İşte o açıklama: Değerli basın mensubu dostlarım, öncelikle üç gündür burada beklediğiniz için her birinize sevgilerimi ve saygılarımı sunmak istiyorum. Yaşanan bu süreçte önemli olan Berkay ve Orada değil: biri anne diğeri inşallah sağlıkla anne olmak üzere olan iki kadının maruz kaldığı hassas, kırıcı ve üzücü durumdur. Bu nedenle ilk olarak, karşı tarafın yapamadığını yapıp eşimden ve Aslıhan Turan'dan özür dilerim. Herkesin bitmesini istediğini konu; erkek adam kavga da eder ve kavgada yumruk sayılmaz. Ancak yanına gelerek "Eşimi eve bırakıp yarım saate geleceğim" diyen bir kişiye kafasını çevirip başka bir kişiyle konuştuğu sırada habersizce ve yandan yapılan saldırı aciz ve korkak bir saldırıdır. Kendisine de arkadaşlarına da ve araya girmek isteyen herkese sadece şunu söyledim; "Şikayetçi olmalı-nam' istiyorsunuz tamam olmayayım ancak 2 şartın) var. 1- Eşimden, kendi eşinden, benden ve kamuoyundan bu davranış ve hareketleri için utanç duyduğunu söyleyerek özür dileyecek. 2- Sözle tacizin utancını duyduğunu söyleyecek ve ondan sonra biz onunla erkek erkeğe konuşacağız. Bunları söylerse davadan vazgeçebilirim" Tüm bu yaklaşımıma rağmen karşı taraf konuyu saptırmaya çalışarak saçma sapan açıklamalar yapıp hala dürüstçe davranmadığı için davayı açmaya karar verdim ve davamın sonuna kadar arkasındayım. Adalete güvenim tam. Burası Türkiye Cumhuriyeti Hukuk Devleti, cezasını çekecektir.