GÜNDEM

Koray Aydın’dan Mehmet Murat Çalık İçin TBMM’de Soru Önergesi

Bağımsız Ankara Milletvekili ve Bayındırlık ve İskan Eski Bakanı Koray Aydın, cezaevindeki hasta tutukluların durumu ve tahliye süreçlerine dair önemli bir adım attı.

Koray Aydın’dan Mehmet Murat Çalık İçin TBMM’de Soru Önergesi

Aydın, özellikle Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ın yaşadığı sağlık sorunları ve cezaevi koşullarıyla ilgili gelişmeleri Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıdı.

Çalık’ın Tahliyesinin Gecikmesine Tepki

Kanser tedavisi gören ve bir dönem yoğun bakımda kalan Mehmet Murat Çalık’ın tahliye sürecinin uzamasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Aydın, bu durumu “tutukluluğun zulme dönüşmesi” olarak tanımladı. Cezaevi koşullarının sağlık durumu açısından uygun olmadığı yönündeki raporlara rağmen sürecin ilerlememesine sert tepki gösterdi.

Diğer Hasta Tutuklular da Gündemde

Aydın’ın dikkat çektiği isimler arasında, Covid-19 döneminde 108 gün yoğun bakımda kalan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek ve İBB Medya A.Ş. Genel Müdürü İpek Elif Atayman da yer aldı. Bu kapsamda, cezaevi koşullarının bu isimler için uygun olup olmadığı da gündeme getirildi.

Adalet Bakanlığı’na Yöneltilen Sorular

Koray Aydın tarafından Adalet Bakanlığı’na sunulan soru önergesinde; Mehmet Murat Çalık’ın İzmir Buca Cezaevi’ne neden sevk edildiği, kanser tedavisi görmesine rağmen tahliye kararının neden çıkmadığı, sağlık raporlarına rağmen Adli Tıp Kurumu’nun onay vermemesinin gerekçeleri ve ilave tetkik taleplerinin nedenleri sorgulandı.

Ayrıca, Muhittin Böcek’in cezaevi koşullarına dair resmi bir sağlık raporunun olup olmadığı, sağlık nedeniyle hastaneye kaldırılan ve kronik hastalığı bulunan tutuklu sayısı, İstanbul’daki cezaevlerinin kapasite durumu ve başka illere sevk kararlarının gerekçeleri ile İpek Elif Atayman’a yönelik uygulamalar hakkında da açıklama talep edildi.

“Adalet, Vicdanla Uyumlu Olmalıdır”

Koray Aydın, yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Adaletin sadece hukuki değil, aynı zamanda vicdani bir sorumluluk olduğuna dikkat çekerek, vicdan sahibi iktidar mensuplarının bu tablo karşısında sessiz kalmaması gerektiğini vurguladı.”