Şehirlerimizi okumaya dünden devam edelim.


Şehirler insanların, düşünceleri, yaşam tarzları, topoğrafya ile şekillenir. İnsan yaşadığı mekanda huzur ve mutluluk arar.


Çocuklarımızın evde bilgisayar bağımlısı olmasında şehirleşmemizin hiç mi suçu yok?


"Benzin vardı da biz mi içtik" mantığına aykırı elimizde yeterli mekanlarımız varken çocuklarımıza ve gelecek nesillere sunabildik mi?


Ya bugün!!!


"Eskiden çocuklar için, yaşlılar için, engelliler için sokak inşa edilirken, ne yazık ki insan her boyutuyla unutuldu. Şimdi çocuklar çocukluğunu yaşayabiliyor mu? Yaşamıyor. Beton zeminler üzerinde çocuklara hayat inşa ediyoruz ey arkadaşlarım, kardeşlerim; öyle değil mi? Halbuki, biz onlara çimen zeminlerini hazırlamamız lazım, toprak zeminleri hazırlamamız lazım, bırakalım oralarda yuvarlansınlar, bırakalım oralarda oynasınlar, toprakla yoğrulsunlar. Biz topraktan geldik toprağa gideceğiz arkadaşlar, onun için bu çok önemli" (1).


Yine sayın Başbakanımız gerçeği yüzümüze söyledi...


Belediyeler ne yaptı?


Arazi sahipleri bizler ne yaptık?


Yükseğe, daha yükseğe, en yükseğe yükseltirken binalarımızı, sanki istikbalimizi arıyorduk göklerde, Ulu önderin işaretinde.


Gökdelenler yaptık, Fadime teyzenin, tek katlı gecekondusunun yancağızına... Sonrada teyzemize, sen bu zamana ait değilsin derken onu mazinin derinlerine gömdük... Şimdi Fadime teyze yok, bahçesinde incir ağacı, kokulu üzüm asması yok ama gökdelenlerimiz var ya...


O halde daha çok yeşil alan yapalım dedik... Vefa borcumuzu ödemek için Fadime teyzeye.


Her yerde, "Lütfen çimlere basmayınız", uyarısı. Nasıl yani!!!... Bunlar bizim için değil mi? onların okuma yazması olmadığına göre, bizim için...


Derken yine imdadımıza yetişti sayın Başbakanımız.


"Ve birçok yerde yüksek binalar inşa etmeyi maharet zannediyoruz. Ben ise yüksek binalar inşa etmeyi maharet kabul etmiyorum. Efendim, yer yok. Olduğu kadarını yapalım. Ama yüksek binalar inşa etmekle insanoğlunu biz topraktan uzaklaştırıyoruz ve bizim mimarimizde aslında bu yok.Mimarimizde değerli arkadaşlarım, yatay mimari egemendir ve bu yatay mimariyi bizim en güzel şekliyle ortaya koymamız lazım" (1).


Yarın da Avni Aker olsun...


(1) Başbakan Sayın Recep Tayyip ERDOĞAN, 4. Uluslararası Yerel Yönetimler Sempozyumu açılış konuşması, 2013