Türk futbolunda denge çok düşük başka yerlere odaklanmak esas hedefe varmayı zorlaştırıyor.

Trabzonspor’da hedef şaştı.

Eleştiriler bakıldığında hocanın Antalya maçı kadrosu Şampiyonlar Ligi eleme maçı Kopenhag kadrosundan daha diri ve daha etkiliydi.

Buna rağmen o maçta takım baya sakat verdi.

Şampiyon olan kadrodan 5 as oyuncusundan eksik çıkılan derbide Galatasaray’dan baskı yiyorsun deniliyor.

Bakış açısı doğru da olabilir.

Avrupa’yı önemsemeyen bir hocanın varlığı mümkün değil.

Elemenin İlk müsabakasında Kopenhag takımı stratejik bir mücadele ile sahada vardı. Deplasmanda ki müsabakanın ikinci devresinde takımımızın oyunu daha etkiliydi.  Baktığınızda kâğıt üstünde geçen seneki şampiyon kadrosunu bir kaç kişi dışında bozmayan bir Trabzonspor var gibi duruyor.

Sonuçta bize gelene dek Kopenhag 6 maç yapmış 4 galibiyet bir beraberlik ve tek mağlubiyetle bizden daha hazır bir durumda karşımıza çıktı.

Antalya ve Galatasaray lig maçlarında Kopenhag Şampiyonlar Ligi iki maçlık elemesinde sahada görünen takım hazır değil.

Yapılan transferlerin hemen hemen tamamı kamp kadrosunda olmayınca takımla uyum sıkıntısı baş göstermekte.

Bu durum hayli yüksek meblağ ve şartlarla yapılan transfer çalışmasının ardından sahada isteneni veremediğin de pamuk ipliğine bağlı takım içi dengeler de değişebiliyor.

Takımların kurum kültürü, oyun hafızası olması gerekiyor.

Duygular aklın önüne geçmemeli.

Haddinden fazla transfer yapmak ama bunları kamp kadrosuna yetiştirememek yönetimsel bir durum.

Belli maaş kalıbının dışına çıkılamadığında gönderdiğin oyuncuyu bile taraftar arar olur.

Futbolda devamlılıkla sağlanan kadro yapısı şu ana kadar yok.

Sürekli değişerek bir arayış içine girmek ftbolcular üzerinde de aşırı baskı oluşturuyor.

Djaniny’nin ve Cornelius’un durumu buna örnektir.

Ağustos ayı Trabzonspor için çok yoğun ve tempolu geçti.

Lig’de altı puan alıp, Şampiyonlar Ligi’nde tek puan toplayan takımımız son olarak Galatasaray derbisiyle bu stresli ayı geride bırakıyor.

Üç lig maçında 7 puan, iki Şampiyonlar Ligi maçı ile yoğun maç trafiği sonlandı.

Bundan sonra Mart ayına kadar sürecek bir Avrupa Ligi ve devam eden lig maçları olacak.

Benim tespitim hocanın ekibinde, yedek kulübesinde Egemen Korkmaz vari bir yardımcı olmayışı oyuna etki ediyor.

Yerine gelen kardeşimiz bu boşluğu dolduramıyor.

Takım oyununu sabırla taraftara maçlarla uygulayarak geçen sene gösteren ve şampiyon olan takımı; bu kadar kötü eleştirmeye kimsenin hakkı yok.

Yönetimin, Abdullah hocanın, ekibinin ve futbolcuların da çok emekleri oldu bu şampiyonlukta.

Yıllar sonra gelen şampiyonluğun bu kadar basitçe eleştirilerle taşlanması asla kabul edilemez.

Her şartta desteğimiz yönetim, teknik ekip ve futbolculara.

Tam sabırla, inançla.