SONNOKTA HÜSEYİN TERZİ - Doğu Karadeniz’in ve Trabzon’un kaderini yakından ilgilendiren Samsun-Sarp Demiryolu Projesi için Ordulu siyasetçilerin, bürokratların, STK temsilcilerinin ve sivil derneklerinin projenin hayata geçirilmesi için yoğun bir şekilde lobi faaliyetleri yürütmeleri Trabzon’da da yankı buldu. Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği Başkanı Ahmet Hamdi Gürdoğan, Orduluların yürüttükleri lobi faaliyetlerine tam destek verdi. Gürdoğan, Erzincan-Trabzon Demiryolu Projesini savunan STK’lara ve siyasilere sitem etti. İşte Gürdoğan’ın açıklamaları: TRABZON ERZİNCAN FİZİBİL DEĞİL Trabzon-Erzican Demiryolu Projesi konusunda özellikle şunu diyorum. Bunun fizibilitesi yapılmadan istenilen bir proje. Şuanda var olan yol zaten Samsun ve Zonguldak’a bağlıdır. Samsun ve Zonguldak’a çok mu fazla mal geliyor? Türkiye’de demiryolunu kullanma oranı 4.4’tür. Biz 4.4 olan iç demiryollarını daha rehabilite etmeden hala iç demiryolu ile uğraşıyoruz. Şuandaki Başbakanımız Binali Yıldırım ile seneler öncesinde Ulaştırma Bakanlığı döneminde Erzincan-Trabzon demiryolunun fizibıl olmadığını söylemiştim. Elimde fizibilite raporları var. Aynı raporların içinde Samsun- Sarp demiryolu projesinin fizibil olduğunu gösteren raporlar. ASYA’Y AÇILMAMIZ LAZIM Biz geçmişten beri diyoruz ki; Asya’ya açılmamız lazım. Avrupa Birliği’nde yaşandığımız sıkıntılar da belli. Aynı dili ve alfabeyi kullandığımız Türki Cumhuriyetleri var. Kazakistan, Azerbaycan gibi. Türk malları o ülkelere gittiğinde birinci mal olarak aranıyor. Biz bu aranan Türk mallarını o ülkelere getirmeliyiz. Oralarda Türk organize sanayileri kurmamız lazım. Ama biz hala iç yollarla uğraşıyoruz. Anlatmak istediğim şu. Samsun’da ve Zonguldak’ta var olan demiryolları çalışıyor mu da biz Trabzon’a o kadar yatırım yapalım. ORDULULARI TEBRİK EDİYORUM Ama Orduluları tebrik ediyorum. Onlarda benim gibi düşünüyor. Demiryolunun sahilden geçip Batum’a bağlanmasının doğru olacağını düşünüyorlar. Bu durumu Trabzon görmüyor ama onlar görebiliyor. Ben Trabzon’da İhracatçılar Birliği Başkanlığı yapıyorum. Benim görevim dış ticaret. Benim ihracatçı firmalarım Rusya’ya ve Asya’ya açılıyor. Asya’da%65 oranında demiryolu kullanımı var. Bizim oradan pay almamız lazım. Bunun için Samsun-Sarp demiryolu öncelikli olmalı NEREDE MAL VAR DA BİZ GETİRECEĞİZ? Diyorlar ki Erzincan demiryolu olursa GAP’dan mal gelecek. Ben de soruyorum; son üç senede Samsun’dan ve Zonguldak’tan Rusya’ya mal mı gitti? Üretilen bir şey var da biz mi bilmiyoruz. Biz ihracatımızı yani yaş sebzeleri Mersin’den, Antalya’dan, Ege’den alıyoruz. Bugün %65 demiryolu kullanım oranı olan Asya’da biz yokuz. Bizim %65’ten pay almamız lazım. Ben herkes ile tartışmaya hazırım. Bana Erzincan-Trabzon demiryolunu savunacak olanlar, bana nerede mal olduğunu açıklayacaklar. Nerede mal var da biz getireceğiz. Bir mal varsa bizim limanlara gelmiyorsa eğer karayolu ile geliyorsa, soruyorum İzmir’de, Mersin’de ve Erzudum’da da tren yolu var. Samsun’da da var. Niye Samsun’a tren yolundan mal gelmiyor. Demek ki Türkiye’de demiryollarının rehabilite edilmesi ve tren yolu taşımacılığının yükselmesi lazım. ÜVEY EVLAT MUAMELESİ.. Bizim yüzde 10’lara ulaşmamız lazım ki iç tren yolunu yapalım. Biz diyoruz ki işin kolayına kaçmadan Samsun’dan Sarp’a bağlanalım. Böylece Hazar’ın üzerinden çalışan İpekyolu’na bağlanalım. Biz verilerle konuşuyoruz. Herkesle de bu konuda tartışmaya hazırım. Trabzon’da herkes turizmi konuşuyor. Ama Trabzon’da en büyük gelir ihracatta. Ama buna rağmen biz üvey evlat muamelesi görüyoruz. Trabzon’da bütün STK’ların işi turizm oldu. Bunu da yüzümüze gözümüze bulaştırdık. Bir Uzungöl’ümüz vardı; onu da mahvettik. Yeni bir destinasyon alanı mı çıkardık? Turistleri nasıl yolarız onunla uğraşıyoruz. ESKİDEN TİCARET ŞEHRİYDİK Yüzyıllar öncesindeki tarih haritasında Trabzon ticaret olarak geçiyor. Biz hala ticaret şehri olan Trabzon’u ticaret ile ilgili sorunlarını daha aza indirmek için uğraşırken her geçen gün kayıp veriyoruz. Trabzon, geçmişte 7 tane konsolosluğun olduğu yer değil miydi? Yabancı okulların olduğu yer değil miydi? Şimdi ise hepsi gitti. Biz eskiden şehrin ileri gelenleri ile siyasiler ile şehrin sorunlarını tartışırdık. Son birkaç yıldır bunları görebiliyor muyuz?