Bak açıklamasında, Mumcu’nun söz konusu çıkışını “milletin aklıyla alay etmek” olarak nitelendirdi ve AKP'nin geçmişteki söylem ve eylemlerini hatırlattı. Açıklamasında, "2013–2015 arasında barış diliyle HDP ile Dolmabahçe mutabakatı yapılırken, 2015–2023 arasında çözüm süreci ‘ihanet’ olarak tanımlanarak CHP ve HDP terörle ilişkilendirildi. Şimdi ise DEM Parti ile Türkiye Yüzyılı ittifakı kuruluyor" ifadelerine yer verdi.
Mumcu’nun “Bu süreç milli bir meseledir, sadece 3 parti değil tüm partilere önemli sorumluluklar düşmektedir” sözlerine yanıt olarak, “Bize akıl vermek size düşmez Sayın Mumcu. Siz iktidara geldiğinizde zaten terörsüz bir Türkiye teslim almıştınız. 23 yılın sonunda, 50 bin kişinin katili PKK başı Öcalan’ı 'umut hakkı' üzerinden kurucu önder gibi sunuyorsunuz” dedi.
Açıklamasında, "Bu ülkenin bir tane kurucu önderi vardır, o da Mustafa Kemal Atatürk’tür" ifadelerine yer veren Bak, barış sürecinin şeffaflık içinde, kamu vicdanı gözetilerek ve TBMM çatısı altında yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
Bak, hükümetin geçmişte HDP’yi yaftalayarak siyasi rant sağladığını belirtti ve “Sessiz devrim” olarak tanımlanan reformların, muhalefete yönelik baskılarla çeliştiğini ifade etti. “Cumhurbaşkanı adayımızı hukuk dışı gerekçelerle tutuklamak, CHP’li belediye başkanlarına kayyım atamak, gizli tanık uygulamaları... Bunlar sizin döneminizde oldu” ifadelerini kullandı.
Açıklamasının devamında Mustafa Bak, hükümeti halkı yoksulluğa sürüklemekle suçladı ve “Terörsüz Türkiye Projeniz, bir pazarlığın, bir al-ver sürecinin neticesidir” dedi. “Biz hiçbir zaman bu kirli pazarlıkların içinde olmadık, olmayız. Laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti ilkemizden asla taviz vermeyeceğiz” diyerek sert eleştirilerini sürdürdü.
Mustafa Bak, AK Parti Trabzon İl Yönetimi’nden Burak Özbek’in istifasını da “vicdanlı bir çıkış” olarak değerlendirerek, AKP ve MHP içindeki istifaların yaşanan çelişkilere işaret ettiğini ifade etti.
Son olarak, “Bu ülkeyi gerçekten seviyorsanız yapacağınız tek şey sandığı bir an önce milletin önüne koymaktır. O zaman halk huzurlu ve terörsüz bir Türkiye sabahına uyanacaktır” sözleriyle açıklamasını tamamladı.