Aradan 10 gün geçti ama yine de yazmam, anlatmam, paylaşmam gerekir.
Bırakın günü, yıllar da geçse bu tip konular-güzellikler tazeliğini korumalı, sürekli anlatılmalı, örnek alınmalı diye düşünüyorum.
Zira hayat da, ligler de devam ediyor..
 
***

Bir stat düşünün..
Maça saatler kala çevresi ana-baba günü..
İğne atılsa yere düşmez.
Stada girmek için kuyruğa girseniz zaman yetmez..
Ona rağmen binlerce kişi birbiriyle kıyasıya yarıştı o gün..
Sakarya’dan, 20 bin kişinin izlediği Sakaryaspor-Bayburtspor maçından bahsediyorum.
 
***

Sakaryaspor ve Bayburtspor özel ilgim olan takımlardan.  İki sevdiğim takımı aynı anda, aynı sahada görmek benim için büyük bir mutluluk olsa da, doksan dakika içerisinde gelgitler yaşamak farklı bir duygu.
Üç can dostumdan biri Bayburtspor’un Teknik Direktörü Bahaddin Güneş, diğeri Sakaryaspor’un kaleci antrenörü Mehmet Bayraktar, bir diğeri Bayburtspor kaleci antrenörü sevgili Turgay Kazancı çünkü..
O anlamda karşılaşma öncesi “Hangi takımın kazanmasını istersiniz?” diye soranlara karşı dut yemiş bülbüle döndüğümü, cevap veremediğim bir soruyla ilk kez Sakarya’da karşılaşmış olduğumu da söylemek isterim..
 
***

Tribünler tıklım, tıklım.
Süper Toto Spor Lig takımlarının tribünleri sinek avlarken, Sakarya Atatürk Stadı’nda oturacak yer bulmak ne mümkün.
Her taraf yeşil, siyah renklerle süslenmiş.
Tezahüratlar koro halinde, şarkı niteliğinde:
“Şampiyon Sakarya.. Yeşil, siyah..”

 ***


Ve Bayburtspor sahaya çıkıyor..
O ana dek takımına moral vermek için avazı çıktığı kadar bağıran tribünler, an itibariyle deyim yerimdeyse makam değiştiriyor:
“Hoş geldin Bayburtspor”
Bu hoş karşılama cümlesi belli aralıklarla binlerce kişi tarafından tekrar ediliyor, şarkı sözleri gibi..
Kale arkasında yerini almış bir avuç Bayburtsporlu kardeşler de her defasında “Hoş bulduk” cevabını ihmal etmiyor.
Bu hareketler, yıllardır özlemini çektiğimiz görüntüler ve de duymak istediğimiz cümleler.

 ***

İlk yarının ortalarında Sakaryaspor golü bulur, maç da o skorla biter.
Maç bitimi en içten duygularımızla; candan-yürekten alkışlarımızla eşlik ettik tribünlere..
İki takımı alkışladık, Sakaryaspor ve Bayburtspor seyircisi gibi..
Bayburtsporlu futbolcular sahadan, Bayburtspor seyircisi tribünden ayrılırken, doksan dakika hiç ama hiç susmayan Tatangalar bu defa “Güle, güle Bayburtspor.. Allah’a emanet olun” tezahüratlarıyla adeta yeri-göğü inlettiler..
 
***

Maç sonu Bayburtsporlu kardeşlerle stat dışında bayağı bi muhabbet ettik, düşüncelerini merak ettik. Başta Bayburt’tan Sakarya’ya gelen Bünyamin Kılıç olmak üzere, tüm Bayburtsporlu kardeşler söz birliği etmişçesine “İlk defa bir mağlubiyete üzülmediklerini” ifade ettiler, teşekkür ettiler..
Kulaklarımız bu cümleleri duyarken, göz ucumuzla yanımızdan geçenleri süzdük.
Birkaç metre önümüzde Sakaryasporlu ile Bayburtsporlunun birbirine forma hediye etmeleri vardı ki, ne anlatılabilir, ne kelime bulup yazılabilir.

 ***

Sen gel de o gün yaşananlardan etkilenme..
Sen gel de avuçların patlayancıya dek Sakaryaspor taraftarını alkışlama, yaşattıkları güzellikten ötürü teşekkür etme..
Helal olsun..! Fair Play örneği olsun..!
O günü değil 10 gün, aradan 10 yıl da geçmiş olsa, siz olsanız unutabilir misiniz, okurlarınızla paylaşmak istemez misiniz?
Sakaryaspor taraftarını siz de alkışlayın, onlara bir teşekkür de siz yollayın...