SERKAN FAİZ KİMDİR? Serkan Faiz 1983 yılında Trabzon’un Beşikdüzü İlçesinde dünyaya geldi. Memur bir ailenin erkek çocuğu. İlk ve Orta Öğretim memur çocuğu olması nedeniyle memleketine hasret kalarak Erzincan ve Erzurum’da okudu. Lise eğitimi için özlemini duyduğu topraklarına Trabzon’a dönerek yabancı dil ağırlıklı Lise eğitimini Trabzon Fatih Lisesinde tamamladı. İskenderun Mustafa Kemal Üniversitesinde İnşaat Mühendisliği lisans eğitimi aldı. 2007-2011 arasında özel sektörde yöneticilik yaparak girdi. 2011 yılında SEFA İNŞAAT TAAHHUT adlı kendi şirketini kurdu. Evli ve İki erkek çocuk babası. 24 Haziran’da yapılacak seçimler için İyi Parti Trabzon Milletvekili aday adaylığını açıklayan Serkan Faiz, genç ve tecrübeli bir sima. Geleceğe yönelik geniş çaplı planlar yapma yeteneğine sahip Trabzonlu iş adamı siyaset dünyasında çok konuşulacak. Gündeme dair açıklamalarda bulunan Serkan Faiz, “Bugün siyaset demek ülkenin bekası, milletin geleceği, hak, hukuk, adalet demektir. Kendi donanımıma olan güvenle ve sağlıklı siyaset zemini Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener İYİ Parti’yi kurarak bize sununca aktif siyasette olmaya karar verdim” dedi. “ÜLKENİN BEKASI İÇİN…” Siyaset hayatına neden atıldınız? Siyaseti düne kadar içinde olmama rağmen yönetim erklerinin bir kolu olarak görüyordum. Açıkçası bugünkü kadar elzem bir rolde siyaset karşımıza çıkar diye düşünmemiştim. Ancak benim gibi toplumun kahir ekseriye tininde bugün siyasetin geldiği noktayı, bu noktanın devlet ve millet için ne kadar hayati olduğunu gördüğünü düşünüyorum. Bu manada bende siyasete dünden daha farklı anlamlar yüklüyorum. Bugün siyaset demek ülkenin bekası, milletin geleceği, hak, hukuk, adalet demektir. Bunları görünce, kendi donanımıma olan güvenle bunları birleştirince ve en önemlisi sağlıklı bir siyaset zemini Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener İYİ Parti’yi kurarak bize sununca aktif siyasette olmaya karar verdim. TOPLUMUN İÇİNDEN BİRİ Siyasetin hep içinde oldum dediniz. Daha önce herhangi bir partide oldunuz mu? Aslına bakarsanız siyaset toplum dinamiklerini yakalamak, toplumu yönlendirmektir. Elinize bir yetki geçerse de toplum adına ve Devletin kurucu ilkelerine riayet ederek, saygı duyarak topluma hizmet etmektir. Sokakta 3-5 arkadaşınızla yaptığınız muhabbet de siyasettir. Farklı partilerden olan arkadaşlarla, gerek saha çalışması, bazen aktif siyasette olan dostlarımızla seçim çalışması yaptım. Hem işim gereği hem de karakteristik yapım gereği diyelim, farklı kesimlerle ve geniş bir coğrafya da hep sahada oldum. Toplumun içinde oldum. GEÇMİŞ DEĞİL, GÜNÜMÜZ ÜZÜYOR! Bugün bir siyasetçi gözüyle toplumumuzu sorsam size? Bizim çocukluğumuz duayen liderlerin hep birlikte TV ekranları yaptıkları siyasi sohbetleri dinlemekle geçti. Zaten bir iki kanal vardı. Orada mülahazalar yapılır bizde keyifle izlerdik. Farklı partilere ait liderler olsa da nezaket vardı, en önemlisi topluma saygı vardı. Bugün bu anlamda bir üst görüntü yok maalesef. Bu tahammülsüzlük topluma da direk yansıyor. Biz de bunu rahatlıkla gözlemliyoruz. Dün sohbet ettiğimiz arkadaşlar, farklı bir partide olduğunuzda ya da onlardan farklı bir şey söylediğinizde, savunduğunuzda sizinle arasına mesafe koyuyor… Üzülüyoruz…Herkese, her kesime hitap edecek bir parti olmamızı da bu anlamda çok önemsiyoruz. Ben İYİ Parti’nin bir parçası olarak şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, hangi partiye destek verdiği hiç önemli değil insanların, yeter ki konuşabilelim. Partimizin kapıları, partililerimizin de gönülleri her fikre açıktır. AKŞENER’E FETÖ’CU DİYENLER İYİ OKUSUN Sayın Meral Akşener için özellikle iktidar kanatından yansıyan FETÖ söylemleri, şer odak atıfları var. Bunlarla ilgili düşünceleriniz ne? Siyasi iktidarlar yaptıklarıyla veya yapacaklarıyla hayatlarını devam ettirmeliler. Bugün bu anlamda çok vahim bir durum var. Muhalefete iftira atarak, anlamsız ithamlarda bulunarak yoluna devam etmeye çalışan bir iktidar ve siyasi ortaklık yaptığı parti var. Burası hukuk devleti, elinde belge, bilgi olan çok rahatlıkla adli mercilere sunabilir ve gereğini yapabilir, hatta yargı üzerindeki baskıyı görerek ifade edersek yaptırabilir. Sayın Genel Başkanımı çok açık yüreklilikle ifade etti, yedi göbek sülalemde tek FETÖcu bulun gereğini yaparım’ dedi. “Ancak, FETÖ’cü görmek isteyen sağına soluna, aynaya baksın. Bunlara çok da kulak asmadan yolumuza bakıyoruz. Ama bize bu ithamlarda bulunanların da kendilerini aklama uğraşında olmalarını nafile bir çaba olarak görüyoruz. Sadece FETÖ anlamında değil PKK konusunda bile “valilere dokunmayın talimatı verdik diyenler“, bırakın ne derlerse desinler… KUTLAMAK GEREK… Türkiye’nin size göre en önemli sorunları nelerdir? O kadar çok ki... Bu sorunları görerek bu görevlere talip olan herkesi hakikaten kutlamak gerek. Bir aldatmaca ile karşı karşıyayız, her anlamda. Bakın iktidarın açıkladığı emekliye ikramiye de bile herkese 1000TL olayı bir fiyasko çıktı. Herkese maaşı oranında 300 TL ile 1000 TL arasında bir ödeme söz konusu. Ancak emeklisini 300 TL’ye muhtaç gören bir zihniyetin siz tasavvur edin nasıl bir enkaz bıraktığını. Eğitimde ayrıcalıklı okullar yaratmak için harcanan enerjisi eğitimin kalitesini yükseltmek için harcamak gerekmez mi? Bina, yol... Konuşulan bunlar… Peki, hızla artan şehirleşme bunun ortaya çıkardığı sorunlar, alt yapı ve üst yapı eksiklikleri, güven ortamının yok edilmesi, hukuksuzluk, tedirgin olan sermaye. TEDAVİSİZ YARALAR VAR Hep ilkelerden yana olmalıyız. Siz mülkiyet hukukuna riayet etmezseniz, keyfi el koymalar yaparsanız özel teşebbüs korkar. Yabancı yatırımcı gelmez. Cari açığınızı kapatmak için bir tek turizm kalır elinizde, onda da niteliklilik sorunumuz var. Ucuz olmamız sorun. Ülkenin genelinde 12 ay etkin bir talep olmaması sorun. Turizm arzımız sorun. Tarım, hayvancılık bitmiş durumda. Elimizdeki son milli değerler peşkeş çekilir şekilde, yangından mal kaçırırcasına değerinin altında satıldı. Bugün fındık 8 TL… Çay hakeza... Dış politika konusunu hiç açmayalım bile. Derin ve tedavisiz yaralar söz konusu… DONANIMLI İNSAN POTANSİYELİ… Karamsar mısınız? Tam aksine. İYİ PARTİ olarak yola çıkarken işimizin kolay olmadığını bilerek görerek yola çıktık ancak bilip gördüğümüz çok net bir şeyler daha var ki cesaretliyiz. Bu ülkenin potansiyeli, siyasi, sosyal, ekonomik potansiyeli... Ama donanımlı insan potansiyeli en önemlisi… Bunları sağlıklı bir şekilde işlemek, işletebilmek ön vermek önemli. Gerek jeopolitik konumuz gerekse demografik yapımız bizim için potansiyeldir. Genç, dinamik bir nüfus… Cesaretli ve kararlıyız, hepimiz için güzel bir Türkiye inşa edeceğiz. BANKALARIN BORÇLARI SATIN ALINACAK Çözüm noktasında İYİ PARTİ ne vaat ediyor? Aslında vaad demeyelim. Millet olarak artık siyasetin sunduğu vaat kelimesi çok itibarlı değil. Ancak yapacaklarımız var… Mesela iktidarın eleştirdiği ancak bizim kararlılıkla yapacağımız sıcak bir konu var. Sayın Genel Başkanımız Meral Akşener dile getirdi. Bankaların borçlarını satın alacağız. Ne dedi iktidar, alamazsınız, kaynak nerede. Bu kaynak konusunda Millet İttifakı’nın diğer ortağı CHP ile de çokça polemiğe girdiler ve sonunda hüsran yaşadılar ya, biz başka bir bakış sunalım kaynak konusunda. MİLLETE KAYNAK VAR MI? Bugün ülkemizde 5 milyon mülteci var. İktidar her defasında harcanan 30 Milyar dolardan bahsediyor. Yani 130 milyar TL… Sayın Genel Başkanımızın bahsettiği hizmetin karşılığı 15 Milyar TL… Peki, her gün milletin sırtına yeni zam ve vergileri yükleyen iktidar bir kez olsun “Millette kaynak var mı“ diye sordu mu? Bakın siz sorun iktidar mensuplarına bunca yükü kaldıracak kaynak millette var mı? Bugün sarayın masraflarını karşılayacak kaynağa sahipse bu ülke ki güçlü bir ülkeyiz, yandaşa verilenleri biz Candaşlara vereceğiz. Yani kaynakları herkese açacağız. VEKİLLERİMİZ İHALE KOVALAMAYACAK Mutlaka eğitimde nitelikli bir noktaya, teknoloji üreten bir oluşum devrimleşeceğiz. Siyasi öç almaktan veya köşe başı tutmaktan kurtarıp ülkeyi halkın sorunlarına çözüm üreten bir noktada siyaseti konumlandıracağız. Vekiller meclisi kendilerine ikbal yeri vekilliği de istikbal makamı görmeyecekler. Bizim vekillerimiz kantin ihalesi kovalamayacak… GENÇ İSİMLER KAZANDIRILMALI Aday adaylığı süreci birkaç güne sonlanacak, beklentiniz nedir? Yeni bir partiyiz, açıkçası adaylık sürecinde ülke genelinde çok memnuniyet verici bir noktadayız. En fazla talep olan 2. partiyiz. Trabzon özelinde benim beklentim daha fazlaydı, keşke daha çok aday adayı çıksaydı. Biz 1. sırada olmakla hiç listeye girmemek arasında fark görmüyoruz. Uçurumun kenarındaki ülkeye yeni bir rota belirlemek derdimiz. Yeni parti olmanın ruhuna uygun, genç, dinamik, donanımlı ve yeni yüzleri siyasete kazandırırsak bu beni sıralamamdaki yerime bakmadan ziyadesiyle memnun eder.