SİZDE HİÇ UTANMA YOK MU?

Haberi okuduğumda gerçekten şok oldum!  Stephane M’bia, Ogenyi Onazi ve Carl Medjani’nin menajeri olan Mazlum Ali Bilecan, alacağı olan 1 milyon 350 bin Euro komisyonu kendisine ödenmediği için Trabzonspor kulübüne icra işlemi başlatmış… Bu tabii ki ilk kez olan bir uygulama değil. Bordo-Mavili kulübü bakkal gibi bile yönetmeyi beceremeyen ama sözde bu kulübü çok sevdiğini söyleyenler tarafından öylesine iflas aşamasına getirildi ki, tesislerin kapısı icra memurları, avukatlarla doldu taştı yıllardır…

Ne acı ki bu tabloyu yaratan yönetim cahilleri sokakta ellerini kollarını rahatça sallayarak dolaşabiliyor, Trabzonspor üzerinden hala söz söyleme hakkını kendilerinde bulabiliyor, utanmadan, sıkılmadan toplumun karşısına çıkabiliyor. Bir başka acı ise toplum da bu tipleri bir şey sanarak değer veriyor, el üstünde tutuyor. Hatta kimilerinin isimlerini tribünlerden haykırmaktan geri durmuyorlar. Tüm bunlar ağır geliyor…

BİR MENAJERE BU KADAR PARAYI NASIL VERİRSİNİZ?

Geliyor da bu kez konulan icra çok farklı… Trabzonspor’un şikecilere, teşvikçilere, hakemleri satın alanlara karşı ölümüne mücadele verip, tüm statükoyu yerle bir ederek elde ettiği 6 şampiyonluk kupasına… Bordo-Mavililerin hak ettiği kupayı bile müzesine götürme becerisi gösteremeyen, bunu gasp eden, ettirenlerle insan gibi vuruşamayanların, ne yazık ki şikeyle de, teşvikle de, hakem, TFF ve kurullarının oyunlarıyla bile elinden alınamayan kupalarını haczettirme noktasına gelmesi utançtan başka ne olabilir ki!!!

Bir kere şunun altını çizelim, bu Ali Bilecan’a ne kadarlık menajerlik borcu oluşmuş ki iki yılda yaptırdığı transferlerden kalan alacağı hala 1 milyon 350 bin Euro olarak ortada duruyor. Adama hiç mi ödeme yapılmadı? Yoksa birçok ödeme yapıldı da kalan 1 milyon 350 bin Euro mu? Düşündürücü gerçekten! Rakam Euro bazında olduğunda sanki az gibi gözüküyor. Ama Türk lirası karşılığı tam 5 milyon 200 bini buluyor. Eski parayla 5 trilyon 200 milyar lira… Yahu şu anda takımda forma giyen Trabzonlu hiçbir futbolcu yıllık bu paranın üçte birini kazanmıyor.

Hangi hakla bu menajere, ya da onun gibilere bu kadar yüksek paralar verilebilir. Bunu verenleri Trabzonspor düşmanı ilan etsek haksızlık mı etmiş oluruz yani? Bordo-Mavili kulübü yönetirken, bonkör davrananlara soruyorum, şerefiniz üzerine yemin ederek ama bu paraların onda birini kendi işletmenizde, böylesine işler için harcar mısınız? Harcarsanız lafım yok ama harcamazsanız sizler gerçekten bu kulübün içine girmiş ve yok etmek için mücadele eden, içten içe kemirmemek adına görevlendirilmiş virüslersiniz!

BUNCA BORCA RAĞMEN HANGİ HAKLA ŞAMPİYONLUK SÖZÜ VERİRSİNİZ!

Buradan hareketle bir başka noktaya temas etmek istiyorum. Trabzonspor’un FİFA’da, TFF’de ve mahkemelerde davaları var. Bugün teknik direktörlüğünü yapan Ersun Yanal bile 450 bin Euro alacağı için kulübün kapısına kamyon dayattığı anlarda sözleşmesini yapmış ve iki sezon için cebine tam 3 milyon 250 bin Euro yani 13 milyon lirayı koymuştu. Yani eski parayla 13 trilyon lira…

Bunca davaya, bunca hacze rağmen Başkan Muharrem Usta ve yönetimi sanki her şey yolundaymış gibi hareket ediyor ya… İnanın afakanlar basıyor… Geçmiş 1,5 yılda tam 15 transferle kulübün içi bu ekip tarafından bir kez daha boşaltılırken, gelecek sezon için şampiyonluk vaadi nedeniyle de birçok isim gündeme getiriliyor. Yani yine milyonlarca Euro havada uçuşacak ve kulübün içi biraz daha boşaltılacak.

Ya sizde hiç utanma yok mu?

Müzenizdeki kupaları koruma konusunda bile sıkıntı yaşarken, onlara bile haciz getirirken yüzünüz kızarmıyor ve hala daha gelecek sezon şampiyonluktan söz ediyorsunuz, buna göre transfer yapacağınızdan dem vuruyorsunuz. Ya nasıl yönetici, nasıl başkansınız, nasıl Trabzonsporlusunuz siz? Yarı aç yarı tok yaşayan birçok personelinizin maaşını vermekte bile zorlanıyorsunuz, insanları, ev sahiplerine, marketlere karşı mahcup ediyorsunuz ama bu yandan milyon Euro/luk oyuncuların peşinden koşmaktan geri durmuyorsunuz!

BAŞKANIN AÇIKLAMALARI BENİ HİÇ AMA HİÇ İLGELENDİRMİYOR

Ya, siz kendi hayatınızda da böyle misiniz? Yani borcunuzun üzerine yatıp, paranıza para katıp, sonra da büyük işadamı havaları mı estiriyorsunuz? Ben, üç lira borcum olduğunda ve bu bir gün geciktiğinde küfür yiyeceğim diye sokağa çıkmaktan bile utanırken, sizler nasıl bu kadar rahat olabiliyorsunuz? Başkanın, ‘Haberim yoktu, sorumlulardan hesap soracağım. Bu bize yapılmış sabotajdır’ şeklindeki açıklamaları ya da ipoteğin bir hafta gecikmeyle kaldırılmış olması beni hiç ama hiç ilgilendirmiyor. Bu kulübün başkanıysanız birinci ve en önemli sorumlu sizsiniz. Kendinizi hala muhalefette sanıyorsunuz!

Yapmayın ya… İnsanları bu kadar aptal yerine de koymayın!

Bakın birazcık Trabzonsporluysanız, az da olsa kulübe gönül bağıyla bağlıysanız, lütfen, o renklerin sürekli yere düşmesine sebep olmayın. Gerçek taraftarı için çok anlamlı olan Bordo-Mavi renkleri ağlatmayın. Ya n’olur önce borçları temizleyin… Sonra şampiyonluk planları yapacak işlere imza atın olmaz mı?

YARATTIĞINIZ KAYNAĞIN 2 KATINI HARCIYORSUNUZ

Sakın ola ki kaynak yarattığınızdan falan söz etmeyin. Yarattığınız kaynağın iki-üç katını, transfer ettiğiniz futbolcuların, kulüplerinin ve menajerlerinin ceplerine boca ediyorsunuz. Borcu katladıkça katlıyorsunuz. Yapmayın, etmeyin, Trabzonspor’a yazık etmeyin! Boynunu büktürmeyin. Borçluların kapısına dayandığı zavallı bir varlık durumuna düşürmeyin…

Bir şey daha, sakın bu kulübe borç vererek ayakta tuttuğunuzu da söylemeyin. Kusura bakma da Sayın Muharrem Usta; Hastaneler zinciriniz var. Paraya para demiyorsunuz değil mi? Peki Muharrem Usta, Trabzonspor’da başkan adayı olmadan önce kimin umurundaydı, kimin! Hiç kimsenin değil mi? Şimdi her gün onlarca gazetede boy gösteriyorsunuz, TV’ler sizinle röportaj kapabilmek için sıraya girmişler… Gazete manşetlerinde, TV ekranlarında havanızı atıyorsunuz!

Peki .bunun bedelini ödediniz mi, ödeyecek misiniz?

BEDEL ÖDEMELİSİNİZ, BU DA İSTİFA OLMALIDIR!

Lütfen her reklamın bir bedeli vardır. Bırakın Trabzonspor’a verdiğiniz borç parayı… Bugüne kadar, bu kulübün başkanı olarak gazetelerde kapladığınız yer, TV’lerde size ayrılan zamanı mutlaka ve mutlaka reklam ücretinin ne kadar olduğunu bir hesaplatın. Ve çıkan rakamı Trabzonspor kulübüne ödeyin… Göreceksiniz ki, bugüne kadar verdiğiniz ve geri aldığınız, alacağınız borç paranın 10 katı bu kulübe borçlusunuz. Bu borcu ödeyiniz…

Ve tarihi statükoya savaş ilan ederek, güçlüleri eze eze adını futbolumuzun en tepesine yazdıran Trabzonspor’un ismini bir daha yere düşürmeyin!

Yoksa onun tarihi sizi de, sizin gibi bu kulübü müflis tüccar gibi yönetenleri de boğar!

Haberiniz olsun!!!