2014 yılı, Türk Dünyası’nda fikirleriyle iz bırakmış bir Kırım Türkü olan İsmail Gaspıralı’nın (1851-1914) ölümünün yüzüncü yıl dönümüdür. İsmail Gaspıralı, Rus kontrolünde bulunan Türk-İslam topluluklarının eğitimi, özgürlüğü ve modernleşmesiyle ilgili çalışmalar yürütmüş bir Türk düşünürüdür.
‘Dilde, Fikirde ve İşte Birlik’ felsefesiyle Türk Dünyası’nın birliğini savunan Gaspıralı’nın görüşlerinin bir kısmı günümüzde geçerliliğini korumaktadır. Ona göre Türk Dünyası ilk aşamada dil birliğini gerçekleştirmeliydi. Türklerin fikir birliği yapabilmesinin ön şartı dil birliğiydi, dil birliği olmadan fikir birliği söz konusu olamazdı. İş birliği ise, fikir birliğine sahip olanlar tarafından gerçekleştirilebilirdi. Gaspıralı’nın ortaya koyduğu fikirler bugün hala geçerliliğini korumakta ve Türk Dünyası’na yol göstermektedir.
İsmail Gaspıralı’nın ölümünün yüzüncü yıl dönümü nedeniyle ülkemizde değişik etkinlikler yapıldı. Bu etkinliklerden bir tanesi, İstanbul Üniversitesi, İstanbul Türk Ocağı, TİKA ve Fatih Belediyesi’nin ortaklaşa düzenledikleri ‘Gaspıralı İsmail Bey’in Ölümünün 100. Yılında Dilde, Fikirde, İşte Birlik’te Neredeyiz?’ isimli uluslararası sempozyumdu.
15-17 Ekim 2015 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleştirilen sempozyuma Litvanya, Kırım, Rusya, Azerbaycan ve Türkiye’den yaklaşık 45 akademisyen katıldı. Sempozyumda sunulan bildirilerde İsmail Gaspıralı’nın hayatı, kişiliği, fikir ve eylemleri değişik açılardan incelenmiş ve tartışılmıştır.
Sempozyuma ‘İsmail Gaspıralı ve Değer Eğitimi’ isimli bildirimle katıldım. Bildirim Gaspıralı’nın fikirlerinin değer eğitiminde nasıl kullanılabileceği konusunda pratik öneriler içermektedir.
Tarihimizde iz bırakmış önemli şahsiyetler sadece betimsel bir anlayışla geçmişte yaptıklarıyla araştırılmamalıdır.
Bilim insanları aynı zamanda bugünün problemlerinin çözümünde, geçmişte yaşamış önemli şahsiyetlerin fikir ve düşüncelerine dayalı pratik öneriler de getirmelidir.