En büyük günah bu hayatı yaşamadan, yaşadığını zannetmek olsa gerek! Kainatta hayata katkı sağlamayan, mevcudiyete, hürriyete, saadet ve refahına hizmeti gaye edinmeyen her türlü faaliyet zamana ihanettir.

Peşimizi hiç bırakmayan mazinin telafisi, yakamızdan düşmeyen istikbalde gizlidir. İstikbalin ise mazide. Bu sebepledir ki hayatın ve insanlığın en büyük düşmanı yine insandır!

İnsanlığın ihtirası enerjiye çevrilebilseydi, kainat ve yaratılmış olan hiçbir şey kalmazdı. Yüzyıllardır doymak bilmeyen insanoğlu, gelişen bilim ve teknolojiyle beraber azar azar gittikçe bozulan, çürüyen ahlak ve etik anlayışımızın eşlik etmesiyle kendi sonunu ve hatta yaşamın akıbetini karanlığa, esarete ve yokluğa sürüklemektedir. 

Hem dinamik hem de dinamit özelliğindeki olan bilim, yanlış kişiler vasıtasıyla hayatı dönüşü olmayan bir maceraya doğru götürebilmektedir.  Önünü aydınlık görenler belki de bir karanlık uçurumun karşısında ya da başında olabilirler.

Bir sabah kalktığımızda, dijital veri bankerleri, yapay zeka ve robot ittifakının ihtilal yaptıklarına şahit olabiliriz. Hatta meşru hükümet üyelerinin tutuklandıklarına ve idareye el koyduklarına da şahit olabiliriz. Yarın belki de günümüzün karanlığına hasret kalabiliriz. 

Sonuç olarak zekanın her şeyi bilmekle beraber bunun ancak ahlakla yoğrulduğu zaman insanlığın yararına olacağını unutmamalıyız. Bilim, teknoloji gelişirken ahlak ve etik değerlerimize aynı oranda sahip çıkmalıyız. Akıl istikbali, bilgiyi ahlak mahareti ile tüm ihtimalleri dikkate alarak kullanması dileği ile Tüm İslam aleminin bayramını en içten duygularla kutlarım.