İçimdeki boşluğu aldığım nefes ile doldurmaya çalışıyorum. Yattığım yerde, baktığım tavanda kendimi görmek için çabalıyorum. Kafamda verdiğim savaşta ölen insanları kalbime gömüyorum. Kızgınlıklarımı alıp önüme koyuyorum. Bavullarımı toplar gibi bütün kırgınlıklarımın sebebi olan sözleri tıkıştırıyorum bir çantanın içerisine. Üstelik bu sefer gideceğim yolculuk tatil için değil.

Zihinsel diyarıma gidiyorum. Birçok kez yaptığım gibi halledemediğim tüm sorunları halletmek için çıkıyorum yola. Kategorilere mi ayırmalıyım acaba gözyaşlarıma neden olan sebepleri. Yoksa direk elemi almalıyım? İşin içinden çıkabilir miyim bilemiyorum. O kadar karmaşık bir durum içerisindeyim. İpin ucunu bulmayı bırakın aramaya bile halim olduğundan şüpheliyim.

Karmakarışık olmuş koca bir hayat yumağının önünde bağdaş kurmuş bekliyorum. Ellerim tüm gücünü kaybetmişken kaldırmaya çalışmanın bir anlamı olur mu ki? Kötürüm bir insan gibiyim. Üstelik umutlarıma da pranga vurulmuş durumda. Kalkıp yürümeyi denemeyi çoktan geçtim daha ellerimi bile hareket ettirmek için bir çaba göstermiyorum.

Üstünde yürüdüğüm dikenlerden geri kalan parçaları daha çıkarmadan derimden yenilerini almak için tekrar yola düşüyorum. Daha ne kadar canımı acıtabilir ki dediğim her şey bir o kadar daha canımı acıtırken sadece boşlukta bir tüy gibi savruluyorum. Dönüp geriye bakıyorum ilk hatam nerde diye. Duygularım ile hesaplaşıyorum.  Küstüğüm insanların bile gönlünü yine benim almama sebep olan duygularım ile.

Gözlerimi daha sıkı kapatıyorum. Karanlık beni içine çekerken içimdeki boşluğu doldurmasına müsaade ediyorum. Kalpsiz deyip geçtiğimiz insanların fırtınalarını şimdi daha iyi anlıyorum. Bir su misali karanlık içimde ilerken duvarlarımı küf kaplıyor. Üstelik bu sefer naftalini aralara serpiştirmedim. Bu hasarı onarabilecek bir usta çağırmam gerek belki de. Gelen geçen ve her seferinde duvarlarımı onardığını düşünen ustalardan daha iyisini bulmalıyım bu sefer.

Küf kalbime ulaşırken açıyorum gözlerimi. Son kez acıyorum kendime. Aynanın karşısına geçiyorum. Bir farklılık görmek umuduyla ancak görünürde bir şey çarpmıyor gözüme. Düştüğüm yerden son kez kalkerken kendime söz veriyorum bir daha duvarlarımı tamir ettirmemeye.