- Başbakan Erdoğan Cumhurbaşkanı oldu. Size göre AK Parti’yi neler bekliyor?
Cumhurbaşkanlığı süreci AK Parti için çok sürpriz olmadı. İlk turda biz salt çoğunluğu sağlayacağımızı umuyorduk ve öyle oldu. Zaten taraflı tarafsız herkes Tayyip Erdoğan’ın bu kadar emeğinden sonra cumhurbaşkanlığını hakkı olarak görüyordu. Şimdi önemli olan AK Parti’nin bundan sonraki süreci. Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu bu sürede ülkeyi yönetirken partiyi 2015’deki seçimlere hazırlayacak. 2023 yol haritasında önemli bir süreç. Bence bu süredeki performansı partinin bundan sonraki sürecinde ciddi bir belirleyici olacaktır.
KİŞİSEL İHTİRASIM HİÇ OLMADI
- Erken seçim olmazsa önümüzde 2015 seçimleri var. İki kez aday gösterilmediniz?
Trabzon’la ile ilgili her organizasyonda kimse yoksa bile ben varım diyebilirim. AK Parti kurulduğundan beri içindeyim. Milletvekili aday adaylığı olsun veya partinin her türlü organizasyonunda üzerime düşen her katkıyı gönüllü olarak yaptım. Bir karşılığı düşünmeden yaptım. 2 dönem aday adayı oldum. Sonuçta biz AK Parti’ye “Biz aday adayıyız. Siz uygun görürseniz aday olmak istiyoruz” diyoruz. Buradaki değerlendirmeyi yapan konjonktürel süreci göz önüne alan partinin kendisidir. Ben AK Parti’ye ne yaptıysam severek yaptım. Hiç partime küsmedim, her platformda savunmaya devam ettim. Siyasette keşkem yok.
.jpg)
ZİHİNLERDEKİ ENGEL NEDENİYLE ADAY GÖSTERİLMEDİM
- Sadece türban nedeniyle mi aday gösterilmediğinizi düşünüyorsunuz?
Meclis’te başörtülü milletvekili olmadığı için ve Türkiye bir Merve Kavakçı refleksel tepkisini yaşadığı için o handikapı aşabilmek bir süreci gerektirdi. 2011 seçimlerinde olabilir, başörtülü aday gösterilebilir diye düşünüyordum. Türkiye’nin sorunu kendi değerleriyle barışamaması. Ama bugün bunları da aşıyoruz. İnsanlara şekilsel ve cinsiyet engeli koyarak insanları ayrıştırmak Türkiye’nin kendi enerjisini kırmak demek. Bu dönem artık koşullar eşit. Aday adayı olduğumuzda aday olma imkanımız var. Çünkü başörtüsü anlamında zihinlerde de bir engel kalmadı. Daha önce de yasal bir engel yoktu ama sadece zihinlerdeki engel nedeniyle aday gösterilmemiştik.
TRABZONLULARDAN CİDDİ TEVECCÜH ALIYORUM
- Bu dönem şansınız var o zaman?
Zaten Trabzonlu bana baktığında başörtülü bir Ayşe Sula Köseoğlu görmüyor. Sivil toplum örgütlerinde aktif çalışan, mesleğinde başarılı, siyasette de kendini göstermiş bir kadın kimliği olarak bakıyorlar. Yoksa herhangi bir başörtülünün aynı desteği bulması mümkün değil. 2007 ve 2011 seçimlerindeki parti temayülünde ciddi teveccüh aldım. Bir kadının siyasette başarılı olmasını görmek çok kolay değil. Ama AK Parti kadınların siyasi arenada yer almasını isteyen bir parti. Cumhurbaşkanımız ciddi anlamda kadınları destekleyen bir anlayışa sahip. Bunu aslında kendi özel yaşamında da görüyoruz. Eşini kızını fikirlerine önem verecek şekilde yanında taşıması, hep saygı göstermesi aslında kadın kimliğine duyduğu saygının göstergesi.
HEM MAZLUMDER HEM İNSAN HAKLARI DERNEĞİ ÜYESİYİM
- Farklı görüşlerden kişilerden de çok olumlu sözler duyuyoruz sizle ilgili ?
Ben hem Mazlumder’e hem de İnsan Hakları Derneği’ne üyeyim. İnsan hakkının dindarı dinsizi, sosyalisti olmaz bence. Mazluma da zalime de kimliği sorulmaz. Kim eziyet görüyorsa benim dünya görüşümden olsun ya da olmasın onun yanındayız. Kim eziyet ediyorsa aynı şekilde karşısındayız. Bu bakış açısını değiştirebilirsek dünyada insan haklarına ciddi bir katkı sağlamış oluruz. Yoksa bana yapıldığında kötü olan bir şey size yapıldığında iyiyse burada kendi bakış açımızı ciddi anlamda sorgulamamız lazım. Her şeyi yüzde 100 yapamayız ama doğruyu bildiğimiz noktalarda tavır koyabiliyorsak sesimizi çıkarabiliyorsak haksızlık yapıldığında biz de tavır koyabiliyorsak bu önemli bir şey.
.jpg)
KADIN SÜPERMAN OLACAK AMUDA KALKACAK!
- AK Parti’nin kadın Milletvekili Seymenoğlu 3. kez aday gösterilirse ne düşünürsünüz?
Genel kanıya göre Safiye Hanım’ın karşısında ben ya da başka bir kadın aday olmalı. Ben buna kesinlikle karşıyım. Bir kadının alternatifini bir kadın gibi görmek, bana göre doğru bir yaklaşım değil. Parti, performansından memnun ki iki dönem de Safiye Hanım’ı göstermiştir. 3. dönemde de gösterilmesi bizim karar vereceğimiz bir şey değildir. Eğer onun olması da gerekiyorsa iki kadın olsun üç kadın olsun.. Listenin tamamı erkek olunca kimse bir şey demiyor. Kadını kontenjan gördüğümüz için bir kişi vereceğiz ama o isim de süperman olacak, amuda kalkacak, takla atacak, her işi yapacak. Ama erkek olunca aynı şeyler aranmıyor. Bu da ciddi anlamda haksızlık. Türkiye’nin bu anlamda kat edeceği mesafe var.
KADIN KOLLARI KAVRAMINI DOĞRU BULMUYORUM
- Partilerin kadın kolları hakkındaki düşünceleriniz neler?
Partilerin kadın kolları durumuna sıcak bakmıyorum. Çünkü kadın kolları anlayışı her ne kadar kadınları siyasete ısındırmak için bir ara yol gibi görünse de, dezavantaj olarak da ana kademelerinde kadın sayısını düşüren bir uygulama. Kadın kolları var nasıl olsa 40 tane kadın orada çalışıyor denilerek 5 kadın ana kademelerde yeterli gibi görünüyor. Dolayısıyla o beş kadın 45 erkeğin içinde kendini ifade edip göstermeye çalışıyor. Dolayısıyla bu bakış açısının da bir süre sonra değişmesi gerektiğini düşünüyorum. Adeta siz kendi kendinize çalışın biz Türkiye’yi yönetiriz deniyor. Ben buna katılmıyorum.
BEN YOKSAM GERİSİ TUFAN ANLAYIŞINDA DEĞİLİM!
- Bu dönemde de aday gösterilmezseniz kırılmaz mısınız?
Kişisel bir bakış açısı hiçbir zaman gözetmedim. Kırgınlık yaşayan kişileri de haklı bulmuyorum. Çünkü bir parti diyor ki ben aday adayı istiyorum başvur. Sonra da diyor ki ben bunlarla çalışacağım. Diyemezsiniz ki beni neden seçmedin. Böyle bir şey söyleme hakkını kendimde görmüyorum. Ben bu partiye sadece milletvekili olmak için hizmet etmedim. Ben varsam var, ben yoksam gerisi tufan olsun anlayışım yok.
ÇOK ÖNEMLİ SİYASİ AKTÖRLERİMİZ VAR
- Örnek aldığınız siyasiler var mı?
Trabzon’da çok önemli siyasi aktörlerimiz var. Mesela Faruk Özak; bakanlık yapmış olmasına rağmen tevazunun ve halkın en dip noktasına inebilmesi. Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Gümrükçüoğlu; Atom karınca gerçekten. Mesai kavramı olmaksızın ailesinden ciddi ödünler vererek gece yarılarına kadar çalışması. Kemalettin Göktaş; Doğru bildiğini açık ve net bir şekilde söylemesi. Asım Aykan; onu herkes disipliniyle tanır. Cevdet Erdöl; Türkiye’de unutulmaz bir adım attı sigara konusunda. Merhum Mustafa Cumur insanın gönlünü hoş eden birisiydi. Volkan Canalioğlu da iletişim anlamında güzel bir örnektir. Farklı çizgisiyle pek çok insanın sevgisini kazanmış bir insandır.
.jpg)
TRABZON İNSANININ SAĞDUYUSU ŞAŞMAZ
- Partinizde adaylık düşünen başka kadınlar da var. Kadın kolları demişken Havva Gümüş ismi de ön plana çıkarılıyor. Artık benim hakkım diyor musunuz?
Ben aday adayları ne kadar çok olursa o kadar zenginlik olacağını düşünüyorum. Yani az olsun da bana kalsın mantığında hiç olmadım. Çok olsun ama seviyeli bir yarış olsun. Buradaki yerel basın istediği kişiyi öne çıkarabilir ama ben Trabzon halkının sağduyusunun çok sağlam ve şaşmaz olduğunu düşünüyorum. Havva Hanım’ın da emeği vardır. Aday adayı olmak onun da hakkıdır. Ben nasibe inanan birisiyim. Aday adayı olma noktasında ben bu işi yapabilirim inancı ve güvenci olan tüm kadınları 2015’te aday adayı olmaya davet ediyorum.
- KÖSEOĞLU: Partilerde kadın kolları diye bir olaya sıcak bakmıyorum. Çünkü kadın kolları anlayışı her ne kadar kadınları siyasete ısındırmak için bir ara yol gibi görünse de, dezavantaj olarak da ana kademelerde kadın sayını düşüren bir uygulama
VAZGEÇMEDİM 20 YIL SONRA O GÜNÜ GÖRDÜM..
- 20 yıl sonra türbanınızla duruşmaya girdiğiniz o an neler hissettiniz?
Mesleğe başladığımdan beri başörtüsü nedeniyle duruşmaya giremedim. Bazı arkadaşlarımız perukla, bir kısmı başını açarak girdi. Bu bana onur kırıcı, rencide eden bir dayatma gibi geldi. İnsanın kendine duyduğu saygıyı zedeleyen bir durum diye görüyorum. Geçen yıl Danıştay’ın yürütmeyi durdurma kararı ile beraber duruşmaya girme imkanım oldu. İlk duruşma hatırası diyerek bir fotoğraf çektirdim ve sosyal medya hesaplarımdan paylaştım. Bu fotoğraf hiç beklemediğim şekilde tüm Türkiye’de ulusal basında büyük ilgi gördü. Benim için çok farklı anlatılamaz bir duyguydu. Yıllar yılı emek verdiğin mesleğinde çok inandığın bir dosyayı kendin değil de arkadaşının sunması bazen insanda burukluk yaratıyordu. çünkü insanlar vekalet verdiği kişilerin kendini savunmasını istiyor, bu yönde beklentileri oluyor. Sabrettim. İnandığımdan vazgeçmedim. Sonuçta Türkiye bu tabloyu görmüş oldu.
KARADENİZ'DE SONNOKTA
SÖYLEŞİ / EBRU TAVŞAN
TASARIM / İLAYDA KARA
.jpg)





