeşitli çevrelerden devleti sahiplenenlerin/sağduyu sahiplerinin haklı itiraz ve suçlamaları yükseldi hemen...

Beyefendi bu kez bir gazeteye hemen açıklama yapıyor; "Sosyal medyada aciz yaratıklar bize saldırıyor, kimse bizim vatanseverliğimizi test etmeye kalkışmasın. 16 Nisan itibariyle artık yani bir süreç başlamıştır. Bu devletin yeniden teşkilatlanma, organize olma sürecidir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk, kurucu partisi CHP'dir. İkinci kuruluş, Türkiye'nin tam bağımsız, halkın devleti olarak dizayn edildiği, kurumsal yapıya kavuştuğu zeminin lideri  de Tayyip Erdoğan ve onun yanında saf tutan siyasi liderlerdir. Ve o kuruluşun partisi de AK Partidir."

Tam bir "Perhiz ve lahana turşusu" durum...

Önceki büyük halta bak!.. Bir de sonradan söylediği kamuflaj sözlere...

***

Rahmetli anneciğim, evcil hayvanları çok severdi. Her zaman kapımızda köpeğimiz, evimizde Tekir adlı kedimiz vardı. Tekir, sıkışınca dışarı çıkar uygun bir yer bulur oraya kakasını yapar, üzerini de etraftan tırmaladığı topraklarla örterdi.

Toplumsal vicdan şimdi bu saygısızlığı nasıl af etsin?