Başkan Coşkun Erüz, yaylaların devletin ve halkın malı olduğunu ve izinsiz yapılaşmanın tamamen mevzuata aykırı olduğunu belirterek, “Yaylalar; mera kanunu ve diğer yasalarla koruma altına alınmış, yapılaşması yasak alanlardır. Bu alanlar yalnızca tarım ve hayvancılığa tahsis edilmiştir. Mera, devletin malıdır; halkın malıdır ve kimseye devredilemez” ifadelerini kullandı.
KAMU MALININ YAĞMALANMASI
“Bölgede neredeyse 100 bine yakın kaçak yayla evi var” diyen Başkan Erüz, “Fiili durumda bölgede neredeyse 100 bine yakın kaçak yayla evi olduğu söyleniyor. Bunların yüzde doksan dokuzu hayvancılıkla ilgisi olmayan yazlıklara, lüks villalara dönüşmüştür. Bu durum kamu malının yağmalanmasıdır. Müslüman bir ülkede, bu davranış etik ve ahlaki açıdan kabul edilemez” dedi.
DÜNYADA KABUL GÖRMÜYOR!
Coşkun Erüz, yapılan yayla turizminin dünya ölçeğinde kabul görmediğine değinerek, “Parça parça tahrip edilmiş bir yaylada turizm yapılmaz. Turizmin bir standardı, kalitesi ve beklentisi vardır; şu an yaptığımız turizm günü kurtarmaya yönelik olup geleceği yok etmektedir. Dolayısıyla yaylaları kaybediyoruz. Bizim uyguladığımız biçim, dünya ölçeğinde kabul görmemektedir” diye konuştu.
DEVLET GÜCÜNÜ UYGULAMALI
Kaçak yapılar üzerinde devletin gücünü göstermesi gerektiğini vurgulayan Erüz, “Devlet, sahip olduğu gücü, kuralını, kaydını ve denetimini gerektiği ölçüde ciddi şekilde uygulamalıdır. Aksi hâlde 84 milyonun hakkını bazı kişilere peşkeş çekmiş oluruz. Ne idari ne toplumsal açıdan bu doğru değildir” şeklinde konuştu. >> GÜLCAN AYDOĞAN ÖZEL HABER
