Yerkürenin paylaşılmış mevcut hali dünya tekellerine ve ticaretine dar geliyor. Yeni Savaşlar; savaşın kendini politikanın bir aracı olan nesne konumundan kurtarıp politikanın yerini aldığını görüyoruz. Savaş politikanın ayrılmaz bir bileşenine dönüştü. İsrail’in, Hamas terörüyle savaştığına herkesi yutturmaya çalıştığı saldırganlığı, yeneni yenileni olmayan, uzayıp giden, için için yanan ve hâlâ adına savaş denebilen saldırganlıkların mümkün olabildiği bir dünyada yaşanıyor. Afganistan, Irak, Ukrayna, Azerbaycan-Ermenistan, Suriye’de yakılan ateş kolay sönmeyecek. Her biri yeni savaşların ebesi olmak üzere harlandı. Belki de beklenen savaşın yaklaştığını göstermektedir.

Artık şekilsiz bir terörizm yaftasına karşı şekilsiz bir insan gücü ve kilometrelerce uzaklara gerilla saldırısı yapan araçlarla yapılıyor politika. Çünkü ticaretin, nüfus alanlarının sınırları kanla çiziliyor. Sermaye dolaşımına dar gelen paylaşılmış kürede daralan mal pazarları füzelerle, İHA’larla açılıyor. Yeni pazarlar, ticaret yolları, sermaye yatırımları, yeniden inşa faaliyetinin milyonlarca dolarlık tatlı kârları için gerçek haydutlar laboratuvarda düşman üretiyor.

Dünyanın başlıca teröristlerinin devlet kılığında Ortadoğu’da konumlandığını, başını da ABD ve İsrail’in çektiğini görmezlikten gelemeyiz. Devlet dışı aktörleri taşeron olarak kullananların bizzat kendilerinin mafyatik terör devletleri haline dönüşmesi çok uzun zamandır çağımızın bir realitesi. Her geçen gün, ahlaksız politikanın deneyimini güçlendiriyor. Çünkü siyaset, devlet terörüyle iç içe şimdi.

Terör ile hak arayışının, protestonun sınırının çok kolay silindiği, bir egemen güçler düzeni bu. Bedelini halklar, küçük çocuklar, masum insanlar, yaşlılar ve hiçbir şeyden haberi olmayan insanlar ödüyor.