SONNOKTA ŞÜKRAN ATALAR - Trabzon Ticaret Borsası tarafından “3T.Tarım- Ticaret-Turizm” sloganı ile bu yılın Ocak ayından itibaren her ay farklı bir konuda olmak üzere düzenlenen toplantıların 5’incisi TTB Toplantı Salonunda gerçekleştirildi. ‘4 Mevsim Trabzon Turizmi’ forumu konusunun ele alındığı çalıştayda TTB Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Ergan, yeni anlayışlar ve yeni arayışlar çerçevesinde düzenlenen turizm çalıştayının hayırlı olmasını dileyerek başladığı konuşmasında Trabzon’un turizm varlıkları bakımından zengin bir kent olduğuna dikkat çekti. Bu zenginliklerin değerlendirilmesi adına gerekli özveriyi gösterdiklerini ve göstermeye devam edeceklerini belirten Başkan Ergan, bu çabaları kapsamında ‘3T’ toplantılarını gerçekleştirdiklerini belirtti. UZUN VADEDE KARLILIK Trabzon Ticaret Sanayi Odası Meclis Başkanı Şadan Eren’in de konuşma yaptığı çalıştayda turiste uygulanan fahiş fiyatlar da gündem oldu. Eren, “Kısa vadede değil uzun vadede karlılık hedeflenmeli. Turizmin gerçekten bacasız sanayi olması için bu konu dikkate alınmalı” diye konuştu. TTSO Meclis Başkanı Eren’in ardından bir sunum yapan Trabzon Ticaret Borsası Meclis Başkanı Sebahattin Arslantürk, turizm bilincinin insanlara doğru şekilde aşılanması gerektiğini vurguladı. Arslantürk şu şekilde konuştu, “Turiste yontulacak kaz gözüyle bakmamalıyız. Eğer öyle yaparsa bir kez yontarız devamı olmaz. Yarın öbürgün potansiyeli kaybederiz. Turist hep gittiği gibi buradan da gider.” MARKA ŞEHİR OLACAĞIZ Trabzon’un hala markalaşamadığı değerlendirmesinde bulunan Arslantürk sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Biz Trabzon’u marka yapacağız. Bunu sahip olduğumuz değerleri ön plana çıkararak sağlayacağız. Mesela Santa Harabeleri biz bu harabeleri ziyarete uygun hale getirdiğimizde turizm potansiyeli bakımından 10 kat büyürüz.” Ayrıca Trabzon’un su kaynakları bakımından da zenginliğine değinen Arslantürk, Maçka’daki Ayazma ve Coşandere derelerinin suyunu Ortodoks dinindeki turistlere satmayı planladıklarını söyledi. Dünyanın çeşitli yerlerinde ayazma suyu adı verilen şifalı olduğuna inanılan bu suların vaftiz suyu olarak satıldığını belirten Arslantürk, “Çok küçük bir miktarı 10 dolar olacak şekilde satılıyor. Biz de Ayazma, Coşandere ve Mahura sularını satacağız. Çünkü Coşandere’de çok su var. Trabzon’u kazanmak için turisti kazanacağız. Üreten ürettikçe marka değeri kazanan marka bir Trabzon olacağız” diye konuştu. SU SATMAKLA OLMAZ Arslantürk’ün konuşmasının ardından sözü devralan özel bir tur şirketi yöneticisi Halil Kibar Güven ise, “Dünyanın en önemli turizm merkezlerinden birisi olan Sümela Manastırı’nın 4 yıldır kapalı olduğu bir şehirde su satarak bu işi kotaramazsınız. Restorasyon dediğin bölüm bölüm olur. Bizde ise dünyanın önemini kabul ettiği manastır 4 yıldır kapalı. Turisti şehir merkezine bıraksanız yapacak hiçbir şeyi yok. Ayasofya’ya giriş ücretsizken derelerdeki suyu parayla satamazsınız. Trabzon’u Ankara’da tanıtıyorsanız Trabzon’da altyapısını hazırlamalısınız” ifadeleriyle eleştirilerini dile getirdi.