Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasının ardından, Osmanlı’nın en önemli vilayetlerinden biri olan Trabzon’a kolordu konuşlandırılmış, Vali ve Belediye Başkanı’nın yanında Korgeneral Türk Ordusu’nu temsil etmiştir.

1974 Kıbrıs Barış Harekâtı sırasında Trabzon Kolordu Komutanı Korgeneral Kenan Evren, kolordusuyla Mersin’e gönderilmiş ve oradan da Kıbrıs’a çıkarma yapmıştır. Evren Paşa anılarında şunları anlatır:

“Makarios, bizi Beşparmak Dağları’nda bekliyordu. ‘Aylarca Kıbrıs’a gelemezler’ diyordu. Biz ise bir gece yarısı plajdan Kıbrıs’a girdik. Hisar’dan kalma tankları, topları yok ettik. Günlerce süren uykusuz gecelerin ardından uyumak istedim. Ancak sabaha karşı askerimizin Maraş’a girdiğini öğrendim. Türk askeri Maraş’a girince Rumlar kaçtı. Biz orduyu geri çağırsak da Rumlar korkudan bir daha Maraş’a gelemediler.”

Kolordunun Trabzon’dan ayrılmasının ardından Bayburt’taki 48. Tugay Komutanlığı Trabzon’a taşınmış ve o günden itibaren tuğgeneraller ordumuzu temsil etmiştir. Daha sonra 48. Tugay Komutanlığı’nın Şırnak’a görevlendirilmesi üzerine, 17. Komando Tugay Komutanlığı Trabzon’a konuşlandırılmıştır.

Bir süre sonra Tuğgeneral Ercan Pürsündü Tugayı ile Suriye’de görevlendirilince, 17. Tugay Komutanlığı’na Merkez Komutanı Albay Osman Akyıldız vekâlet etmeye başlamıştır. (Akyıldız Paşa, bugün tümgeneralliğe terfi ederek Genelkurmay Denetleme Kurulu Başkanlığı’na atanmıştır.)

Jandarma Genel Komutanlığı’nın İçişleri Bakanlığı’na bağlanmasının ardından, kıta sayılmadığı için jandarma komutanları garnizon komutanlığına vekâlet edemez genelgesi çıkarılmış, bu nedenle jandarma paşaları törenlerde yer alamamıştır. Merkez Komutanı Albay ise garnizon komutanı sayılsa da, askeri disiplin gereği bir paşanın önünde protokolde yer alamamıştır.

Bu nedenle önce ikili protokol uygulanmış, sadece Vali ve Büyükşehir Belediye Başkanı çelenk sunmuştur. Trabzon gibi önemli bir vilayette ikili protokolün son derece yanlış olduğu belirtilince, çözüm olarak 3. Ordu Komutanlığı’nda görevli kıdemli bir tuğgeneral bayram törenlerinde günübirlik Trabzon’a gelerek protokolde yer almaya başlamıştır. Ancak bu uygulama Trabzon tarihinde daha önce hiç görülmemiştir.

Sonuç olarak, Trabzon halkı “Gün ola, harman ola” demektedir.