İŞTE O YAZI Türkiye bir seçimi daha geride bıraktı. Kazanan kaybeden, sevinen üzülen kısımlarına girmeden seçimlerin analinizi kendimce sizlere aktarmaya çalışacağım. *** Öncelikle şunu belirtmemde fayda var seçimin galibi ‘Tek adam’ Recep Tayyip Erdoğan oldu. Tek adamlığı yalnızlığındandır biline. AK Parti oylarının Erdoğan oylarının ne kadar gerisinde olduğuna bakarsanız ‘Tek ve yalnız adam’ olduğunu daha iyi anlarsınız. Herkes konuşur AK Parti yapar diye bir slogan var ya aslında onu “Herkes konuşur Erdoğan kazanır” diye değiştirmek gerekir. Her türlü eleştiriye, tahammülsüzlüğe, darbe girişimine, suçlamalara, iddialara rağmen Recep Tayyip Erdoğan yine kazanmasını bildi. Dip dalga dediler, seçmen çok sessiz dediler, bu kez tamam dediler, Erdoğan zorda dediler ancak sandıktan çıkan sonuç hiç de öyle olmadı. Tek ve yalnız adam Erdoğan (AK Parti’den gelen oylardan daha çok MHP’lilerin desteğiyle) yine kazandı. Her zaman demişimdir; “Tayyip Erdoğan dışında AK Parti’de bir kaç kişi hariç kimse olmasın yüzde 80’le başa gelir” diye. Bir kez daha bunun haklılığına inandım. Erdoğan’ın el freni AK Parti(ci)ler.. Bu konuya başka zaman tekrar gireriz. Devam edelim. *** Seçim sonuçları gösterdi ki, Tayyip Erdoğan geçen 16 koca yıla rağmen halen daha popüler. 16 yılda 13 seçim zaferi tatmış bir devlet adamı. AK Parti(ci)ler her ne kadar paçasından tutup çekseler de bu millet halen daha ona güveniyor. Partililer ne kadar kendilerine çalışıp, halkı küstürseler de, vatandaş halen daha “Erdoğan’ın hatırı” diyor. Her ne kadar bu seçimlerde alternatifli bir muhalefet olsa da bu millet, “Yaparsa yine Erdoğan yapar” dedi. DOĞU VE GÜNEYDOĞU’DA SOYLU FIRTINASI VARDI Sonucu en çok merak edilen bölgelerin başında Doğu ve Güneydoğu Anadolu geliyordu. Her ne kadar devletin kaynak akıttığı, hizmet döktüğü il ve ilçelerde yine PKK’nın uzantılarına yüzde 80 gibi bir oy çıksa da bölgenin genelinde HDP’nin düşüşü AK Parti’nin yükselişi dikkate değer. Devlet devletliliğini gösterince, “Kürtler Erdoğan’ı sildi” diyenler bugün sus pus.. Resmi olmayan sonuçlara göre, 67 milletvekili ile Meclis’e giren HDP’yi barajın üstüne Kürtler’in aksine ‘Bizim Batı bölgesi’ çıkardı. HDP’nin cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş’ın oyu yüzde 8’de kalırken, İstanbul, Ankara ve İzmir gibi büyük illerden gelen oylar HDP’nin barajı aşmasını sağladı. HDP, Doğu ve güneydoğu illerinde yaklaşık yüzde 5 ile 10 arasında bir oy kaybı yaşadığı görüldü. 1 Kasım’da Diyarbakır’da yüzde 71.32 oy oranına ulaşan HDP’nin bu seçimde Diyarbakır’dan aldığı oy yüzde 65 oldu. HDP, Muş, Bitlis, Siirt, Hakkari gibi illerde de oy kaybı yaşadı. HDP’nin en çok oy kaybı yaşadığı illerden biri de Şırnak’ oldu. 1 Kasım’da Şırnak’ta yüzde 84 oy oranına ulaşan HDP’nin oyu bu kentte yüzde 70’e kadar geriledi. İstanbul’da oylar arttı 1 Kasım 2015 seçimlerinde İstanbul’da yüzde 10.27 oy alan HDP, bu seçimlerde yüzde 12.5’e ulaştı. Ankara’da 1 Kasım’da yüzde 4.43 oy alan HDP’nin 24 Haziran oyu yüzde 6’ya ulaştı. HDP, İzmir’de de oy oranını yüzde 8.89’dan yüzde 11’e çıkardı. HDP, Mersin, Antalya gibi sahil kentlerinde de oyunu arttırdı. Tüm bu sonuçlara bakıldığında tıpkı 2017 Referandumu’nda olduğu gibi, “İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun azmi HDP’yi sandığa gömdü” dedirtti. Büyük bir kararlılıkla yürütülen terör operasyonları bölge halkında tepki yerine mutluluğa neden olduğunu bu sonuçların ardından söyleyebiliriz. Zira bölge halkı Süleyman Soylu’ya inanılmaz bir muhabbet besliyor. Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan’a Doğu ve Güneydoğu’nun desteği artıyorsa bunda ‘Soylu’ bir duruşun büyük bir etkisi vardır. KARADENİZ’İN DEMİRTAŞ AŞKI İçişleri Bakanı Süleyman Soylu Doğu ve Güneydoğu’da PKK aşkını sarstı ancak ‘Milliyetçi’ geçinen Karadeniz’e tesir etmemiş. Nice şehit veren bu topraklarda, 15’lik Eren Bülbül’ün memleketinde HDP’ye çıkan oylar bunu gösteriyor. Trabzon’da il ve ilçe teşkilatı bulunmamasına rağmen işte HDP’ye çıkan oylar: Akçaabat: 403 Araklı: 176 Arsin: 59 Beşikdüzü: 157 Çarşıbaşı: 45 Çaykara: 58 Dernekpazarı: 3 Düzköy: 85 Hayrat: 9 Köprübaşı: 7 Maçka: 75 Of: 180 Ortahisar: 1922 Şalpazarı: 24 Sürmene: 95 Tonya: 204 Vakfıkebir: 90 Yomra: 156 Toplam 3 bin 792 oy. Dağlarında PKK’nın kol gezdiği Giresun’da da durum farklı değil. Giresun’dan da HDP’ye toplam 2 bin 982 oy çıktı. “Kahpe içerden olunca/ kapı kilit tutmaz oğul!” demeyeceğim ama... Karadeniz’e yakışmadı. ERDOĞAN VE SOYLU TRABZON’A GELMESEYDİ Trabzon’un büyük kaybedeni AK Parti teşkilatı oldu. 11 puanlık bir oy kaybı yaşandı. 1 Kasım’da Soylu fırtınası ile rekor düzey olan yüzde 66,8’i gören AK Parti öngördüğümüz gibi yüzde 55’lere kadar geriledi. 1 Kasım’da 6 vekilliğin kapısından dönen AK Parti Trabzon 24 Haziran seçimlerinde 4’üncü vekilliği sadece bin 640 oyla kazandı. En başında ön gördüğümüz 3-1-1-1 dağılımı neredeyse oluyordu. Bu öyle böyle bir düşüş değildir. AK Parti Trabzon teşkilatı 4 vekilliği belki başarı olarak görüyor ancak durum hiç de öyle değil. *** Biz seçim öncesi bu gerçeği gazeteci refleksiyle söylediğimizde her ne kadar “AK Parti’ye düşman mısın” diye telefonlar alsak da asıl düşmanın gerçekleri görmezden gelenlerin olduğunu herkes gördü. Erdoğan’ın balkon konuşmasında, “Sandıkta seçmenin partimize verdiği mesajı da iyi anladık. Gerekenleri yapıp gelecek seçimlere hazırlanacağız” sözleri kafasını kuma gömenlere ders niteliğindedir. AK Parti için artık vekillik de belediye başkanlığı da ‘Ceketini assa kazanır’ modundan çıkmalıdır. Halka rağmen kimse Trabzonlunun karşısına bundan sonra çıkmamalı. Çıkarsa halk yine dediğini yapar, kaybettirir. “AK Parti listesi kimsenin içine sinmedi” dedik. Akabinde, “Seçmen tüm hatalara rağmen yine de tümüyle Erdoğan’dan vazgeçmez” dedik. Ne dediysek çıktı. *** Unutulmasın bugün AK Parti Salih Cora’yı yeniden vekil seçtirdiyse bu kesinlikle teşkilatların çabasıyla olmadı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Trabzon’daki iftar programı olmasaydı.. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trabzon mitinginde küskün gönülleri almasaydı, emin olun ki Salih Cora’ya yazık olacaktı ve bugün vekil falan değildi. Tüm yanlışlara rağmen, tüm hatalı isim ve işlere rağmen AK Parti’ye geçmişte oy vermiş küskün seçmen bu iki buluşmada, “Lanet olsun! Yine Soylu ve Erdoğan hatırına belki son kez AK Parti’ye oy vereceğim” dedi. Ve dediğini yaptı.. Vakit Trabzon falan değil hatalardan ders alma vakti… LİSTE YANLIŞ DEMİŞTİK “AK Parti’de liste tercihi yanlış” dediğimizde “Tayyip düşmanısın” diyenler eminim ki ne dediğimizi şimdi daha iyi anlayacak. “Ne var bu Batı’da? Doğu ve merkezden kim oy isteyecek” dediğimizde bize kin besleyenler şimdi ne düşüyorlardır. Bakın size ne göstereceğim. AK Parti’nin ilk 4 sırasının ilçelerindeki oylara bir bakalım.. Akçaabat: 1 Kasım’da % 69 alan ilçe bu seçimde ilk 4’te iki tane milletvekili adayı olmasına rağmen 58’e düştü. Tonya: Salih Cora’nın memleketi.. 1 Kasım’da yüzde 66 olan oy oranı 54’te geriledi. (7 Haziran’da bile 55,4’tü) Vakfıkebir: AK Parti’nin ilk sıra adayı Muhammet Balta’nın memleketi… 1 Kasım’da 65 olan oran 56’ya çakılmış. Ortahisar: Yüzde 60’dan 49’a inmiş.. Demek ki neymiş; AK Parti listesinde sadece Batı’ya ağırlık verirken hem Batı’da hem Doğu’da hem de Merkez’de ciddi anlamda oy kaybetti. İlk 4’teki Milletvekili adaylarının (Şimdiki vekiller) ilçelerinde yaşanan düşüşler tesadüf olarak görülebilir mi? AK Parti bu tabloyu iyi okumalı. Aksi halde Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır. BEDAVADAN VEKİLLİK YOK MHP’nin ilk sıra adayı Nihat Birinci eşi dostu ziyaret ederek geçirdiği seçim döneminin ardından AK Parti’den gelen tepki oylarıyla neredeyse bedavadan milletvekili seçilecekti. Trabzon’da belki de tek kendi çabalarıyla kazanan isim Hüseyin Örs oldu. Karizmasını iyi kullandı, iyi çalıştı, diğer milletvekili adaylarının çalışmalarıyla ve MHP’den kayan oylarla birlikte bedavadan değil alın teriyle meclisin yolunu tuttu. Hüseyin Örs’le birlikte Trabzon TBMM’de yeni bir yüze daha kavuştu. CHP 1 VEKİLE ABONE Trabzon’da bir diğer fiyaskonun adresi ise CHP oldu. CHP’de de Ahmet Kaya kıyamet kopsa CHP’ye oy verecek olanların oyuyla TBMM’ye gidiyor. HDP’nin oylarını arttırdığı Trabzon’da CHP oylarında hiç artış yok. Ne yani, binlerce yeni seçmenin ilk kez seçim kullandığı bir Trabzon’da CHP’li ailelerin hiç mi oy kullanma yaşına gelen çocuğu, yakını veya o düşüncedeki birileri oluşmadı. CHP seçmeni HDP’yi palazlandırmak kadar kendi partisini düşünmedi. Yani 1 vekile abone olunmuş. Devam…