İsrail'in Sumud Filosu’na düzenlediği operasyonu kınamak amacıyla yürüyüş düzenleyen Saadet Partisi Ortahisar ilçe yönetimi meydan parkında basın açıklaması yaptı.
Ey iktidar sahipleri, korkmayın! vallahi koltuklarınızı kaybetmeniz, Gazze’de yaşananlara seyirci kalmanızdan daha kötü değildir diyen Saadet Partisi Ortahisar İlçe Başkanı Burak Turhan, Sumud Filosu; vicdanın, insanlığın ve kararlılığın sembolüdür. Bu filo, yeryüzünde hâlâ onurunu ve direncini koruyanların umududur. Onlara selam olsun!
Bugün burada, uzun yıllardır insanlığın kanayan yarası olan Siyonist işgalin en vahşi örneklerinden birine karşı ses yükseltmek için toplandık. İsrail askerleri tarafından Sumud Filosu’na yapılan operasyon sadece bir gemiye değil, insanlığın vicdanına, insafına ve adalet duygusuna yönelmiş bir saldırıdır.
Eğer bu filo İsrail’in azgınlığına terk edilirse, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere tüm uluslararası kuruluşlar varlık sebebini kaybetmiş, kendini lağvetmiş olacaktır.
Biz bu gerçeği yeni öğrenmedik. Rahmetli Erbakan Hocamız, bundan tam 50 yıl önce kürsülerden “Siyonizm insanlığın baş belasıdır” diye haykırıyordu. 5765 yıllık Siyonizm’in değişmediğini, emperyalizmin maşası olarak bütün dünyada zulüm ürettiğini, kan döktüğünü defalarca anlattı. Aradan geçen on yıllar, bir kez daha Hocamızın sözlerini doğrulamıştır.
Siyonizm, yüzyıllardır soykırımcı anlayışıyla dünyaya kan kusturmaktadır. Onların zulümden, işgalden, katliamdan başka bir dil bilmediklerini çok iyi biliyoruz. Ve onlara verilecek tek cevabı da biliyoruz! Onlar ancak ve ancak güçten anlar.
Milli görüşçü teşkilatlar olarak, Gazze’deki ablukayı kırmak için hazırlanan küresel Sumud filosunun Türkiye ayağı için öncülük ettik. “Kaptan Saadet, Rota Gazze” dedik. Elimizdeki tüm imkanları seferber ettik. İki milletvekilimiz hala yolda. Bu direnişi, bu mücadeleyi zafere ulaşana kadar sürdüreceğiz. Bugün siyonistler gemilere baskın yapıp el koymuş olabilir ama hatırlatırız ki abluka kırıldı. Surda bir gedik açıldı. Gazze’deki mazlumlar gülene dek, Hanzala da batıdaki bir çocuk kadar sağlıklı büyüyene dek mücadele etmeye devam edeceğiz.
Kıymetli arkadaşlar; Bugüne kadar kınadık. Sert kınadık. Etkin kınadık.
Boykot çağrıları yaptık. Ama artık kınama dönemi bitmiştir!
Bugün sıra iktidardadır!
Bu milletin alın teriyle, vergisiyle geliştirilen İHA’ların, SİHA’ların, motorların artık boşa bekletilmesinin hiçbir anlamı yoktur. Eğer bu zulme karşı ciddi bir duruş sergilenecekse, bu ülkenin imkânları sadece gösteri için değil, mazlumların yanında yer almak için kullanılmalıdır.
Biz buradan bir kez daha ilan ediyoruz:
Sumud Filosu yalnız değildir! Filistin yalnız değildir!
Mazlumların ahı yerde kalmayacaktır!
Nehirden denize Özgür Filistin mutlaka tesis edilecektir.
Unutulmamalıdır ki, bugün bu Siyonist teröristlerin bu azgınlığı kendi güçlerinden değil, İslam ülkelerinin zayıflığındandır. Konforundan ödün vermeyerek sadece kınayan liderler Netenyahu’nun azgınlığını artırmakta, ona cesaret vermektedir.
Bize Erbakan gibi, Gazze’ye Barış Gücü gönderen liderler lazım. Bugün bambaşka bir sabaha uyanabilirdik. Düne kadar Sumud filosuna eşlik edeceği söylenen gemiler, İHA’lar en kritik bölgede neredeydi? Bizim askeri gücümüz böyle günlerde caydırıcı olmayacaksa ne zaman olacak? Güdülen denge siyasetinde, koruduğumuzu zannettiğimiz şeyler yanında, kaybettiğimiz onurumuz ve gücümüz unutulmamalıdır. Tarih bugün atılmayan adımları yazacaktır.
Ey iktidar sahipleri, korkmayın!
Vallahi koltuklarınızı kaybetmeniz, Gazze’de yaşananlara seyirci kalmanızdan daha kötü değildir. Eğer bugün korkarsanız, sizi ne Gazze affeder, ne millet affeder ne de tarih affeder. Ordularımız bugün bu onurlu mücadeleyi vermeyecekse, ne zaman verecek? Gazze’deki mazlumların haykırışlarını duymuyor musunuz? O mazlumların Allah’a bizi şikayet etmesinden korkmuyor musunuz? Hemen şimdi harekete geçin.
Bugün 50 gemi ile çıktığımız yola yarın 500 gemi ile çıkalım. Gemileri Tunus’tan değil Mersin’den kaldıralım. Ve muhakkak filoya askeri gücümüzle destek olalım.
Ey çözümü Amerika’da arayan liderler!
Size tekrar hatırlatıyoruz: Amerika ile dost olan İsrail’e düşman olamaz.
Trump ve Netanyahu, insanlığın vicdanına karşı işlenen bu suçların gözcüsü ve kolaylaştırıcısıdır.
ABD yönetiminin, özellikle Donald Trump’ın bu alçaklığa göz yumarak alan açtığını buradan ilan ediyoruz. Bu suçların sorumluları yalnızca sözle değil, uluslararası hukuk önünde de hesap vermek zorunda kalacaktır. Tarih ve vicdan, bu zulme ortak olanları asla bağışlamayacaktır.
Yaptırımlar, diplomatik izolasyon ve hukuki takip acilen devreye sokulmalı, bu vahşetin failleri ve destekçileri muhatap alınmalıdır.
Bizler, mazlumların yanında olmayı sürdüreceğiz. Sesimizi kısmaya çalışanlara inat, daha gür, daha kararlı bir sesle adaletin yanında duracağız.
Unutulmasın ki; bugün sessiz kalanlar, yarın insanlık vicdanının mahkemesinde yargılanacaktır. Yaşasın özgür Filistin! Kahrolsun Siyonizm!
