Trabzonspor, geç kaldığı koç değişikliğine gittikten sonra ilk sınavına  Pınar Karşıyaka karşısında çıktı.
Veliçkoviç’in gidişi sonrasında uzun forvet pozisyonuna henüz hamle yapılamamış olması ve Sertaç’ın da sakatlığı rotasyonu kısıtlı bir şekilde oynamak durumunda kaldı.

Oyunun başında Kulig’in bitiriciliğine Gabriel ile cevap veren Pınar Karşıyaka, skor üstünlüğünü erken ele aldı. Stipanoviç’in olmadığı dönemde Berkay ile zayıf kalan pota altını da değerlendirince farkı çift hanelere kadar çektiler.
İkinci çeyrek başında Hardy’nin sakatlanması sonrasında, Markoviç yönetiminde alınan tarihi mağlubiyet akıllara gelse de, Trabzonspor M.P bu sefer kolay pes edecek gibi değildi. Kulig takımın skor yükünü adeta tek başına çekti.

İkinci yarıda koçun Alper’i değerlendirme hamlesi sonuç verdi ve savunmayı sertleştirdiğimiz bölümde farkı azaltıp maça tekrar ortak olduk. Ancak çeyreğin son bölümünde Fells’in üst üste kaçırdığı boş atışlara karşılık olarak Justin Carter isabetli olanlarını gönderince farkı tekrar çift hanelere çıkarmayı başardılar.

Son çeyrekte de yeni Koç Ahmet Kandemir’in çözüm arayışları devam etti. Bu seferAlper’i, Hardy’nin yokluğunda alması gereken sorumluluğu kaldıramayan Kitchen’ın yerine sürdü. İbrahim ve Alper ile guardsız bir çözüm denedi ve aldığı karşılıkla maçı çok kısa sürede çift hanelerden çevirmeyi başardı.

 Son bölümlerin büyük çekişmeye sahne olduğu oyunda, faul atışları maçın kazananını belirledi. Çizgide kötü bir gün geçiren P. Karşıyaka, Kitchen ile taktik faulleri atan Trabzonspor M.P’a bu sezon ilk kez kaybetti.

Kulig maç boyunca takımını skorda tutarken, Alper-İbrahim-Berkay-Erdi, her biri bu  geri dönüşte önemli işlere imza attı.
Yeni transfer Fells, ilk üç çeyrekte oynadığı oyunla gerçekten korkuttu. Ancak son bölümde topun el yaktığı anlarda bulduğu isabetlerle kendisini affettirdi. Umarım Trabzonspor M.P kariyeri son çeyrekte kaldığı yerden devam eder.

Kitchen saf bir oyun kurucu değil. Bu anlamda kendisinden takımı maestro gibi yönetmesini beklemiyoruz. Ancak, Hardy’nin yokluğunda skorer guard özelliklerini daha fazla kullanması gerekirdi. Kendisini tanımlayan skor üretebilen oyun kurucu özelliğinin altını böyle günlerde doldurmalı.
 “Hardy gitti, maç bitti” diye düşünmeyen coach Ahmet Kandemir’i kutluyorum.