NOKTA ATIŞ

Nokta Atış -28.5.2025

KOSTAKİ KONAĞI ZİYARETE BU YÜZDEN AÇILAMIYOR!

Trabzon’da uzun süredir devam eden restorasyon çalışmaları tamamlanan, çevre düzenlemesi de bitirilen Trabzon Müzesi olarak hizmet veren Kostaki Konağı’nın bu turizm mevsiminde kapılarını açması bekleniyordu. Her ne hikmetse Trabzon Müzesi’nin açılışına dair Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü’nden ses seda çıkmadı. Tarihi eserlerin teşhirine ilişkin bir sorun mu var diye düşünüldü ama buna da bir cevap verilmedi.
Kostaki Konağı yani Trabzon Müzesi’nin niçin kapılarını turizm sezonunda açmadığına dair Ortahisar Belediye Başkan Yardımcısı ve Büyükşehir Belediyesi CHP Grup Başkan Vekili Cüneyit Zorlu sosyal medya hesabından çarpıcı bir iddiada bulundu. Zorlu yaptığı açıklamada, Trabzon Müzesi’ne giriş için kurulacak olan turnikelerin temin edilememesinden dolayı müzenin ziyarete açılmadığını ileri sürdü. Zorlu, “Kostaki Konağı restorasyonu şubat ayında tamamlandı. Bütün malzeme alımları yapıldı. Niye açılmıyor? Turizm mevsimi başladı... Gecikme sebebi çok basit ve komik. Giriş turnikelerini getiremedikleri için müze aylardır açılmıyor. Bu organizasyonu önceden yapmayan kim ise, hesabının sorulması lazım. Eser güzel oldu eleştirmek istemiyoruz ama bir an önce açılması gerekiyor” ifadelerini kullandı.

İŞ DÜNYASI FİNANSMANA ERİŞEBİLMEK İSTİYOR!

AK Parti Trabzon İl Başkanı Sezgin Mumcu ve yönetim kurulu üyeleri Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası'nı ziyaret etti. TTSO Meclis Başkanı Şadan Eren, TTSO Başkanı Erkut Çelebi ve Başkan Yardımcısı Ali Haydar Baş ile görüşen AK Parti heyeti ile yürütülen çalışmalar ve şehrin çeşitli projeleri konusunda istişare yapıldı. TTSO Başkanı Erkut Çelebi, geçtiğimiz hafta TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun ev sahipliğinde Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve bakanların katılımıyla Ankara'da Türkiye Ekonomi Şurasını gerçekleştirdiklerini belirterek, "Taleplerimizi ve çözüm önerilerimizi Cumhurbaşkanı Yardımcımız ve bakanlarımıza ilettik. Yerelde de taleplerin çözümü noktasında sizlerle sürekli temas halindeyiz. Özellikle reel sektörün finansmana erişimi konusunda alınacak yeni önlemlerin ve Cumhurbaşkanımız tarafından açıklanan KGF desteğinin zor durumdaki firmalarımıza gerçekten can suyu olmasını umuyoruz. Kredilerin verilme şartları konusunda isteklerimizi de Cumhurbaşkanı Yardımcımız ve bakanlarımıza ilettik" dedi.

TİCARET BORSASINDAN KOKARCA İLACI!

Başta fındık olmak üzere zirai ürünlerde büyük zararlara yol açabilen Kahverengi Kokarca ile mücadeleye Trabzon Ticaret Borsası (TTB) destek vermeye devam ediyor. 2018’den beri zararlı ile mücadele için bilgilendirici ve uyarıcı çalışmaların yanı sıra üreticilere ilaç dağıtımı yapan TTB, bu yıl da üyesi olan işletme sahipleri ile işbirliği yaparak desteğini sürdürüyor.
TTB Yönetim Kurulu Başkanı Eyyüp Ergan, yaklaşık 7 yıldan beri zararlı ile mücadeleye önderlik yaptıklarını belirterek, bu yıl da borsaya üye 120 işletme sahibine belirli sayıda ilaç vererek, bunları üreticilere ulaştırmaya başladıklarını söyledi.
Eyyüp Ergan, ilaçlamanın nasıl yapılacağını anlatan broşürler de bastırıp üreticilere dağıtmaya başladıklarını da ifade ederek, “Üreticilerimiz ilçelerindeki Tarım ve Orman Müdürlüklerinden de uygulama için destek alabilirler. Mücadelenin belirli aralıklarla fındık hasadına kadar sürdürülmesi gerekiyor” dedi.
TTB tarafından ülkemize Gürcistan üzerinden 2017 yılında girmeye başlayan kahverengi kokarca ile mücadele dikkat çekmek için 2018 yılında çalışmalar başlatılmıştı. “Gördüğün Yerde Yok Et” yazılı afişler fındık üretilen tüm illere dağıtılırken, toplantılar düzenlenmiş, raporlar hazırlanmış, geçen yıl da her ilçede organizasyonlar düzenlenerek köy muhtarları vasıtasıyla üreticilere ilaçlar verilmişti.

HAYATIMIZA SAHİP ÇIKIN!

Artan nüfus, kentleşme, sanayileşme ve bilinçsiz tarımsal faaliyetler, suyun tüketim oranını hızla artırıyor; buna karşılık iklim değişikliği, su döngüsünü bozarak yenilenme hızını azaltıyor. Su krizinin yalnızca çevresel değil, aynı zamanda sosyo-politik ve ekonomik yansımalarının da olduğuna işaret eden Ziraat Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi Başkanı Cemil Pehlevan, “Özellikle Orta Doğu, Afrika ve Güney Asya gibi su stresi yaşayan bölgelerde, suya erişim artık bir güvenlik meselesi haline gelmiştir. Su kıtlığı, göç hareketlerini tetiklemekte, tarımsal üretimi kısıtlamakta ve devletlerarası ilişkileri gerilimli hâle getirebilmektedir. Bu bağlamda su, geleceğin stratejik kaynaklarından biri olarak değerlendirilmektedir. Bireysel düzeyde alınabilecek basit önlemler dahi, makro ölçekte anlamlı sonuçlar doğurabilir. Muslukların açık bırakılmaması, su tasarruflu teknolojilerin kullanımı, yağmur suyu hasadı gibi uygulamalar, farkındalık temelli çözümler arasında sayılabilir. Ancak bu tür bireysel çabaların etkili olabilmesi için, kurumsal ve kamusal düzeyde de sürdürülebilir su yönetimi politikalarının benimsenmesi gerekmektedir” dedi.
NE YAPILMALI?
Suya yönelik yaklaşımımızı yalnızca bir tüketim aracı perspektifinden değil, aynı zamanda bir yaşam hakkı ve gelecek nesillere karşı sorumluluk bağlamında değerlendirmek gerektiğinin altını çizen Cemil Pehlevan yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı:
Yerüstü ve yeraltı su kaynaklarının miktar ve kalite açısından envanteri çıkarılmalı. Su kaynaklarına yönelik kısa, orta ve uzun vadeli koruma planları yapılmalı. Kuraklık eylem planları oluşturulmalı. Baraj, gölet, sulama kanalı, su arıtma tesisi gibi yatırımlar planlanmalı. Akiferlerin ve havzaların korunması için yapılaşma ve kullanım kısıtlamaları belirlenmeli. Atık su arıtma tesisleri kurulmalı ve denetlenmeli. Su kalitesi ve miktarının sürekli izlenmeli. Mevzuata aykırı su kullanımı ve kirlilik durumlarına yaptırımlar uygulanmalı. Eğitim ve farkındalık çalışmaları desteklenmeli. Belediyeler, çiftçiler, sanayi temsilcileri, STK'lar ve vatandaşlar sürece dâhil edilmeli.

27 MAYIS 1960 DARBECİ ZİHNİYETİN DOĞUŞUDUR!

Ak Parti Trabzon İl Başkanlığı, 27 Mayıs 1960 darbesinin yıldönümünde bir basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada, “Demokrasi şehitlerimiz Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’a Allah’tan rahmet diliyoruz. 27 Mayıs sadece tek bir darbe tarihi değildir. Maalesef ülkemizde darbeci zihniyetin doğuşunu ve vesayet mekanizmalarının kurgulanmasını temsil eder. O günden sonra birçok darbeci ve cuntacı cesaretini 27 Mayısçılardan almış ve 27 Mayısçıların kurguladığı düzenin içinde sivil ve demokratik siyaseti kontrol altında tutmak istemiştir. Milletin iradesi yerine vesayet zihniyeti geçirilmiştir. Bu bakımdan 27 Mayıs siyasi tarihimizde sürekli tekrar edecek olan bir zihniyetin tohumlarını saçmıştır” denildi.
Kurulan vesayet mekanizmasıyla on yıllar boyunca milletin seçtiği hükümetlerin darbe ve idam tehditleri altında görev yapmak zorunda kaldığına işaret edilen açıklamada, “Milletin iradesi yok sayıldı. Maalesef, takip eden yıllarda ülkemiz bu vesayet düzeninin yarattığı darbelerle sürekli geriletilmiştir. Milletin onayıyla iş başına gelen her iktidar, karşısında bu anti-demokratik düzeni bulmuştur. Ancak bu necip millet içinden demokrasi kahramanları çıkarmaya devam etmiştir. AK Parti hükümetleri olarak göreve geldiğimiz ilk günden bu yana bu vesayetçilerle ve cunta heveslileriyle defalarca yüzleştik ve sonuna kadar mücadele verdik. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde AK Parti döneminde bu vesayet mekanizmalarını milletimizin desteğiyle teker teker çökerttik. Devlet millet kucaklaşmasını inşa ederek milletin iradesini yeniden tesis ettik. Ancak unutmamak gerekir ki vesayet çökmüş olsa da bazı adreslerde vesayetçi zihniyet hâlâ yaşıyor. Ancak biz de buradayız. Demokrasi için hukuk için her türlü vesayet zihniyetine karşı dik duruşumuz sürecektir. Bu ülkenin vesayetçi ve cuntacı zihniyete feda edecek bir dakikası bile yoktur” ifadeleri kullanıldı.