Trabzon Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç, kendi köyü olan Ormanüstü Köyünün komşu köyü Sandıra’da yapılmak isteyenen Taş Ocağını, mahkemeye verdi. 

İMAR PLANINA İŞLENMESİ… 
Konuyu Trabzon Büyükşehir Belediye Meclisinde gündeme taşıyan Başkan Genç, “HES veya Taş Ocakları ile ilgili husus bütün prosedürleri tamamlandıktan sonra İmar Planına işlenmesi hususunda noter gibi bize (Büyükşehir Belediyesi) geliyordu.
İşin esasıyla ilgili irade oluşturmak hususunda inisiyatif ve yetki sahibi olmamız gerektiğini paylaşmıştık. 
Maçka İlçesi Sındıra Mahallesinde taş ocağı yapılmak isteniyor. Daha önce de Orman Üstü Mahallesinde de deneme oldu, mahkeme tarafından iptal oldu. 
1990 yılında ciddi sel ve heyelan olmuştu, mahkeme de sırf bu gerekçeyle iptal etmiş. 

ÇED GEREKLİ DEĞİLDİR RAPORU… 
Hemen bitişik mahallede yine aynı şekilde ÇED gerekli değildir raporu almışlar, ahalinin haberi yok. 
Mahalle toplantı şartları da gözardı edilmiş. 
Büyükşehir ve Maçka Belediyemizden olumlu görüş alınmış. 
Taş ocağının yapılacağı yer evvelde de heyelanlı bölge. 
Bütün bunlar gözardı edilerek ÇED gerekli değildir raporu alınmış. 
Bizim buna çok ciddi itirazımız oldu. 
Muhtar ve vatandaşlar tarafından dava açıldı. 
Biraz farkındalık oluşturayım diye bende bugün iptali için dava açtım. 
Bu şehir bizim. 
Yani oradan tabiki yeraltı zenginliğinden, sudan, suyun elektriğe dönüşümünden hep beraber en verimli olacak şekilde bu kaynaklardan istifade edelim. 
Ancak, yaşayacağımız alanlarda tehdit oluşturacak şekilde projelere imza atmayalım. 
Bu vesileyle bir kez daha çalışmaların en son raddede plana işleme aşamasında meclise değil de büyükşehir veya ilçe belediyesinin iradesiyle başlanması gerektiğini ifade etmek istiyorum” dedi.  ÇEVRE HASSASİYETİNİ ÖN PLANDA TUTARAK… 
Başkan Murat Zoruloğlu ise, “Biz bu konularda hakkaten çok hassas bir belediye ve meclisiz. Hukuken HES süreçlerinde en son geliyor bunu değiştirmek mümkün olmadı ancak bizde geldiğinden bu yana irademizi ortaya koyduk. Çevre hassasiyetini ön plana tutarak çok da istekli olmadığımızı ilgili kurumlarla irtibatımız devam ediyor. 
Taş ocaklarında farklı hukuk var. Farklı hukuk çerçevesinde konu bize görüş olarak geliyor. Burada şöyle bir uygulama yapıyorum. 
Bu görüşü imzalamıyorum. İlgili daire başkanı dosyası ile birlikte geliyor. Toplantı odasında arkadaşlarla masaya yatırıyoruz. 
TİSK’nin itirazı var mı yok ona bakıyoruz. Akabinde arkadaşlar açıyor yerini görüyoruz. Alan olarak haritalarını görüyoruz. Titiz değerlendirmelerden sonra görüş veriyoruz. 
Şu ana kadar verdiğimiz görüşlerde yüzde 50, 50’dir. 
Bazen bu görüş doğrultusunda, bazen bizim görüşün karşısında işlem yapabiliyor. 
Maçka ile ilgili aynı şekilde gelişti. 
Bahsettiğiniz hususlar yeniden arkadalarla değerlendiririz. 
Bazen biz ruhsatı veren idareyi dava ediyoruz. Uygun değildir diye.. 
Hassasiyete rağmen eğer orada verilmemesi gereken ruhsat verildiyse, onu değerlendiririz. 
AFAD’ın uygun görüş verdiği alanda, Afet Riskine bakmadık. Yerleşim yerleri uzaklığı yakınlığı, içme suyu kaynaklarına uzaklığı yakınlığına bakıyoruz. 
Neredeyse her ay ilgili dairesi çalışmayla geliyor ve tek tek bakıyoruz” dedi.

Editör: Haber Merkezi