Fenerbahçeliler karşılaşma öncesi taraftarını mesaj atarak maça çağırdı. Öyle ya, ne olur, ne olmaz, hakem de yetmeyebilir!
Trabzonspor başkanı, herkes tarafından Fenerbahçeli olduğu bilenen Bülent Yıldırım’ı telefonla arayıp “ adaletli yönet” der.
Sen misin hakeme telefon eden, TFF anında bir duyuru yapar:
“ Trabzonspor başkanı MHK başta olmak üzere hakemlerden özür dilesin”
“Özür dile” diyene bak sen; dünya futbol kamuoyuna özür borcu olanlar bu duyuruyu yapıyor; dinime küfreden Müslüman olsa bari..!
Ülke futbolunu yönetenler bu gelişmeden sonra soluğu Riva tesislerinde alırlar. “Hakeme moral ve destek verdiklerini” söylerler. İyi de kardeşim, hakem odaları basılırken, bazı hakemlerin yüzüne tükürülürken aklınız nerelerdeydi? Anlayacağınız; maç öncesi gerilim hat safhadaydı..
  
***

Maça gelince..
Diyelim, Salih, Bosingwan’nın sakat oluşundan dolayı mecburen oynatıldı. Yusuf daha önce sol bekte denendi; olmadı, uymadı. Gerilimi bu derece yüksek olan bir maça Yusuf ile başlamak Rus ruletinden farklı olmaz. Usta ayaklara sahip olan ve takım oyununu iyi oynayan Fenerbahçe bilhassa ilk yarı Trabzonspor’un sol tarafını bayağı bir zorladı. Adam kaçırmakta sabıkalı olan Trabzonspor’un bekleri Fenerbahçeli oyuncuların oynama iştahını artırdıkça artırdı. Ersun Yanal, bu hatasından son haftaların sahada en fazla gezgin oyuncularından olan Sefa’yı oyundan alıp İshak’ı sol beke, Yusuf’u da gerçek mevkisine koymakla döndü..

***

Bordo-Mavili takım, iyi bir ön libero olmamasının sıkıntısını yaşadı. Bilhassa ikinci yarı..
Topu ayağında tutacak, oyunu yönetecek ve yönlendirecek oyuncuların başta Mehmet ve Özer olmak üzere, Fenerbahçeli oyuncuların sıkı markajlarında dolayı etkili olamadılar. Hal böyle olunca kanatlar da çalışmadı. Biraz Erkan hepsi o kadar. Yusuf’u görene, tanıyana aşk olsun. Sen gel de böyle durumda Cardozo’dan yararlan.
 
***

F.bahçe maçının özeti:
Trabzonspor’un kalesini koruyan Hakan, bizlere Onur’u hatırlattı. Kısaca Fenerbahçe’ye “dur” diyen adamdı. Gerilimi yüksek olan maçta arkadaşları durumu idare ederken, Hakan gereğini yaptı.
Evet, Fenerbahçe Trabzonspor’a göre çok daha iyi oynadı, pozisyonlara girdi. Ne kadar iyi oynarsan oyna, galip gelmeyene üç puan vermiyorlar. Hakem de yardım edemeyince işte böyle eldekiyle yetiniyorsun.
Kimse “Trabzonspor mahkum oynadı” demesin. 1996 Yılında Trabzonspor Avni Aker’de tek kale oynadı da ne oldu? Fenerbahçe şampiyon oldu. İyi oynayana kimsenin bir şey verdiği falan yok, “çok iyi oynadı” sadece züğürt tesellisinden ibarettir, hepsi o kadar.
Trabzonspor, son haftaların formda olan takımı Fenerbahçe’den, ateşli taraftarının önünde bir puan alması, Trabzonspor adına sevindiricidir. Gerisini Fenerbahçe düşünsün...