PMYO polis alımı başladı PMYO polis alımı başladı

Trabzon’un Şalpazarı ilçesine bağlı Sisdağı Sandık Gölü yakınlarında North Enerji şirketi tarafından yapılan turistik amaçlı restoran ve bungalovların doğal güzellikleri tahrip ettiği gerekçesiyle bölge halkı yerinde eylem yaptı. Duruma tepki gösteren vatandaş jandarmayla karşı karşıya geldi.

Hanyanı olarak bilinen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da iki kez ziyaret ettiği bölgede Sandık Gölü yakınında tesis için yapılan  yol çalışmalarını bölge sankinleri protesto etti. 

Bölge halkı cennet gibi çiçeklerle bezeli doğal güzelliğin tahrip edilerek yapılacak tesise sert tepki gösterdi.

BİR AVUÇ RANTÇI KEYİF SÜRAÜN DİYE...

Çalışma alanına girmek  isteyen vatandaşlara jandarma müdahale etti.  Bölge halkı adına açıklama yapan Nusret Özendi adlı yöre sakini, “Biz bu yörenin halkıyız.  Trabzon ve Giresun'un ortak yaylası olan Sisdağı’nın incisi Sandıklı Gölü ve çevresi katlediliyor. 1780 yilindan beri atalarımızdan bozulmadan miras kalan, yaylamızın marka yüzü Sandıklı göl alanını, bir avuç rantçı keyif sürsün, cepleri dolsun diye yıkılıp betonlaşmasına, kirletilip yokedilmesine, yöre halkı olarak razı olmadığımız için burada toplandık.

GÜZELİM YERE DOZERLER SOKULDU

Yaylalar bizim emsalsiz miraslarımızdır. Bizden sonraki nesillere taş ve çöp dağları bırakmamak için bu mirası koruyup yaşatmakla mükellefiz. İşte tam öyle bir yerdeyiz. Çam ağaçları, zifin çiçekleri, gali çileği, diken çileği, yabani böğürtlen, sarı kantaron çiçeği, kekik, aslan pençesi, sümbül çiceği ve daha birçok endemik bitkinin olduğu, yöre halkının buluşma yeri, mutlulukların paylaştıkları, deresinde serinledikleri, çileğini toplayıp, ormanlarında yürüdüğü manzarayı keyifle izleyebildiği bu yeri, sermaye sahipleri rant projesine çevirip ceplerini doldurmak istiyorlar. Yöre halkının bu ortak değerini, Allah vergisi bu güzel doğayı, ücretli hale getirmek istiyorlar.

2016 yılında orman vasfından, bireysel ilişkilerle mesire alanına sevrilen bu alan özel bir şirkete kiralandı. Sandık Gölü'nün hemen yanı başına bungalovlar, tuvaletler, restoran, ve sarış yeri yapmak için proje hazırlandı ve dozerler bu güzelim yere sokuldu.

YAYLADAKİ ÇARPIK YAPILAŞMAYA MÜDAHİL OLUNDU

Bu alanda yapılan inşaatlarla, endemik bitkileri ve dogal güzelliği yok edecekler. Yöre halkının ücretsiz özgürce girdiği mesire alanı bir şirketin özel mülkü haline gelecek. Atalarımızın koruyup kolladığı yerler rant alanına dönüşecek. insanlarımız kendi yaylasında yabancı muamelesi görecek.

Elimizde kalan doğal güzellikleri korumak istiyoruz. Bilindigi üzere son dönemde yaylamızdaki çarpık yapılaşmaya Cumhurbaşkanımız da dikkat çekmiş, bu kötü gidişatı düzeltme adına süreçlere müdahil olmuştur.

KİMSE GÖZ YUMMAMIZI BEKLEMESİN

Bu projeye izin verenleri ve bu projeyi uygulayanları bu yanlıştan bir an önce dönmeye davet ediyoruz. Turizm tesislerine karşı değiliz. Trabzon, Giresun gibi sanayi kapasitesi düşük ve gelişmekte olan şehirler için turizm çok önemli bir gelir kapısıdır, bunun farkındayız. Sis Dağı yayla turizmi, doğayı katletmeden de geliştirilebilir. Sis Dağı Pazar yeri atıl bakımsız bir halde, turizm yonünde bir şey yapılacaksa hak sahipleri ile birlikte doğaya uygun bir sekilde tesisleştirme çalışması yapılabilir.

Turistlerin yasam alanı Pazar yeri bölgesine toplanır. Turistlere bu güzel yerler için yürüyüş parkurları düzenlenir. Fakat kimse bizden sadece rant amaçlı doğal güzelliklerin tahrip edilmesine göz yummamızı beklemesin!

Yetkilileri duyarlı olmaya, bu sürece dur demeye, dozerleri biran önce buradan indirmeye çağırıyoruz.” ifadelerine yer verdi.

UZUNGÖL’ÜN İÇLER ACISI HALİNİ ÖRNEK GÖSTERDİ 

Özendi, Uzungöl’deki HES projesine de tepki göstererek “Uzungöl’ün içler acısı halini görüyoruz. 15 tane iş adamı dışında halk daha çok garipleşti. Ötekileşti. Yabancılaştı. Ders almalıyız. Başka yerleri de turizm adı altında çöplüğe çevirmemeliyiz. Burası hakkında kararlar alınırken bölge halkına, muhtara danışılmadı.  Biz bu yolda mücadelemizi sürdüreceğiz ve bölge halkının bu ortak alanının, bu doğal güzelliğin turizm adı altında ranta kurban gitmesine izin vermeyeceğiz. Anayasa’nın 56. maddesinin de bize verdigi bir hak olarak çevremizi korumaktan ve ona sahip çıkmaktan geri durmayacağız.

Doğal yaşamı ve ekosistemi tahrip edecek bu proje derhal iptal edilmelidir.” ifadelerine yer verdi. 

Editör: Rabia Mollaoğlu