Her zaman söyledim.
Trabzon Belediye Başkanı Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu benim tam 40 yıllık dostumdur. Ağabeyimdir.
Sağlık Bakanlığı’ndan istifa edip bu şehre geldiğinde kendisini havalimanında Sağlık Bakanlığı üst düzey yetkilileri ve baş hekimlerle birlikte ben karşıladım.
Dün de, sevip saydığım bugün de aynı şekilde değer verdiğim bir ağabeyim..
Ama doğru bildiğim eleştirileri  kendisine yapmaktan da asla çekinmeyen bir kardeşiyim!
Biz ona karşı yüze başka arkadan başka konuşup film atanlardan değiliz!
Onlar kendisinin yanına yılan gibi iyi sokulurlar!.
Ama O, onları görmez, duymaz bilmez!
Aslında iyi de bilir!..
Neyse ...O günlerde, bırakın parti teşkilatını bugün belediyede çalışan o yakınları bile  dahi kendisini karşılamaya gelmemişti.
Orada ilk açıklamayı bana yaparken, ilk TV programını benimle  yaptı. Açık konuşan biriyim.
Volkan Abi’ye karşı kendisine bizde şahsen ailece açık destek verdik.
Çok şey konuştuk o zamanlar..
Mayıs ayı içerisinde yine bu sütunlarda yazdığım  proje önerisi mektup şeklindeki yazılarımda tüm konuları tek tek konuştuk.
Bu şehir için çok güzel hazırlandı. Ancak eline bir 61 Proje kitapçığı tutuşturdular. Bu kitapla tam 52 ayını doldurdu!
O kitaba adeta esir edildi!..
Belki de kendi yapmak istedikleri bu kitap ile unutturuldu..
İlk seçildiğinde kendisine ‘Asım Aykan CHP’li Atay Aktuğ’dan  belediyeyi aldı. Başkan yardımcılarının üçü ile üç yıl, Aktuğ’un Özel Kalem Müdürü Ali Rıza Eroğlu ile 10 yıl çalıştı. Başkan Yardımcısı Erdal  Büyükçulha bana çok çektirdi ancak iyi bir mimardır, kimsenin hakkını kimseye yedirmez. Diğer Başkan Yardımcısı Cahit Erdem iyi bir stoperdir. Sana her sıkıntıyı getirmez. Meclisten kendine başkan yardımcısı atama atarsan yarın sana ‘Bende senin gibi seçilerek geldim’ diyecek kendi siyasetini yapacak. Köy Hizmetleri Bölge Müdürlüğü kapandı. Orada güzel isimler var. Onlardan teğet geçişle al, kendine başkan yardımcısı, şube müdürü ata. Asım Aykan  Karayolları ve Bayındırlık, Diyanet ve Milli Eğitim’den buraya bir sürü insanı teğet geçişle aldı. Bu şehrin hizmete ihtiyacı var, güçlü bir kadro kur’ diye öneride bulundum..
Ama o bildiğini okudu!.
Veya okutturuldu!
İstediği gibi kadro yapamadı!
Lider bir ekip oluşturamadı!
Size memnun gibi görünse de öyle değil!..
ANAP’tan CHP’ye geçerken ansızın makas değiştirip AKP’ye geçen Fahrettin Aksoy ve Osman Gökhan Bali’nin yanında Cengiz Çolak’ı  başkan yardımcısı yaptı!
Başkan yardımcılarını, şube müdürlerini ve özel kalem çalışanlarını aynı gün görevden alıp, üçü seçilmiş ikisi tepeden inme gelmiş beş başkan yardımcısı atadı.!
Süreç gösterdi ki Çolak hariç başkan yardımcıları yöneten değil  başkan dışındaki isimler tarafından  dahi kusura bakmasınlar ama adeta   yönetilen başkanlar konumuna düştü veya düşürüldü!.
Ama  alan razı, veren razı bize ne!...
Onlar da Necip Sevinç dışında memnundu..
 Sayın Çolak’ı  başkan yardımcısı yaptığı zaman dedim ki ‘Çolak farklı bir isimdir. Asım Aykan  O’nu Mahmut Çizmecioğlu ile Volkan Canalioğlu ise Erdal Büyükçulha ile kontrol altında tutup fren görevi yaptırıyordu..
Neyse orada da alan razı, veren razı misali oldu..
Peki imar ne durumda..
Neler yapıldı?
Tabi ki Bakan Bayraktar’ın TOKİ Başkanlığı döneminde  kentsel dönüşümlerle Çolak ile koordineli bir şekilde iyi işler yapıldı! Zaten Bayraktar’da olmasa ne olurdu bu Trabzon’un son 10 yıldaki hali bilmem!
Amma velakin!
Trabzon’da yerelde  neler oldu?
Soralım;
Hacıkasım-Yenicuma kavşağına kaldırımın üstüne bina diktiren, sonrada yıktıran, Yargıtay bozunca da ‘Kusura bakma yanlışlıkla oldu’ diyenler
Hacı Kasım Camii’nin arkasına bahçenin içine portatifte olsa bina diktirenler..
Tanjant Kiler otopark inşaatına onay ve yapı kullanma ruhsatı veren, sonra da mühürleyenler...
Kaldırımların üzerine nerede ise bina diken, kaldırımı yok edenler..
Yenimahalle’de kaldırımın üstüne bina koyanlar...
Emniyet Müdürlüğü ek binasına ruhsat verenler...
Numune Hastanesi bahçesine 6 katlı, sağlık müdürlüğü binasına imar ruhsatı ve hafriyat izni verenler...
Kavak Meydan’ın ortasına yapılacak olan Kızılay Kan Merkezi’ne ruhsat veren, sonra da ruhsatı iptal edenler...
Ayasofya Müzesi önüne kibrit kutusu gibi dikilen okula ruhsat veren...
Çatılar, balkonlar haksız, hukuksuz bir şekilde kapatılıp imar kirliliği yaratılırken, bakan  caddeler, sokaklar kapatılırken seyreden...
Ve bu şehirde son 20 yılda ortaya çıkan imar kirliliğinin yolunu açan, resmen beton yığını haline getiren kim veya kimler?
Unutmadan kimin aynı soyaddan TOKİ’de kaç dairesi var!
Neyse onu karıştırmayalım şimdi zamanı değil kardeşim!
Geçen gün Ayna’da Alaattin  Değirmenci’nin bir ilginç sorusu vardı. ‘TOKİ niye Çukurçayır’a hiç giremedi’ diye...
Bu soruyu da açmayalım şimdilik! Manzaradan memnun olan varsa buyursun yazalım!
Peki suçlu Çolak ve İmar Komisyonları mı?
Hayır.
Allah kuru iftiradan saklasın!..
Silah zoru ile imar ona teslim edilmemiş ya!..
Bakın Belediye Başkanları serüvenine !..
Asım Aykan, Niyazi Sürmen,Volkan Canalioğlu ve Dr. Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu..
Hepsinin imarda en güvendiği adam Sayın Çolak olmuş!
O nedenle helal olsun!..
Biz niye zorlanıyoruz ki!..
Bu başkanlardan  akıllı değiliz ya!..
Şehrin imarı şahane, bizim yazdıklarımız bahane!
O nedenle siz hiç Trabzon’da imar konusunda eleştiri getiren Karakullukçu dışında eski Belediye Başkanı gördünüz mü?
Vallahi günahı boyunlarına!..
Dedik ya..
Alan razı, veren razı, imzalayan razı..
Hani
Bize de üzerine soğuk bir ayran içmek düşer!..
Eeee ne de olsa milli içeçek!
Ama ben yayığı severim!..
Ayşe Ana geliyorum Kadırga’ya!..