Chp Trabzon Milletvekili Ahmet Kaya Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde düzenlediği basın toplantısında Bugünlerde nereye gitseniz konuşulan konu döviz kurlarındaki artış, ekonomik kriz ve yapılan zamlar. Her şeye, ama her şeye zam geldi, fiyatlar 2 kata yakın arttı! Ama bir tek şeyin fiyatı artmadı hatta düştü, işte bu Fındığın.Fındık, Karadeniz Bölgesinde 500 bini aşkın ailenin doğrudan geçimini sağlamakta, 3 milyon insanımızı da dolaylı olarak etkilemektedir.Bir tarımsal ürün olmaktan çok daha önemli anlamlar taşıyan Fındık; sosyal, stratejik ve yıllık üretim-arz-talep durumuna göre 2-3 milyar dolar girdi sağlayan, altın değerinde bir üründür.Tek kuruş ithal girdisi olmayan, tamamen içerde üretilen ve büyük oranda ihraç edilen fındığın doğru politikalarla ülkeye çok büyük döviz kaynağı olabileceğini ortadadır.Milli ürünümüz Fındığın toplanması ve satışa hazır hale getirilmesinin üzerinden 1 ay geçti. Bu süreçte birçok üretici, ihtiyaçlarını karşılayabilmek için fındığını yok pahasına satmak zorunda kaldı, bazı üreticilerimiz ise umut içinde verilen sözlerin tutulmasını bekledi.Başta AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, bakanlar ve AKP sözcüleri bugüne kadar fındık üreticisine birçok sözler verdi. Ne dediler, hangi sözleri verdiler, isterseniz bir hatırlayalım. AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Haziran 2018 Tarihinde Ordu Mitinginde yaptığı konuşmada;‘’Siz muhalefetin esip gürlediğine bakmayın. Onlar sadece konuşur, biz ise ne söylediysek yaparız. Buradan söylüyorum, fındık üreticimizin mağdur olmasına müsaade etmeyeceğiz. TMO bu konuda fındık üreticisinin yanındadır. Kendileriyle toplantılarımı yaptım. Siz muhalefetin atıp tutmasına bakmayın. Bunlar yalanı rahat söyler.” dedi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, 4 Ağustos 2018 tarihli açıklamasında;"TMO tarafından, 2018 yılı ürünü fındık piyasasını düzenlemek için gerekli hazırlıklar yapılmış ve fındık üreticilerimizin mağduriyet yaşamaması için her türlü önlem alınmıştır... Alım politikalarına ilişkin açıklamalar önümüzdeki günlerde ayrıca yapılacaktır." dedi. AKP İstanbul Milletvekili ve eski bakan Nurettin Canikli, 27 Ağustos 2018 tarihinde yaptığı konuşmada;"Bazıları bu piyasada oluşacak olan fiyata müdahale ederek aşağıya çekmeye çalışıyorlar. Buna kesinlikle müsaade etmeyeceğiz… Bu yıl rekolte düşük olduğu için fiyatın 15 liranın üzerinde olacağını tahmin ediyoruz. Üreticimizi hiçbir zaman o güçlü, kuvvetli, finansman desteği olan ithalatçılar adına hareket eden aracılara kesinlikle muhtaç etmeyeceğiz." dedi. AKP Trabzon Milletvekili Muhammet Balta, 24.08.2018 tarihinde yaptığı açıklamada;“Üreticimiz bayram sonrasını beklesin. Fındığını emanete vermesin. Biz fındık ile ilgili defalarca toplantı yaptık, bazı kararlar aldık. TMO bayram sonrası piyasaya gerektiği şekilde girip mahsul alımı yapacak ve fiyat açıklayacaktır. TMO’nun açıklayacağı fiyat da üreticimizi mağdur etmeyecek bir fiyat olacaktır.’’ dedi. AKP Giresun Milletvekili Cemal Öztürk; 06 Eylül 2018 tarihinde yaptığı açıklamada;“Benim düşüncem bugün alt çizgi 3 dolar, üst çizgi ise 4 dolar olmalı. Fındık fiyatı 3-4 dolar arasında gidip gelmeli. Kara lahanadan değil fındıktan bahsediyoruz. 20 lirayı bulur 30 lirayı bulur, bir şey diyemem.” dedi. Sayın Cumhurbaşkanı, Bakan ve AKP’li milletvekillerinin fındıkla ilgili farklı tarihlerde söylediği sözler bunlar. Bu sözleri duyan ve inanan fındık üreticileri umutlandılar. Bu sözleri verenlere güvenerek, TMO’nun piyasaya gireceğini ve düşük fındık fiyatlarına müdahale edeceğini düşündüler.Üreticiler, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından gelecek iyi haberi beklerken, kötü haber işin yetkilisi olmayan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Sayın Cahit Turhan’dan geldi.Ulaştırma ve Altyapı Bakanı sorulan bir soruya verdiği cevapta; ‘’Şu aşamada TMO’nun fiyat açıklamasını istemiyoruz’’ dedi.Yani, “TMO’dan umudunuzu kesin, TMO fındık almayacak.” dedi. Üreticileri yıkan, hatta şok eden bu sözler daha önce Sayın Cumhurbaşkanının, Tarım Bakanının ve AKP'li vekillerin verdikleri sözlerle taban tabana zıt değil midir? Kimin söylediğini dikkate alacağız? Kime inanacağız? İşin yetkilisi olmayan Ulaştırma Bakanına mı, yoksa diğerlerine mi? - Hani TMO bayram sonrası piyasaya girip mahsul alımı yapacak ve fiyat açıklayacaktı? - Hani bazılarının piyasada oluşacak fiyata müdahale ederek aşağıya çekmesine kesinlikle müsaade etmeyecektiniz? - Hani fındık en az 15, ilerleyen günlerde 20-30 TL olacaktı? - Hani karalahanadan değil fındıktan bahsediyordunuz? - Hani ne söylediyseniz yapardınız? - Hani TMO üreticinin yanındaydı? - Hani üreticinin mağduriyetine izin vermeyecektiniz? - Hani muhalefet yalan, siz doğru söylüyordunuz? - Hani her türlü önlemi almıştınız, alım politikası açıklayacaktınız? - Hani üreticimizi o güçlü finansman desteği olan, ithalatçılar adına hareket eden aracılara kesinlikle muhtaç etmeyecektiniz? - Hani Erdoğan talimat vermişti, Nerede bu talimatlar, nerede bu sözler? Sahipsiz bırakılan, aldatılan, kurda kuşa yem edilen fındık üreticisi kan ağlarken, İşin yetkilisi olmayan Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Fındık konusunda konuşurken, Tarım ve Orman Bakanlığı neredesiniz? Toprak Mahsulleri Ofisi neredesiniz? Fındık üreticisine söz verenler neredesiniz? Zaten düşük olan fındık fiyatları giderek erirken, Özel sektörün insafına terk ettiğiniz üretici, büyük bir karamsarlık, sahipsizlik ve hayal kırıklığı içinde verdiğiniz sözleri tutmanızı ve TMO’nun acilen piyasaya girmesini beklerken Siz, adeta bu haksızlığa destek vererek TMO’nun piyasaya girmesine engel oldunuz. Tekel konumundaki bir firmanın ve bir kısım tüccarın fındık üreticisini, olması gerekenin çok altında bir fiyata razı etmeye çalışmasına göz yumdunuz. Bu süreçte fındık üreticileri büyük mağduriyetler yaşamıştır. Bu mağduriyetlerin 1. dereceden sorumlusu, TMO’nun piyasaya gireceği sözünü verip, sonra da buna engel olan AKP hükümetidir. Verdikleri sözleri tutmayarak büyük mağduriyetlerin yaşanmasına sebep olanlar, şimdi de “TMO elindeki fındığı piyasaya sürmeyecek” demektedirler. Günü kurtarmak için yapıldığı anlaşılan bu son açıklama, çözüm üretmekten ve verilen sözleri karşılamaktan çok uzaktır. Bunlar daha önce “TMO piyasaya girecek, üreticiyi mağdur etmeyeceğiz” sözünü vermemişler miydi? Şu anda, Karadeniz Bölgesi’nde yarım milyondan fazla ailenin geçim kaynağı olan fındığın fiyatı yabancı firmaların ve tüccarların insafına bırakılmış durumdadır. “Serbest piyasa” olarak adlandırılan ve Türkiye’nin en büyük alıcısı Ferrero ile bir avuç tüccarın oluşturduğu sözde piyasada oluşan fiyatlar, üretici beklentilerinin çok çok altındadır. Bunun temel sebebi AKP Hükümetinin uyguladığı plansız, programsız, günübirlik ve güven vermeyen politikalardır. Bu şekilde devam ederlerse, üretici fındık üretmekten vazgeçecek, diğer tarım ürünleri gibi fındığı da dışardan almak zorunda kalacağız! AKP hükümetlerinin tarımda uyguladığı yanlış politikaların ülkeyi getirdiği yer ortadadır. Kendi kendine yeten bir ülkeden samanını, buğdayını, fasulyesini, nohudunu, patatesini, etini dışarıdan alan bir ülke haline gelmek çok dramatik, acılı ve ders dolu bir başarısızlıktır. Fındıkta da aynı akıbetin yaşanmasını istemiyoruz. Bu sıkıntılı durumu, siyasi bir polemik konusu yapmanın ötesinde, çözüme katkı sunma anlayışıyla ortaya koyuyor ve AKP hükümetini uyarıyoruz. Milli Tarım Politikasının konuşulduğu bugünlerde fındıkta gayri milli bir yapı oluşmaması için, Türkiye’nin, elindeki altından daha değerli ürün olan fındıktaki hakimiyetini kaybetmemesi için, Akılcı ve istikrarlı politikalara ihtiyaç vardır. Üreticiye dayatılan düşük fiyatların yükselmesi için TMO aracılığıyla derhal piyasaya müdahale edilmelidir. Ya da Fiskobirlik’e kaynak yaratılarak onun ayağa kalkması sağlanmalı, gerçekçi bir fiyatla fındığı almasına destek vererek üreticinin ezilmesine, soyulmasına ve mağdur edilmesine engel olunmalıdır. Sayın Erdoğan’a, bakanlara ve AKP milletvekillerine fındık üreticilerimize verdikleri sözlerini tekrar hatırlatıyorum ve iş işten geçmeden sözlerini yerine getirmeye, milli ürünümüz fındığa ve fındık üreticisine sahip çıkmaya çağırıyorum. Unutmayalım ki gıdasını üretemeyen ülkeler bağımsız olamazlar! Hepinizi saygıyla ve sevgiyle selamlıyor, teşekkür ediyorum.